14 Hey Ay miyeti vardır. Meselâ Avrupadan Amerika Birleşik Hükü- metlerine geçme müddetinin bir aydan yarım haftaya, Avru- padan Hindistana seyahatin eskiden (1825de) 4 ay iken bu gün 15 güne indirilmiş olmasının ekonomik ve sosyal netice- lerini de hatırlamak icap eder. 7 — Tabii bütün bu terakkilerin zaruri ekonomik netice- si olarak, cihan ekonomisine iştirak eden milletlerin ihtiyaç- ları daha ucuz bir şekilde temin olunmuştur. İşaret etmiş ol- duğum gibi, bugünkü beynelmilel münasebetler, evvel ge- Ten devirlerdeki münasebetlerin zıddına olarak, mübadelele- rin kütlevi mahiyette oluşu ile karakterlenmektedirler. Bu- rada kaydedilmesi icap eden bir nokta da, ekonomik ve tek- nik imkânlar arasındaki mütekabil fonksiyonel münasebet- ler, bilhassa bir taraftan nakil vasıtalarının mükemmelleş- tirilmesi ile, öte taraftan da nakliyat ve emtia fiyatlarının u- cuzlaması, arasındaki Oomünasebetlerdir. £ Bundan böyle, buğday, mahrukat ilâh... gibi mübadele kıymetleri nisbeten az olan emtia, ekonomik bakımdan kabili nakil olmuşlardır; büyük mesafeler artık beynelmilel mübadeleye ve fiyatların tevazününe birer mania teşkil etmemeğe başlamışlardır. Hü- lâsa: Modern ekonomiye elzem olan birçok emtia için hakiki bir cihan piyasası doğmuştur. Milli ekonomiler hudutları içinde ve dışında zirai ve sınai emtianın istihsali en faydalı bir şekilde, yani en ucuz olarak temerküz edebileceği yerde temerküz edebilmiştir. Buna ilâve edelim ki, bu suretle tahakkuk etmiş olan mevzii temerküz de maliyet fiyatlarının ve meşhur “kütlevi istihsal kanunu,, na tevfikan hasıl olan fi- yatın ucuzlamasına sebebiyet vermiştir. nl 8 — Cihan ekonomisinin mazideki tekâmülünün ana hatlarını çizdikten sonra, bugün beynelmilel ekonomik mü- naşebetlerin harpten evvelkilerden en ehemmiyetli farklarını göz önünde tutalım ve ayni zamanda da, vukubulmuş