ya hâ- eki va- ümeler zı Kara- ya çık- 'istiyan sim ve- (Hünd- ımiyet- a yok- tabele- »öildir! suyudu le mu- hli va- n ismi tı yal- sh Mu- e oku- İlim ve Fen 43 (Osman) dan evvelki nesiller ve devirler hakkında vermek- te oldukları malümata itimat etmek imkânı yok demektir, Hattâ (Osman)dan sonraki nesiller hakkında bile mütena- kıs vesikalar vardır: Meselâ bütün klâsik kitaplardaki ma- lümata göre, biz İstanbul fatihi (İkinci Mehmed)i (İkin- ci Murad)ın oğlu ve “Çelebi,, lâkabiyle meşhur (Birinci Mehmed)in torunu biliriz; halbuki, hâlâ sağ olan Fransız müsteşriklerinden (Cl&ment Huart)ın bundan kırk küsür se- ne evvel, yani (İkinci Abdülhamit) devrinde Selcuki eser- lerini tetkik için Anadoluda yaptığı ilmi bir seyahat hakkın- da 1897 tarihinde neşrettiği “Konio, la ville des Dervichs teuneurs,, ismindeki eserin 117 nci sayıfasında bulunan Fa- th devrine âit bir kitabeye göre vaziyet' böyle değildir: (GCiğment Huart)ın Akşehir kasabasında ve hükümet kona- gı civarında bulunan eski bir su hazinesi üzerinde görüp iransızcaya harfiyen tercüme ederek kitabına dercettiği bu kitabe metnine nazaran, Fatihin nesebi “Sultan Mehmed bin Murad bin Mustafa,, şeklindedir!. Bütün klâsik malü- matımızı birdenbire alt üst eden bu kitabe, Hicretin 877 ya- ni Milâdın 1472 tarihini ihtiva etmek itibariyle bizzat Fatih devrinde ve İstanbulun fethinden 19 sene sonra yazılmış- ür: Bu vaziyete göre (Fatihin kendi namına kendi devrin- de yapılmış bir kitabenin yanlış olmak ihtimali gok zayıftır! Fakat bir taraftan da bütün tarihi kayıdlar bunu nakzede- cek şekildedir! Bununla beraber, tarih metodu itibariyle muasır kitabelerin birinci derecede ehemmiyeti haiz vesika- lardan olduğu düşünülecek olursa, bütün müverrihlerin ifa- delerini bir tarafa bırakıp bu kitabeyi esas ittihaz etmek lâ- zımgleir! Herhalde şurası muhakkaktır ki Osman Gazinin nesep ve hüviyeti şöyle dursun, hattâ onunla (Fatih) ara- sındaki nesiller hususunda bile tereddüdü mucip olacak mü- him noktalar vardr ve şimdi bahsettiğim mesele de işte bu noktalardan biridir: Çünkü, eğer bu kitabenin kaydettiği nesep doğru olmak lâzımgelirse, o zaman Fatihi Osmanlı tarihlerinin “Düzmece,, dedikleri şehzade (Mustafa)nın torunu saymak ve bu Mustafaya haksız olarak izafe edilen