110 Yer An Beşeriyetin bugün içinde bulunduğu müthiş buhranda, kütlelerle birlikte zimamdarları da müteessir eden sırf mad- di sebepler müstesna, esaslı iki âmil vardır. Bilhassa münev- ver zümreler hakkında karakteristik olan bu iki esaslı âmil den biri ilmi, diğeri manevidir: Bilgi ve şuur. Tedavisi şart olan iki illet muvacehesinde bulunuyoruz. Tahsil noksanı ve ahlâk seviyesinin düşkünlüğü. Tahsil noksanı, umumi kültür noksanı, fazla müteferrik malümatla yapılan ilmi hazırlık gibi illetler, ancak maarif 1s- lahatı ile, hiç olmazsa kismen tedavi edilebilir. Umumi ma- lümat, insanın dimağında, bilgilerin kâfi derecede tam olarak tanzim edilmiş bulunmasına vabestedir. Velev Welis'in tasav- vur ettiği dünya ansiklopedisi nevinden hicbir ansiklopedi olamaz ki, daima icabı hale göre işleyip münasip şekilde ha- rekete geçmeğe hazır olacak bir makine gibi tanzim ve teç- hiz edilmemiş dimağların, umumi kültür noksanını telâfi ede- bilsin. Nitekim, lügat kitaplarında vücuda getirilen tekemmü- lât, lisan tahsil eden kimselerin, tahsil ettikleri lisanı mükem- melen bilmesini temine kâfi değildir. Her devlet adamının ya- nında, müteaddit mütehassıslar vardır. Fakat, şayet bu dev- let adamı, faydalı sualleri sormak, alacağı cevapları ve ma- lümatı telhis etmek için elzem olan umumi kültüre sahip de- ğilse, hiçbir ansiklopedi, ona, işini ikmal hususunda yardım edemez. Ahlâk âmili daha mühimdir. Şu muvazenesizlik ve şuriş devrinde, entelektüellerin ve zimamdarların çoğunda, yalnız bilgi fıkdanı değil, ayni zamanda vazifeye bağlılık fıkdanı, memleketin ve beşeriyetin mukadderatına karşı kayıtsızlık, munhasıran şahsi ve mesleki menfaatlere düşkünlük, şayanı esef bir avamfiriplik, şuursuz bir snobisme, muhtelif fikir ve hareket sahalarında, çokluk modası geçmiş müktesebat görü- lüyor. Montesguieu, demokrasilerin fazilet esasına istinat etti- ğini söyler. Demokrasilerin, yaşıyabilmek ve inkişaf etmek için, münevver ve idrakli, güzide şahsiyetler tarafından idare edilmeleri lâzımdır demek daha doğru olurdu. Muvazenesiz- lik devirlerinde, rehber adına bihakkin lâyık kimseler tara- fından idare edilmiyen demokrasiler, mahve veya inhilâle