152 Her Ay Edebiyat tetkiklerine çok yeni bir noktai nazar getirmiş olan umumi edebiyata karşı yapılmış olan itirazlardan da kı- saca bahsetmek faydasız olmıyacaktır. Bu itirazı yapanlar bi- rinci mesele olarak şunu ortaya koyuyorlar; filhakika, sanatın, ilmin ve felsefenin beynelmilel tarihini yapıyoruz; bu sahalarda lisan farkları ya yoktur, yahut da pek az ehemmiyeti haizdir: formüller, renkler ve sesler için hudut mevzuu bahis değildir. buna mukabil, edebiyatta lisan eserin en esaslı unsurudur. Edebi eserlere beynelmilel bir telâkki ile bakınca, bunları en kıymetli olan şeylerinden tecrit etmiş oluyoruz: bu canlı mah- lükları etinden ve kanından ayırınca, umumi edebiyat denilen bilgi şubesi bir iskelet müzesi oluyor, demektir, Evvelâ, şunu kabul etmek lâzımdır ki, bu türlü bir itiraz, aşağı yukarı, bir asırdanberi tetkik edilmekte olan şekle göre, mukayeseli edebiyat hakkında vârit olabilir. Her ne kadar li- san, edebi eserin en esaslı unsuru ise de, yegânesi de değildir. Ekseri ahvalde, metinler müşterek bir ölçüye tatbik edilebilir, ve birbirleriyle de pekâlâ mukayese edilebilir. Tercümelerin mevcudiyet ve muvaffakiyetleri bunu isbat eder. Bundan baş- ka, bâzı muharrirler, ve aralarında pek meşhurları, doğdukları memleket hudutları dışında aslından okunmuşlardır, vd bu hudutları aşmakla da çok az şey kaybetmişlerdir. Malümdur ki, umumi edebiyat, falan lirik şiirde ince ve tercüme edilemi- yen charme'ından ziyade, fikirleri, hisleri, vaziyetleri, heye- canları, lisan farklarına rağmen, güzelliği, alâkayı ve tesiri muhafaza eden her şeyini tetkik eder. Edebi eserdeki bu hu- susiyet de en mühim olanıdır. Longfellow'un dediği gibi «bü- tün milletlerin muharrirlerinde en iyi olan şey, milli olan de- gil, beynelmilel olandır», Şüphesiz, bu tetkik sahasını intihap etmiş olan âlim, eserlerde, hususi bir edebiyatı tetkik eden âlimin bulduklarından daha başka şeyler bulmayı öğrenmeğe mecburdur. Bu sonuncusu, üzerinde uğraştığı edbiyata yaban- cı da olsa, manzum veya mensur bir eserde milli ve şahsi olan usareyi tatmağa ve yakalamağa çalışır; buna mukabil, -Ayvru- pa edebiyatı tarihçisi, tetkik ettiği devirde, başka memleketle- rin tanıdığı, tattığı ve taklit ettiği şeyi, edebiyatlar arasındaki lisan insa) kuw gildi rın 1 leri Bun sada mi € cek deu geni: yaü lacal sınd: yapa kaye yapı. ŞU Şi için, si be rinin teess sadü daim icap istiki gildi mel