DENİZDEKİ ŞİŞE « Talihsiz Yusuf'un gemisile Barselona seyahat» ten. Ölü bir lodos vardı; suyun üstünde dalgalar tembel, ağır balıklar gibi yuvarlanıyorlardı. Yuvarlanıyorlardı dilsiz, sağır; Yuvarlanıyorlardı hiçbir yere çarpmadan, yenilmeden hiçbir şeye, hiçbir şeyi yenmeden, çatlayıp köpüklenmeden; Yuvarlanıyorlardı sonsuz sonsuz bir can sıkıntısı halinde. Bu kahrolası dalgaların elinde, Tunusun şarkında, Maltanın şimalinde tahta bir tabut gibi yüzüyordu teknemiz. Direklerde, iplerde, kaplamalarda gıcırtılar, bir ölü duası gibi rüyasız bir sayıklama. Ve tane tane, bir bir ömrün kısalığına, ihtiyarlığına, beylik, âdi kederlere dair korkunç, kötü şeyler gelirken aklıma birden bire suyun üstünde gördüm onu. Bir şişe. Tek başına, yapayalnız. Küçücük boynu uzanmış güneşe, topraktan ve insandan uzak