20 Haziran 1937 Tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 89

90 Her Ay gâr ve güneşten feyizler alıp büyüdü. Kışın, o sert ve fırtınalı mevsimde kar ve buz altında ezildi. İpekten kışrı kalınlaştı. Hat- tâ üzerindeki o ufak yadigâr da kalınlaştı. Vefalı kalbde aziz dostların sevgisi de böyledir. İKİ GÖK Geçen gece gözüme uyku girmedi. Zira uyku su içinde yol alamaz. Çarhın ve benim yüzümüze göz yaşından ve şahap yıl- dızından binlerce parlak inci damlıyordu. Ömürden süratle akıp giden dakikalar güya süratlerini kaybetmişlerdi. Hava ve yer o . kadar sessiz ve sakindi ki uzaktan karıncanın terennümü, sine- ğin sesi işitiliyordu Gece uzun, göz uykusuz, gönül yanar bir halde olunca ta- hayyül ıztırabı artırır, sine kederle dolar, İki uykusuz göz uy- kuyu muhal bir hayal bilir. Uzun gece gündüzü yalan ve masal zanneder. İnsanı sevindiren her şey, geceleyin, insanın ömrünü kısaltacak bir ıztıraptır. Aydınlık olan her şey gece ibhama bü- rünür. Süratle birbirini kovalıyan vehimlerden bir tanesi bile insana alışkın kuş gibi gönlün önünden: kaçıp gitmez. - © Cihan susmuştu:. Fakat gönül ateş saçıyordu. Kalbim ge- cenin sükütundan muztarip ve perişandı. Onu eleme sevkede- cek hiç bir sebep yoktu. Fakat o aslından perişandı. Tuhafı bu ki gam ateşinden kaynar bir tencereye benziyen yüreğimin s0- ğuk bir ahtan başka dumanı çıkmıyordu. Yer yüzünde kendi- sini bir teselli edecek bulamayınca gözlerini parlak yıldızlara dikti. * Geceleyin dünya, fettan, gönlü aldatan bir dilbere benzer. Her yıldız onun parlak bir gözüdür. Gök yüzünün karanlık sat- hında yıldız gizli bir yüzde neşenin zuhurunu andırır. Toprak üzerindeki tehlikeleri bize gösteren akıl, gök yüzüne bakınca hayretten âciz bir hale düşüyor. Fakat hayretinde bir huzur .da vardır. Zira o, gizli dertlere büyük bir dermandır. y # tın üzel gözi azar yük dola iyi | kadi sek Yıld sek lâyı!