Felsefe, Ruhiyat ve İçtimaiyat 63 tir. Bu nizaa, bu çekişmeye nihayet verecek bir kararı da bize hiç bir sey müjdelemiyor.» ; Dilthey'in bir felsefe tarihçisi olarak gözlerimizin önüne serdiği bu boğuşma kadar, içinde bizzat felsefenin ve felsefi hakikatin boğulduğu bir kıtal manzarası yoktur. Hepinizi ayrı ayrı bu cihanın büyük filozofları farzedelim: Kiminiz Kant, Hegel kiminiz Descartes veya Bergson'sunuz. Kiminize göre her şey sübjektif ve izafi, kiminize göre objektif, mutlak veya değildir. Bazılarınız için beşeriyetin üç asırdanberi yaşadığı materyalizm sahtedir, terk veya tashih edilmeye muhtaçtır, bazılarınınz için tamamile aksi, Kiminize göre mekanist bir dünya görüşü haktır, kiminize göre değildir. İlh. Hangi birinize inanacağız? Leibnitz'le beraber olup «Her sistemin ikrar ettiği taraflarile doğru, inkâr ettiği taraflarile sahte» olduğuna hükmettikten sonra, aranızdaki müşterek noktalar üstünde bir terkip yapmıya mı çalışacağız? Dilthey'in teklifi de az çok budur; zamanımız filozofları arasında da hakikati böyle bir felsefe orkestrası içinde bul- maya çalışanlar olduğundan biraz sonra bahsedeceğim. Dilthey'e göre: «Muhtelif sistemleri birbirile mukayese ederek, şu veya bu filozofun hususi görüşü değil, bir çokların- da tesadüf edilen, fakat ötekilerinde görülmiyen bazı büyük motifler elde etmek mümkündür, o tarzda ki filozofları muay- yen bir sıraya sokmak ve esaslı görüşlerini hulâsa etmek mümkün olsun. Böylece, meselâ biz bir Giordano Bruno'nun bir Spinoza'nın, bir Herder'in, bir Geethe'nin, bir Shelling'in, birHegel'in birSehleiermacher'in telkinlerine bakacak olur- sak fark ederiz ki, bunlar birbirinden ne kadar ayrı görünürse görünsünler, hepsinde müşterek bir cihan sempatisi vardır ki, bize, kendimizin de bir parçasını teşkil ettiğimiz ve bütün ses tenafürlerini sonsuz 'bir ahenk içinde kaynatan bir kâinata dahil olduğumuzu hissettirerek külün vahdetini aratır. Yok eğer, bir Kant'ın bir Jakobi'nin ve bir Fichte'nin felsefelerini birbirile mukayese edersek hakim motif olarak şahsiyet duy- gusu buluruz: Fert etrafını çeviren şeylerden açıkça ayrılır, eşya karşısında kendini bulur, mücadele halinde olduğu bir