ının Zİiye- Siyaset ve İktisadiyat li hakkında bir fikir beyan edilmiş olur. Tabiidir ki, bu gibi fi- kirler geçmişin tahlilini ve binaenaleyh cihan ekonomisinin inkişafına sebep olan maddi şartların-ve muharrik kuvvetle- rin tasvirini zaruri kılar; bundan başka, böyle bir tahlilin tam olması için bugünkü durumun da izah edilmesi icap €- der. Esasen, ilim adamının geleceğe ait tekâmülleri münaka- şaya salâhiyeti olup olmadığı suali de prensip itibarile orta- ya atılabilir; fakat biz bu suali burada tetkik edecek değiliz. N 3 -— Bu izahi mülâhazalardan sonra cihan ekonomisinin geçmişini kısaca tetkik edelim: Tabii, bunun doğması ve te- kâmülü şimdi sayacağımız muayyen şartların mevcudiyeti ile mümkün olmuştur. a) Afaki mahiyette olan bazı teknik âmil- ler. b) Bu tekâmüle aktif veya pasif olarak iştirak etmiş olan insanların muayyen bir ruhi ve zihni durumu. Esasen, bu iki şart arasında mütekabil münasebetlerin mevcut olabileceği inkâr olunamaz. Ve bu gibi münasebetler hakikaten de mevcut olmuştur. Demek oluyor ki, bir taraf- tan böyle bir sistemin maddi faydalarının kavranmasile kuv- vetle meşrulaşan “Cihan ekonomisine karşı istek,, şüphesiz, cihan ekonomisinin işlenmesi için zaruri olan teknik imkânla- rın yaratılmasında kuvvetli bir âmil olmuştur. Öte taraftan, bu teknik imkânların bilhassa nakliyat sahasında yapılan pek büyük terakkilerde kendisini gösteren artması beynelmilel mübadelelere karşı isteği tenbih etmiştir. Fakat hemen ilâve edelim ki, maddi ve daha doğrusu maddeci (materyalist) noktai nazar ehemmiyetli bir âmil olmakla beraber, cihan e- konomisine karşı isteği tayin eden yegâne âmil değildir. Fil- hakika, harpten evvelki cihan ekonomisi sistemi, siyasi ve ahlâki cinsten bir takım telâkkilere de geniş bir surette da- yanmakta idi. Ona, serbest olan ferdi bir faaliyetin yüksek ve faydalı olduğu kanaati hâkimdi; o sosyal hayatın her sa- hasında serbestçe akdolunmuş mukaveleyi, devletin kanuni