MN im La |- Rt İçel VB Edebiyat ve Sanat 131 — Yok canım, ne münasebet! Frenklere karşı bağdaş ku- rup oturtmak olur mu? Herifleri kendimize güldürürüz! dedi. Ali beyaz demir iskemleye, ateş üstüne oturuyormuş gibi, ilişti. Sazı tutan eli titriyor ve kırışan alnından kirpiklerine ve ayva tüylü yanaklarına terler süzülüyordu. Konuşan- lar yavaş yavaş seslerini kestiler. Herkes bir köşeye yaslandı veya bulabildiği bi riskemleye oturdu ve gözlerini sahnenin orta- sında tek başına kalıveren Aliye dikti. Genç adam iki dizini sımsıkı birbirine yapıştırmış, dişlerini sıkmıştı. Sazı kucağına aldı fakat bir türlü yerleştiremedi ve şaşırıp etrafına bakındı. Üzerine dikilen gözleri görünce büsbü- tün şaşırdı. Terler sarı mintanına arka arkaya damlamağa baş- lamıştı. Sağ eline kiraz kabuğundan mızrabını aldı, tellere bir kaç kere dokundu. Bu sesler onu bir an için açar gibi oldular. Yüzüne süküne- te benzer bir ifade geldi. Biraz daha çaldıktan sonra söylemeğe hazırlanarak boynunu oynattı. Öksürmek isteyip utanıyormuş gibi bir hali vardı. Nihayet gözlerini üzerimizden çekip tava- nın bizim tepemizdeki köşesine dikerek gayretle bir halk şar- kısına başladı. Sesi yine güzel, fakat bir takım hışırtılarla karışıktı. Yükse- lince pek belli olmıyan bu yabancı sesler alçaklara inince der- hal kendilerini gösteriyorlardı. Ali de bunun farkında idi. Ken- dini toplamak istedi, fakat bu hereketiyle ancak boğazının ada- lelerini biraz daha gerdi ve yüzü daha çok kırmızılaştı. Müthiş bir gayret sarfediyordu. Çenesinin yanlarından aşa- ğı doğru uzanan ve iki çelik direk gibi kımıldamadan duran yuvarlak, katmerli et parçaları açıkça görünüyordu. Ali göğ- sünden kuvvetle fırlattığı sesi bu cenderenin arasından geçire- bilmek için ter döküyordu. Nihayet şarkıyı bitirdi ve sazı eline alarak ayağa kalktı. Alman müzisyenlerden biri derhal: — Fena değil, fena değil... Ötekini de dinliyelim. Dedi ve başiyle.sarışın genci gösterdi. Yüzünde kendinden emin bir tebessümle sahnenin üç ayak merdivenini çıkan delikanlı hemen, hatta oradakilerin susma- sını bile beklemeden plâklara geçmiş bir hal şarkısına başladı.