1 Haziran 1933 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 4
zımdır. İnkılâpçılık, Türk inkılâbiırin ana direklerinden Biridiy, Türk inkılâbı inkılâpçıdır demek malümu ilâm habilinden bir te- kerleme yapmak değildir. Bu demektir ki, Türk inkılâabı, durma- dan ve darahlamadan daima daha ileriye doğru akmayı, haya. tin dinamizmine hendi gorüşlerinde ve kendi kararlarırıda genis bir yer vermeği esas prensip tanımıştır. Bu böyle olunca, Türk Milli Kurtulş İnkılâbı'nın dünyada hâkim olan bütün fikir cereyanlarile adım başında hesaplaşması, son derece tabüidir. İnkalâbımız bu hesaplaşmayı, elbelteki kendi gö- rüşünün sahantışırıdan yapacaktır. Hiç bir fikir hareketinin ob- jektif tahlil ve takdirini ihmal etmemekle beraber, her fikir ha- rehketinin kuvakladığı manayı, elbette ki, hendi sübjektil gürüşü- nün mihengine vuracak ve elbette hki, karar neticesine, abjektif, tetkik ile sübjektif gayenin terkibi yolundan varacaktır. Şahsi - yatli fert, nasıl diğer ferilerle olan münüsebetlerini iyice tayın eder ve bu münasebetleri ondan sonra kendi lehine çevirirse, şahsiyetli inkılâp ta kendi haricindeki fikir ve cemiyet harekel- lerine karşı aynen ayni vaziyeti takınır. İşte, bu ayrısayımızda diğer fikir cereyanlarile yaptığımız kar- şılaştırmaların ölçüsü de budur. Kadro'nutn bu ayrısayısı, umarız ki, inkilâp uğurundaki titiz uya- nıklığın niçin lâzım ve nasıl kabil olduğunu, bir az daha tebarüz et- tirmiş; bundan başka da, fikir disiplininde mündemiç olan fikir azallığını, mücerret hüyriyetin nazariyacilerine bir az daha anlat- mış olacaktır.
