Cikan içinde Türkiye . Inkılâap San'atına varmak yolları, Burhan ÂAsaf, I, — SANAT ve AKİYDE, Sanat, diri bir cemiyetin olgunluk alâmetidir. Tamamen durgun- laşmış ve bütün akideleri ile beraber güzellik ölçülerinin bir kaç defa gevişini getirmiş bir cemiyetin sanati olamıyacağı gibi, ih- tilâl safhasmı kapatmadığı icin henüz intikal safhasında bulunan bir cemiyetin de özlü sanat verimleri olamaz. Birincisinde, sanal namı altında yaşıyan şey dasanna dur. Diğerinde ise, sanaf de- ğil sanatırı hazırlıkları vardır. Diri ve olgun cemiyet demek, getirdizi yeni ahlâk, yeni güzellik ve yeni hakikat ölçülerini artık umumiyetle kabul ettirmiş ve ted- vin elmeğe başlamış cemiyet demektir. Böyle bir cemiyette, sa- nat yaratışının yukarıda verdiğimiz nazari şartları hazır olaca- ğı gibi maddi şartları da yerine gelirilmiş demektir. Çünkü sa- nat, ayni zamanda cemiyetteki refahın bir mahsulüdür. Röncesans hareketinin Meöcene'leri, İtalyan prensleri ve Papa- lardır. Fakat bir zamanki ÂAkdeniz ticareti ve bu ticaretin tama- mile İtalyan cümhuriyetlerinin eline geçmiş olması gibi İtalya için umumi bir refah devresi olmasaydı, prenslerle papalarda bu gibi arzuların uyanmasına imkân olmazdı. Bütün İtalyan şehirlerinin baştan aşağı inşa edilmesi, ancak para ve refahın o devir İtalyasında tekasüf etmesinin bir ncticesi olmuştur. O zamana kadar manastırların içine kapanmış olan katolik kilise si, ihtişam içinde dünyalılaşmakta ve manstırlardan şehirlere avdet etmekte idi. Osmanlı sanatinin inkişafı ve yükselme devreleri, İmparatorlu- ğgun maddi inkişal ve yükselişi ile atbaşı gitmiştir. Tereddi dev- releri, keza. Osmanlı cemiyeti, tanzimat sularında kat'i inhilâ- line kavuşurken, bir Hamdı Bey garbkâri sanatin ilk mensubu olarak, keyfi için ve amatörce bir şeyler yapmağa kendini me- zun görüyordu. 2B