ER yüyükle- lar ara- ılar gel- :hemmi- teracü- değildir. rinin bu ndan tu- bir fikri ıniyetile sina ölü- rüşlerine ıreti hü " yoktur. lüş, duv- üne mür- kla hata vüş, okü- ite yara- Felsefe, Ruhiyat ve İçtimaiyat 79 tıldığını daha pek ufak yaşlardaki gösterdiği zekâ harikaların- dan anlıyoruz. Ona biz bihakkın dâhi diyebiliriz. Zira fikri hayatı daha çocuk denecek bir sinde başlar. Çok eserler yazmıştır. Bu gün onun yazdığı ufak ve büyük iki yüz eser mevcuttur. Hem bunların İstanbul kütüphanelerinde müteaddit nüshaları var- dır. İbni Sina eserlerinin taranması münasebetile İstanbul kü- tüphanelerinin eski sanatlar itibarile kıymeti bir kat daha art- mıştır. Bu ilim dâhisi bunların hepsini arapça yazmıştır. Bir iki farsça risale sonradan farsçaya tercüme edilenlefdir. Yalnız beş büyük ciltten mürekkep olan Kanun, bundan 180 sene evvel Tokatlı hekim Mustafa efendi tarafından türkçeye çevrilmiştir. Ruh kasidesi müstesna, yakın zamana gelinciye kadar diğer tıb- bi ve felsefi kısımları türkçeye çevrilmemiştir. Şifa'sı ve onun hulâsası olan Necat eseri türkçeye çevrilmemiş bulunuyor. İbni Sina metinlerinin hepsinin imkân derecelerine göre sıra ile tercüme edilmeleri çok mühimdir. Yeni tercüme ettirmeğe başladığımız kısımlar onun fikirlerinin ne kadar dikkate şayan ve istifadeli bulunduğunu bize gösteriyor. Tıp tarihi enstitü- sünün, son günlerde tercüme ettirdiği, kan alacak damarlar ri- salesinde kan alma tarz ve endikasyonları hakkındaki mutalâ- ası her veçhile bu günün telâkkilerine uygundur. İbni Sinanın fikri hayatının olgunluğuna yirminci asırda şaşmamak kabil değildir. i İbni Sina'nın tercümei hali çok mazbuttur. Zira 25 sene ken- disile beraber bulunan talebesinden Cuzecanlı Ebu Ubeyd, hoca- sından naklile tercümei halini tesbit etmiştir. Bütün tercümei haller eserlerinde bu esas tutulmuştur. Lâkin diğer tercüme asıl- larda zamanındanberi gelen tevatürler üzerine bazı başkalık- lar ve fazlalıklar vardır. Hayatı çalışmakla geçmiştir. Bir aralık siyasete karışmış, lâkin orun acılıklarile karşılaşmış ve sonra bundan vaz “geçmiş, yine ilim ve en sonra takva yolundan ayrılmamıştır. İbni Sina ancak 58 sene bu dünyada müsafir kalmıştır. Lâkin onun eser- leri, hatıraları hâlâ yaşıyor, O, bu ilmile âbı hayatı içmiş sayı- labilir. İbni Sinayı halk da tanır. Onun için bir çok efsaneler icat etmişlerdir.