“TANZİMAT FERMANI, — Evet dostum, bizim hiçbir inkılâb kanunumuz “Tan- zimat fermanı, na benzemez: Yani hiç birini ne ken- dimizi, ne de başkalarını aldatmak için yaptık. İnkılâb hamle ve kanunlarımıza istemiyere.k ita- at edenler, onları gevşetmeğe çalışmakta belki haklıdırlar. Onların medeni kanunu muza milli maskesi taka- rak hücum etmelerine müsaade etmiyelim. Bu milli, eski taassub'un tebdil kılığıdır. “Halbuki bizim esas kuvvetimiz, inkılâplarımızın sami- miliği ve her türlü reaksiyona karşı, maddeten ve manen ha- zırlığıdır. “Tanzimat, Osmanlı Türkiyesinde, bugünkü İspanyada- ki faşizm hareketi gibi, ecnebi ithal malı telâkki edildiği için, bir türlü benimsenmedi. Birkaç nesil, iki medeniyet arasın- da, boş kavgalarla yıprandı, gitti. İmparatorluk bu rakkas hareketi içinde battı. Ayni mukavemet ve mücadelenin de- vamına razı olamayız. İnkılâbımızın kaynağı, zafer ve hürriyettir: Ve gayesi milli kurtuluşun tamamlanmasından ibarettir. Tanzimat, mağlüp imparatorluğun garp âlemine karşı, bir nevi tavi- Zzat'ıidi: Kemalizm, garp emperyalizmine karşı kazandığı- mız zaferin devam inancasıdır. İnkılâbımızın sosyal, kültü- rel ve ekonomik herhangi hamle ve hareketini zayıflatmak istiyen milli propagandasını şiddetle reddedelim. Anaya- sanın, medeni kanunun ve bütün kanunlarımızın, madde mad- de, tekmil hükümlerini kurtuluş kaleleri gibi müdafaa ede- lim. — Fatay