1 Mayıs 1934 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 47

Kroniz ; Hebâ olan enerjiler. Memlekelimiz üsltünde, gözlerini dikkalle dolaştıracak bir kimse- nin, ilk keşfedeceği kusurlardan biri müthiş bir enerji İsrafıdır, Yurdumuzda sular, boşuna akar; madenler boşuna çıkar; insnlar, boşuna çalışır; ve zaman, hep bos yere geçip gider. Türk köylüsünün bülün bir yul, çeşil çoşlt meşukkatlerle süren ce- hennemi fanliyeti, onu, gece kua- ranlıkla, kışın soğuklü — kulmüuk- tın; ve doğduğu günden öleceği güne kadar yarı aç, yarı çıplak yaşamaktan bir lâhza kurtara- maz, Birbirini takip eden kıtlık yılları olur, birbirini takip eden bolluk yılları olur; fkat, köylünün sıcak Ve aydınlık bir dâam altında vattığı, boğazındamn yağlı bir ye- mek geçtiği ve ayaklarımnın kun- dura diye bir şey gördüğü vaki al- maz. Bunun kabahatini, kimi tabiate, kimi insana, kimi de kötü idareye atmakla işin içinden çıkmak ix- teyenler vardır. Fakat, bizee, b hulln en başlı Ssehehi Ti'ırkiyı;d'. süyin orgunizasyon'dan mahrum oluşudur, Bu mührumiyet yüzünden, yalnız, memleketin maddi kudretleri değil munevi kabiliyetleri de güzgçöre ünima mahv ve hebi olup git- mektedir. Bütün bir gençlik, bir inkılâp gençliği, bir Mmünevyer gençlik, işle, bu yüzden, bu harap ye çorak ülkenin ortasında clleri- ni böğrüne dayamış duruyor, Ne yapacağını bilmiyor. Daha doğru- su, bir çok yapacağı İşler, bir çok buşurnenği vazifeler olduğunu bi- Diyor ama, bunlaurın hangisinden baslayacağımı, hunlara neresinden başlayacağını bir türlü kestiremi- vor, Haltmıki, hoerhangi bir milletin gençliğinde olduğu — gibi, Türk gençlişinde de Üwze ve taşkın bir yapıcılık, kuruculuk, ve yaratıcılık kudreti toplanmış bulunuyor. Lâ- kin, bu kudret, her yanmdan tıka hdır, mahpustur. Türk gençliğin- de arasıra gördüğümüz marazi ih- tlâçir, sıtmalı feveranlar, iste, bu ftaşkın kuüdretili, nereden çıkaea- gini ve nereye akacağını -bileme yip, muttasıl, kendi kubını tazyik etmesindendir, Dün bir Wagon-Lit hâdisesi, öbür- gün bir tramvay meeselesi, bugün, bir helediye İşl, bir gündelik poli- tika dedikodusu, bir hiç; kendi halineç bırakılmış, zvallı gençliğin kendi kendini avutmak, kendi kendine bir şey yaptığını ispat et- mek için bulup çıkarttığı manevi sportlardır. Uzun müddet hareketsix kaldığı- miz zsamanlar, odamiızın bir iskemleyi hayayâ kaldırıp in- dirdiğimiz, bir ağır dolabı - lü- içinde, 47