AKİS SAROL DAVASI de gazeteye sahip olmuştur. Gazete- nin bu vakası ilk defa olmuyor. Pek kısa bir müddet evvel de bir Vekilin aleyhine neşrıyat yapmıştı. üker:- rem Sarol'un Ve a şahsı itibariyle hıç bir itirazımız yoktur. da hiç kimsenin İtiraza hakkı yoktur. Ancak basın işlerini tedvire memur olan bir makama gazete sahibi bir zatın getirilmesi ne dereceye kadar doğrudur?" Mecmuanm bu satırla- ı'ındakı fikirlerin açıklığına dikkati- nizi rica ederim. Tam bir objektivite içinde misal olarak da Amerika'da Milk Müdafaa Vekilliğine Wilson'un tâyininde mezkür vekâletin iş yaptığı bir firm: issedarı - olduğu için mumaileyhin sahip bulunduğu hisse senetlerini nasıl satmağa mecbur e- dildiğini anlattıktan sonra - aynen *© şunları söylüyı ""Tekrar d yoruz Mesele katiyen Doktor Sarol'un şahsı ile alâkalı de- ğüdir. Bu bir prensip meselesidir. Devletin ilân ve abone ışlerını şahsi takdiriyle tanzim eden Vekalet gazete sahibi Ve ıl e- mokratik ıdarelerde tecvız edılemez Hatırlatıyoruz" diyı makamı ılk celsedeki ıza- azı için de mahiyet tıbarıyle "Devlet Vekili ıle alakalı herhangi bir haber veya hâdise ele a- iğneleyici neşriyat demokratik hudut içindeki neşriyat demektir. Bu ka- nunun cevaz vermediği bir icra mı- dır? Savcılık makamı geçen celsedeki iddialarına göre ise bu yazının isin- deki: "Türk Sesi gazetesi Sarol'un gazetesidir.. Gazeteciliği — arızidir. Partisi iktidara geldıkten sonra ga- zete sahibi olmuştur" — cümleleriyle “"Dr. Mükerrem Sarol basın işlerini tedvire memur Devlet Vekâletine ge- tirilmiştir" cümlesi ve bu cümlenin devamı Devlet Vekili Mukerrem Sa- rola sahibi olduğu gazete nu suistimal yoliyle fazla resmı ilân verdiği ve bu gazeteyi ilkokullara res- en abone kaydettirdiği" isnadının delilleri olmak lâzım geliyor. Halbuki u cümlelerde ne yazının tama- mında bu yolda herhangi bir iddia mevcuttur. Deruhte edilen makamın hizmeti anlatılıyor ve bu hizmet ile Vekilin gazeteciliğinin mahiyet iti- bariyle ilgisi izah edilerek bir pren- sibin objektivite — işinde miidafaası yapılıyor. Ve meselenin Sarol'un şahsı ile ilgisi olmadıgı tek- rar ve tekrar belirtiliyo Cüretli istidlaller B una rağmen sayın müdahil vekili ise bu yazıdan iddianın dahi vasıl olamadıgı şu mânaları çıkarmakta- Tıırk Sesi gazetesi, Devlet Veki- li Mükerrem Sarol'un gazetesidir de- mek dolayısiyle hakarettir; gazeteci- liği mesleki değil tâbir caizse arızidir demek doğrudan doğruya hakarettir. Bir avukata mesleğiniz arızidir de- nilebilir mi? Politikaya atıldıktan ve partisi iktidara geldikten sonra bir e gazeteye sahip olduğunu söylemek ise bir itham ve iftiradır; gazetenin alçak tirajından bahsedilmiştir. Al- çak kelimesi hem hakareti ve hem de servete zarar verici bir isnadı ta- zammun eder; Mükerrem Sarol'un şahsının Bakanlıgına itiraz edilmedi- ğinin yazıda belirtilmesi sinsilik ve urnazlıktır, esas maksat Sarol'un şahsının Bakanlığına itirazdır. Hile yoliyle suçtan kaçmak ıstenıyor Fa- kat hukuk şekil değil m: Savunma Bakam tarafından yapılan bir ricanın duyulamaması sebebiyle Türk Sesinde çıkan bir haberden do- layı mecmua siyasi atlatmadan bah- sediyor. Bu da bir cürümdür. Bu Fet- hi Çelikbaş'ın Mükerrem Sarol tara- fından atlatılması «mânasına alınma- hdır. Bu da Mükerrem Sarol un şeref ve haysiyetine taarruz hırsının ifade- sidir." Bu bir kaç cümlede (telhis) ettiğim cesaretli istidlallere ve yersiz isnadlara sayın müdahil vekili tam dört sahife tahsis edıyor Bir avuka- ta mesleğiniz arızidir gülünç olur. vukatm veya bir doktorun gazeteciliği arızi olabi- lir. Devlet Vekili arol'un gazeteciliği — ise hakıkaten arız imi dan — ga- SI zeteciliği terkeyledıgını ilân etmiştir. ir kimsenin partisi iktidara geldik- ten sonra gazeteciliğe başlaması ve gazete sahibi olması politika haya- tında normal bir şeydir. Bu ne bir tira yani bir yalanı yaymaktır ve ne de bunların beyan ve ifade edilmesi gayrimeşru bir kazanç isnadıdır. Bir kimse gazetecilikte ve her meslekte bılır Mesele bu nok- Ve bahis konusu 0- lan bunlar degıldır Bahis konusu 0- lan bir gazete sahibinin gazetecilik işleriyle meşgul bir Bakanlığa tâyin edilmesinin demokratik — idarelerde tecviz edilemiyeceğidir. Doktor Mü- n Devlet Bakam ola- rak vazifesini iyi kullanmadığı veya nüfuzunu kötüye kullandığı hakkın- da ise hiç bir iddia yoktur. Devletin ilân işlerim şahsi takdirle tanzim sa- lâhiyeti Bakanlığın salâhiyeti o- larak — belirtiliyor. (Kararnameye göre Vekilin selâhiyetini kullan- mak kanunen kendi hakkıdır. Bu- na bir şey denilmediği gibi nüfuzunu kullanarak kendi gazetesine hakkın- dan fazla ilân verdirdiği yolunda her hangi bir isnad ise asla mevcut ve o derece varit değildir id AKİS 15 Ka- sım tarihli nüshasının 8 İinci sahıfe- sindeki orta yazıda aynen şunları söylemekte ve tekrarlamaktadır . Yine bu sütunlarda bizzat ga- zete sahıbı olan bir kimsenin gazete- lere resmi ilânı istediği gibi dağıtan bir Vekâletin başına geçip bu sıfatla i gazetesine fazla değil batta rmal değil normalin altında da ol- sa menfaat sağlamanın - yani nameye göre meşruun da altında bir demokraside âmme vicdanını ra- hatsız ettiğini hatırlattık.." Bu bir ve esasın müdafaasıdır. Gaze- te tirajının düşüklüğünü ifade eden bir kelimeden gazeteyı ve dolayısiyle sahibini tahkir mânasını çıkarmak ise masum kelimeler için fuzult tehli- ke ihdas etmek olur Çün ku bu tak- dirde "alçak boylu adam" demiı tehlikeli olabılır Ve hattâ tıra_ıı du- şük demek de tehlıkelı olabilir. Çün u düşüklük kötü mânaya da gele bı- lir. Hakikatte ise kelımeler kullanıl- dıkları mevkilere göre mâna ve hü- küm ifade edebilirler ve kıymetlendı— rilirler. Ve sonra, bir gazetenin tira- jinın — alçaklığını veya düşüklüğü nu söylemek veya satmayan, okunm: yan bir gazete olduğunu beyan etmek servete zarar verici bir suç işlemek değildir. Cumhuriyet'e satmayan bir gazete deseniz kari size güler. Sata- mayan bir gazete için de çok satan bır gazete deseniz karii yine güldü- üz. Servete zarar vermek kas- dıyle bir ısnad yapılmadıkça satma- yan gazete, müşterisi olmayan bak- kal, işi olmayan avukat sözleriyle rıyetmı kaldırmış oluruz. Kald bu dava Türk Sesi gazetesinin dâva- sı değildir. Ve Doktor Mükerrem Sa- rol da halen Türk Sesi gazetesinin sahibi değildir. Bununla beraber mez- kür gazetenin tirajının düşük oldu- ğunu da ayrıca isbata hazır ve ama- deyiz. Mesnedi olmayan faraziyelere kuvvet vermek için müekkilim hak- kında kullanılan kelımelerı ise yer- siz yakışıksız ve faydasız da bulu- rum. niyet ıfadelerının altmda mutlaka fenalık aramak hangi iyi huylara veya adalete mı hızmettır" bir kimse suçtan kaçmağı biliyorsa suç yapmağa niyeti yok demektir ve bir kimse suçtan kaçmağı biliyorsa suç yapmıyor demektir. Hukuk haki- mânadır. Fakat muhik ve âdil olan mana ır. Milli Müdafaa Vekilinin ricasına rağmen Türk Sesi gazetesinde çıkan bir habe rd dolayı mecmuanın kul- landığı "siyasi atlatma" sözünden çı- karılan mana ise bir nevı sabit bir fikrin her vesile ile kütte getirilmesi- ne benzemektedir. Milli Müdafaa Ve- kili Ethem Menderes'le alakalı bır uzaktan ilgisi olmayan Fethi Çelik- baş'a ve oradan da Doktor Müker- rem Sarol'a ulaştırılması hissi ve kar yali oluyor. Niçin istifa etmeli? M uhterem Hâkimler! İddia makamı bundan sonra mecmuanın 25 sayılı nüshasında çı- kan "Bu vekil istifa etmelidir" baş- lıklı makaleyi ele alıyor. Mecmuanın bir evvelki nüshasında ortaya konan bir prensip bu makalede demokratik tatbikatın lüzumlu bir anlayışı olmak üzere şöyle müdafaa edilmektedir: "Demokrasinin adı umi efkâ- rın rencide edilmediği rejimdiı'. Bu AKİS, 14 MAYIS 1955