7 Mart 1938 Tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 44

amcası etmek ı delil- klâsik şerait n(Şük- mıştır! ınlı ta- 861 ve phane- esebini 1 orta- ezdine beddin 'ı sayi- tı şöy- disiyle bu ak- azaran n bun- e “Os- bin Kı- İlim ve Fen zıl Boğa,, yolile (Gök Alp)a müntehi bulunduğunu anlat- mış! (Şükrullahı Rumi), Osmanlı ve Karakoyunlu Hane- danlarının (Oğuz Han) neslinden mütevellid efsanevi ak- rabalığını (Mirza Cihanşah)ın işte bu ifadesinden öğrenmiş ve bunun böyle olduğunu da “Çün nesep in dü padişah ma- lüm keşte,, ibaresiyle itiraf etmiştir! Orta zamanlarda devlet siyaseti, hanedan siyasetin- den ibaretti: Hanedanların biribiriyle akrabalığı, devletle- rin harici siyasetlerini tanzim eden mühim bir esas olurdu; onun için Karakoyunlu hükümdarının Osmanlı elçisine bah- settiği nesep, işte böyle bir siyasi karabet ihtiyaciyle uydu- rulmuş bir şey demekti! O zaman Karakoyunluların da, Os- manlıların da iki müşterek düşmanı vardı: Akkoyunlularla Timur hanedanı... Osmanlılarla Karakoyunluların işte bu iki müşterek düşmana karşı olan tabii ittifak siyaseti, böy- le bir akrabalık efsanesiyle süslenebilir, mitolojik rabıtalar- la iki aile bir menşede bağlanabilirdi! Fakat (Molla Şükrul- lah)ın bu siyasi masalı tarihine geçirmiş olması, ondan son- raki Osmanlı müverrihleriyle nessablarının hep bu esas üze- rinde işleyip durmalarına ve (Kızıl Boğa) dan (Nuh) pey- gambere kadar bir sürü isimler daha uydurulmasına yol aç- t1! Bu vaziyete göre, klâsik Osmanlı nesebini Karakoyunlu hükümdarı (Cihanşah) uydurmuş ve Osmanlı müverrih ve diplomatı (Molla Şükrullah bin Şahabeddin Ahmedürru- mi) de neşir ve tamim etmiş demektir!... (Osman Gazi) nin nesebi gibi, kendi hüviyet ve şahsiyeti hakkında klâsik rivayetleri alt üst edecek çok kuvvetli de- liler ve vesikalar vardır: Klâsik Osmanlı tarihleri (Osman) la babası (Ertuğrul)u “Kayi,, aşiretinin beyi gösterirler!. Fakat Osman ve Ertuğrul Beylerin hüviyetleri hakkındaki bu klâsik rivayeti nakzeden muhtelif vesikalara göre, Os- manlı ailesinin bu ilk ataları birer aşiret reisi değil, birer kaptan ve daha doğrusu birer korsandır! (Ertuğrul)un kor- sanlığı hakkındaki ananeyi bize nakleden Bizans âlimlerin-