66 Her Ay cehdin gayesi bu. Filozof, fikirlerini hepimizin taşıdığımız bu vahdetin ne olduğunu bize anlatmak istiyor, bize dünyayı idraki mümkün bir hale getirmeğe çalışıyor, o tarzda ki biz dünyayı vahit yapan prensipi anlıyalım. Bunun için filo- zof, diğerlerini inkâr ederek her hangi bir terkip şeklini seçi- yor ve bir sistem inşa ediyor; halbuki onun inkâr ettiği sis- temlerde bize - kendileri olmaksızın anlaşılması kabil olmı- yan - bir cihan vahdeti fikrini tefsir etmek istiyorlar. «Böylece bizim için mühim nokta muhakkak vahdeti biz- ce mühim olsa bile muhakkak bir dünya yerine, her biri mu- ayyen bir sentetik düşünceye bağlı vahdetler arzeden bir sürü dünya hayali karşısında kalıyoruz, öyle ki bu tek olan dünya, ortada mevcut sistemler ve noktai nazarlar sayısınca bir çok dünyalara parçalanıyor.» İşte bütün felsefi buhran, daha yakışıklı adile hakikat buh- ranı buradadır. Felsefe, insanlığın değil tek insanın felsefesi ve hakikati, külli ve âlemşümul değil, tek adamın hakikati o- larak kaldıkça, asli ve mutlak manasile bir felsefe, bir hakikat bulunmuş diyebilir miyiz? Şu kâğıt kiminize mavi, kiminize sarı, kiminize kırmızı, kiminize yeşil, kiminize penbe, kiminize toz penbesi, kiminize açık mavi, kiminize lâcivert. İlh.. görü- nüyor. Burada hakikat ancak bu kâğıdın bir rengi olduğudur; fakat bu rengin hakikati bulunmuş sayılabilir mi? Hayır. İşte Simmel'den sonra fikirlerini hulâsa etmek istediğim Al- man filozofu Husserl, meşhur: Fenomenoloji mektebinin mües- sisi de bu fikirdedir: «Felsefe dalma her hangi bir adamın fel- sefesidir; iddia ettiği hakikatle değil, sadece müellifile kıymet alır; her şey üzerine uzanan bir görüş zaviyesi, bir insan duru- şunu ifade eden bir şahsiyet ifşa eder. «Fakat her felsefenin şahsi ve beşeri tarafında ısrar ede- rek, kıymeti ne olursa olsun, her felsefe sisteminin büyük â- millerinden biri olan düşünme cehdini fazla ihmal etmiş olmaz mıyız? Filozoflara şöyle söylenebilir: Dövölope ettiğiniz fikir- lerdeki derin insani maksadı seziyoruz; orada görünen yeni kıymetleri anlıyoruz; bize eşyanın yeni bir manzarasını ifşa ettiniz ve size minnettarız; fakat kendinizin haklı olduğunuzu ve başkalarının haksız olduklarını isbat için ortaya sürdüğü- e İk wi FA imi isi FA e BM wa bi bi ri mi