160 © O Her Ay kabil, yıllardanberi denizin verdiği tecrübe sayesinde gemisini lima- na getiriyor. Eser, felâket karşısında zâf göstermek istemiyen çelik yürekli bir deniz adamının ruh mücadelelerini kuvvetli bir kalemle tasvir etmiş- tir. Madam Bruno Ruby'nin « Dix sur la route» isimli romanı, karii Af- rika çöllerinde, kızgın bir güneşin altında sekiz erkekle iki kadından ibaret bir seyyah kafilesi ile beraber dolaştırıyor. Fakat, Madam Ru- by'nin yeni romanı, ne bir seyahat romanı, ne de sahra faciaları ro- manıdır. Muharrir, sekiz erkekle iki kadın arasında geçen bir aşk macerasını, en ufak köşesini bucağını çok iyi tanıdığı Afrika çölünün esrarlı kudreti arasında tasvir etmek istemiş ve bunda mükemmel surette muvaffak olmuştur. Madam Luccie Delarue - Mardrus, «L'Amour Attend» isimli yeni romanile bize, kadının fedakârlığı ve ferağati nefsi hakkında bir ders vermek istemiş gibidir. Burada, yirmi sene, ayni erkeği seven iki ka- dın buluyoruz. Her kisi de, o erkeği ayrı ayrı, ayni yüksek aşkla sevi- yorlar, fakat paylaştıkları erkekten dolayı birbirlerine karşı sonsuz bir kin besliyorlar. Erkek ölüyor. O zaman, bu iki kadın, o müşterek sevgilinin mezarı başında buluşuyorlar, kinlerini birdenbire unutu- yorlâr, müşterek matem içinde müşterek bir hayat için birleşiyor- lar.