14 Mayıs 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 63

14 Mayıs 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 63
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Türk Sesi 42-sayı:402 Günlük MÜZAKERELERİNİN İKİ İ ÜNÜ İKİNCİ Dava İlkokullar - abone de Öteki vekil hakkında neşriyat yap- tırması garip bir particilik anlayışı- dır. Türk Sesi gazetesı vekilleri her şeyi pembe görmeğe ve göstermeğe mecbur edebilir. Bu bir telâkkidir. Fakat başka vekile hücum için bay- ie bir bahane gülünç olur.) Mahkeme, mecmuanın iki ayrı nüshasında başka başka — hâdiseler vesilesile çıkan bu iki yazıyı bir a- raya getirerek: 1 — Askeri tatbikatta vuku bu- lan bir kazanın Türk Sesi gazetesin- de neşredilmesi vesilesi ile 2 Ekim 1954 tarihli mecmuadaki yazı hatırla- narak İşletmeler Vekili Fethi Çelik- baş ile aynı kabinede bulunan Mü- kerrem Sarol'un kendi gazetesinde ö- teki aleyhine neşriyatta bulunması- nın garip bir particilik anlayışı ve bahanenin gülünç olduğunu yazmak ile Mükerrem Sarol'u kendi partisi mensupları arasında kötü ta- nıtarak şeref ve itibarını kırıcı ma- hiyette neşriyatta bulunulduğu, 2 — Ve yine 28. 10. 1954 tarihli yan ile, gazete sahibi bulunan müda- hil Dr ükerrem Sarol'un resmi i- lan çeşmesinin başında bulunduğuna dair neşriyatta bulunarak Devlet Ve- kili sıfatı ve resmi ilan tevdi husu- sundaki vazifesini bitaraf surette yapmadığı hususlarını isnat ile şöh- ret ve itibarını kıracak yazılar yazıl- dığı, sonucuna varmaktadır. Mahkemenin bu noktaya ait ka- rarının gerekçesi şudur: A — 11. 11.1953 tarih ve 1696 sa- yılı kararnamenin üncü maddesine göre resmi ilân ve reklâmların tev- zii — Başvekâletçe vazıfelendırılecek bir komisyona tevdi olun ve ko- misyonun 22.1.1254 tarıhınde vazife- lendirildiği anlaşıldığı halde maznu- nun neşriyatında bu tevziatı Devlet Vekili Mükerrem Sarol'un yapmak- ta olduğunu yasması, Türk Sesi ga- zetesinin satışının pek alçak olma- sına rağmen resmi ilân çeşmesinin bağında bulunduğundan Devlet Vekil- liği sıfatından ve bu işte yaptığı hiz- metten faydalandığını kendısme İs- nat etmektir. Yazıda mesele Mü kerrem Sarol'un şahsiyle alakah ol— AKİS, 14 MAYIS 1955 siyasi sabah gazetesi GÜNÜNDE sebebi madıgını söylemek — maksadı gizle- mek i B — Müdafaada her ne kadar bu neşriyat cereyan etmiş olan vakala- rın havadisleri olarak naklinden ve mahiyeti itibariyle tenkidi ihtiva e- den yazılardan ibaret olup vekilin nüfuzunu kullanarak kendi gazetesi- ne fazla resmi ilân verdiği hakkında her hangi bir isnadın mevcut olma- dığı ileri sürülmüş ise de yazıların vakıaların «nakli ve havadisi olması isnat olunan hususların müdahil Dr. Mükerrem Sarol'un itibar ve şöhreti- ni kırıcı mahiyetini değiştirmez. C — Bilirkişi heyetinin de bu hu- sustaki mütalâasında bu yazının ten- kid çerçevesi içinde mütalâası lâzım geldiği, şeref ve itibara tesir edici bir mahiyeti olmadığı ve alçak satış ibaresinin yüksek satışın zıddı bu- lunduğu ileri sürülmüş ise de, kişi suç konusu olan yazının tamamı üzerinde durmayarak ancak bir kıs- mı üzerinde mütalâasını bildirmiş ve Devlet Vekâletinin başında bulu- nup basın ve ilân işlerini tedvir etti- ği ilân olunan müdahil Dr üker- rem Sarol'a gazetesinin satışının pek alçak olduğu halde resmi ilân çeşme- sinin başında bulunduğunu isnat et- mesi ciheti bilirkişinin tetkikatında yer almamış ve bu hususta sarih bir mütalaa serd edilmemiş olması ba- kımından raporun bu kısmı şayanı ihticac görülmemiştir. Mahkemenin ekseriyetle — vardığı karar ve yukarıdaki gerekçe tama- miyle mesnetsizdir. Şöyle 1 — Biri, askeri tatbikatta vukua gelen bir kazanın Milli Müdafaa Ve- kilinin Tricasına rağmen Türk Sesi gazetesınde yayınlanması üzerine oğan Nadi'nin "Cumhuriyet" te sı- kan zarif bir fıkrasını nakil ederek, diğeri de daha evvel aynı gazetede İşletmeler Vekili Fethi Çelikbaş'a şiddetle hücum eden bir yazının inti- şarı üzerine aynı kabinede yer alan iki vekilden birinin kendi gazetesin- de diğeri aleyhindeki neşriyatını ele alarak AKİS mecmuasının adı çen nüshalarında münteşir yazılar, gazetecilik vazifesinin hududu için- de olayların tenkidlerinden ibaret o- lup Türk Sesi gazetesinin başmakale AKİS - SAROL DAVASI sütununda Fethi Çelikbaş'a eden yazıyı o vekilin dahil oldugu ay— ni parti mensupları arasında itibarı nı kıracak mahiyette bir isnat telâk- ki ederek 6334 sayılı kanun gereğin- ce nasıl suç mevzuu yapmak düşünü- lemezse, beriki vekile ait gazetenin neşriyat ve durumunu tenkid eden yazıları da aynı suretle 6334 sayılı kanunun kasdettiği manada şeref ve haysiyet kırıcı isnat diye suç sayma- ğa ne o yazıların mahiyeti ve ne de kanunun ruhu ve metni müsaittir. Zira bir vekilin şeref ve haysiyetini kırıcı isnat başkadır. Bir vekilin ar- kadaşları nazarındaki sıyası itibarı- nın kırılması başkadır. Bu noktaya ait müdafaanın (Mudafaaname mad- di ve kanuni unsurlar: sahife 4-il ve 22) reddi herhangi bir gerekçeye ve kanuni sebebe dayanmamakta 2 kemenin, Vakıalarm naklini 1snat, gibi aslı olmayan bir şeyle ittihamdan farksız sayan te- lâkkisi de bu mevzuda hukuki haki- kate uygun değildir. Gerçekten 6334 sayılı kanunun | inci maddesinin 2 nci fıkrasındaki suç, hakaret ve te- cavüz suçundan ayrı olarak şeref ve haysiyet kırıcı mahiyette olan isnat- lardır. Hakikati maddenin beyanında ise isnat unsuru yoktur. Kanun yal- nız şahsi ve ailevi vakıaların rıza hi- lâfına teşhirini menetmektedir. Bu- nun dışında hakaret kasdı olmaksı- zın vakıaların ve meselâ bir zabıta vakasının alâkalı eşhas için haysiyet kırıcı olabilecek havadisini mezkür . nci fıkranın şümulü içinde suç say- mak kanunun bünyesinde mevcut ol- mıyan bir ifrat olur. Çünkü 6334 sa- yılı kanun, gerekçesinde de yazılı ol- duğu üzere, ne haber verme hürriye- tini kaldırmayı ve ne de tenkid hak- kım demokratik anlayışa uygun ol- mıyan bir fikir disipline tâbi kılma- yı hedef tutmuştur. Nitekim mezkür kanunun" Büyük Millet Meclisindeki müzakeresinde icra kuvvetinin mü- messili olan Başbakan 6334 sayılı ka- nunla "Bakanları her türlü tenkid ve isnattan beri kılan bir hüküm getiril- miş olmadığım" kanunun mucip se- beplerine ve 2. nci fıkradaki suçun unsurlarına gore iltizam edilen sis- me uygun olarak söylemiştir. (7.3 1954 tarihli Büyük Mıllet Meclisi za- bıt ceridesi, sahife: 422). Kaldı ki dava konusu yazılarda ne havadisleri verilen vakıalar ola- rak ne de olayların tefsir ve tenkid- leri olarak şeref ve haysiyet kırıcı veya itibara tesir edici mahiyette bir isnad veya tecavüz mevcut ol- madığı bilirkişinin raporu ile tesbit edilmiştir. 3 — Bilirkişi heyetinin, 2 Ekim tarihli nüshada çıkan "Hükümet" başlıklı yazı hakkındaki mütalâası şudur: "Bu yazı, o zaman İşletmeler Vekili bulunan Fethi Çelikbaş tara- fından yapılmış bir beyanatın Tür Sesi gazetesinde başmakale sütunun- da tenkidi dolayısiyle kaleme alın- mıştır. Tazıda muharrir aynı kabi-

Bu sayıdan diğer sayfalar: