4 Her Ay masını, Avrupadaki arazisinin yüzde on beşini kaybetti. Tami- rat borcu namı altında ağır bir harp tazminatı ödemeğe mah- küm oldu. Fakat Versailles muahedesinin bu ağır şartlarını tat- bik etmek ilk adımda galip devletleri karşılıyan bir mesele ha- linde belirdi. Filhakika ortada bir Milletler Cemiyeti vardı. Bu müessese, Versailles sulhu tarafından kurulan rejimi ko- rumak vazifesini üzerine aldığına göre, Almanya'ya karşı tah- rik edilebilirdi. Fakat Fransız devlet adamları realist bir zihni- yetle hareket ederek işi yalnız Milletler Cemiyeti'ne bırakmak istemediler. Ve Fransa Büyük harpten sonra, Versailles ve di- ger sulh muahedelerinin kurdukları rejimi müdafaa etmek is- tiyen devletleri ittifakına aldı. Önce Belçika ile bir ittifak im- zalandı. Sonra Fransa Lehistan'ı ittifakına aldı. Çekoslovakya, Romanya ve Yugoslavya arasında bir Küçük Antant kombinezo- nu teşkil edildi. Ve bu da Fransa'ya bağlandı. Fransa Küçük An- tantın üç uzvu ile ayrı ayrı ittifaklar imzaladı. Velhasıl Fran- sa, 1920 senesile 1924 senesi arasında kurduğu bu şebeke ile Avrupa hâkimiyetini tesise ve Versailles sistemini idameye muvaffak oldu. Fransanın bu seneler zarfında Almanya hak- kında tatbik ettiği siyaset askeri tazyik siyasetidir. Almanya tarafından Versailles sulhünün her hangi bir maddesini tatbik- te ihmalin cezası askeri hareketten ibaretti. Nihayet 1923 sene- si başlarında böyle bir askeri hareket başladı. Almanya'nın tediye edeceği tamirat borçları etrafında bir ihtilâf çıkmıştı. 1921 senesinin nisanında itilâf devletleri Al manyaya bir ültimatom vererek 123 milyar altın markın tak- sitle tediyesini taleb etmişlerdi. Ve bu ültimatom kabul edilme- diği takdirde Rur havzasının işgal edileceği bildiriliyordu. Al- manya bu tazyik karşısında Mayısta şartları kabul etti. Al manya'nın eşya olarak yapacağı tediyenin şartları da 1921 se- nesi son baharında Wiesbaden'de imzalanan bir mukavele ile tasbit edilmişti. Fakat Almanya büyük mali muzayaka içinde idi. Mark 1920 senesinin başında beher İngiliz lirasına 230 iken ayni senenin son baharında yeniden aşağı düşmüştü. Almanya bir moratoryum istedi. Cannes'da toplanan bir konferans neti- ce vermedi. Bir müddet sonra Londra'da toplanan bir konfe- ransta Poincare şöyle bir teklifte bulundu: Almanya'ya istedi-