GA Mika iE A e ES Felsefe, Ruhiyat ve İçtimaiyat 49 lilik» ve «zarurilik» - Marx'a nazaran - bu kanunda vardır: Bü- tün tarih, tabii ihtiyacların tatmini için yapılan istihsalden, istih- sal vasıtalarının tekâmülü ve sınıf mücadelesinden ibarettir. Ona göre bu kanun a) şeeni veya mümkün, gayri muayyen mik- tarda birçok vakıâları izah etmektedir. b) Herhangi iki vâkiat silsilesi arasında zaruri bir izafet tesis edebilir. Burada - haki- katen 4 bu telâkki ile bütün tarihi izah etmek mümkün olup ol- madığını araşıtracak değilim. Yalnız bizi - şimdilik - alâkadar eden cihet, bu sıkı determinizmin tarihte insan iradesi ve hürri- yet fikri karşısındaki vaziyetidir. Marxisme göre beşeri hürriyet ayni prensiple mükemmel surette izah edilebilir: Hürriyet, te- kâmül kanunlarının yani cemiyetteki istihsal kuvvetlerinin bi- linmesi sayesinde, teessüs eder, Bu bilgide atılan her adım, hür- riyete doğru atılmış bir adımdır. Ameli mihanikinin hararet ha- line inkılâbı (ateşin icadı) bunun en mühim hatvesidir, Sosyalist cemiyette insan, istihsal kuvvetlerinin mutlak hâkimi ve bina- enaleyh hürdür. Kapitalist cemiyette insan, istihsal kuvvetleri- nin hükmü altında olduğu için esirdir. Bunun için Marxismde her bilgi genişlemesi ve her inkılâb zaruretten hürriyete bir ge- çiş diye tarif edilir. Ona göre zaruret ve hürriyet bilgisizlik yü- zünden birbirine zıd farzedilmektedir. Görülüyor ki tarihi maddeciliğin hürriyet fikri tıpkı Spino- zada olduğu gibi intellectualiste bir fikirdir: yani hürriyet, in- sanın kendini tabiat kanunlarına tâbi bilmesi, esaret bu kanun- lara körkörüne tâbi olması demektir. Hâsılı aslında insan için hürriyet ve zaruret yoktur; fakat bilgi ve cehalet vardır. Marxism metafizik veya felsefi hürriyet ile (maddi iktidar) mefhumunu ayni görmektedir. Aranan cihet insanın neler yapa- bildiği değil, fakat herhangi tarihi bir vaziyette tabiat kanunla- rına tâbi olan insanın cüz'i iradesile hareket edip edemediği me- selesdir ki; bu tevil ile o, bu meseleye cevab vermemiştir. Daha yakın zamanda tarihi determinizm H. Spencer: davası mihaniki tekâmülcülük tarafından tekrar ele alındı. Herbert Spencer'e göre. (ki bu telâkki actuel kıymetini pek az muhafaza etmektedir) kemmi bir çoğalma ve değişmeden başka bir şey olmıyan bütün tekâmül, insani tarihi de izah eder. Comte gibi tarih mefhumu- 4