98 Her Ay — Eserlerinde zayıf bulduğun taraflar? — Ben isterdim ki yalnız şair kalayım, yalnız manzum ya- zayım, Çünkü manzum benim için bir sanatkârın, bütün sanat doktrinleri dahil olduğu halde içinin, kafasının ve hüviyetinin lebbidir. Ondan büyük bir sanat tarzı tasavvur edemem, Fakat maalesef memleketimize ait bazı noksanlar karşısın- da insan asıl mensup olduğu cevherin muhitini ve piyasasını tesis için hadlerini biraz aşmak ve ikinci plândaki bazı vasıta- lara baş vurmak mecburiyetinde kalıyor. Meselâ, roman, piyes, makale ve saire gibi. Şu halde benim zaaf diye kendimde kabul ettiğim, şiirimi müdafaa mecburiyetiyle istemeden sürüklen- diğim sair yazı yollarıdır. — Su halde diğer edebi nevileri şiire nazaran daha dün bu- luyorsun demek? — Evet, böyle buluyorum, benim kanaatim budur. — Bütün dünyada şiirin yavaş yavaş silinişini, âdeta de- mode oluşunu söyliyenlere karşı ne dersin? — Bunlara karşı diyeceğim şudur: şiirin eski devirlerden kalan ulvi idraki son günlerde adam akıllı şaşırmış ve menba- ımı hemen hemen kaybetmiştir. Bu devirde iyi şair olabilmek için yegâne çare en üstün şair olabilmektir. Bu devrin ikinci, üçüncü derecede şaire artık tahammülü kalmamıştır. Bu, de- mek değildir ki artık şairin istikbali kalmamıştır. Bu devirde şair olmak en zor şeydir. Devrin bu zaruretini bütün bütün şiirin yok olduğuna ham- ledenler yarım düşünüyorlar. Bu bizzat şiirin istikbalini kay- - betmesi değil, en titiz şartlarla en güzel istikbale namzet olma- sıdır. — Sanatta muayyen bir hedefin var mıydı, ne yapmak is- tiyordun? — Benim sanatta muayyen bir hedefim vardı, ve hâlâ da var, Hedeflerimin başı düşmanı olduğum sanat telâkkileriyle mücadele edebilmektir, Bir telâkkiye düşman olmak için insanın, evvelâ bir telâkki sahibi olması lâzım, benim sanat telâkkim ise ruhçu, kaliteci ve sürnatürel ve merveyyö telâkkisine inan- mış bir sanat âlemi kurmaktır. Yani anti materyalist bir sanat...