Karşı yatan kara dağını aşmağa gelmişim ; Akan deli suyunu geçmeğe gelmişim ; Dur eteğine, kik koltufunn sığmugelmişim; 'Tanrı buyruğziyle peygamber kavliyle kızını almağa gelmişim! Dedi: Yekür eyder: — Bu yiğidin sozü yöğrük, eğer elinde hüneri var ise, dedi, Tekür eyder: — Bu yiğidi unadan dağma soyun. L88) ğoydular. Kanduralı ulimlı ince keten bezini beline sardı. Kanduralı'yı alıp meydana gelirdiler. Kandurulı cemal ve kemal ayası yizit idi. Oğuxdu daürt yiğit nikapla ge- zerdi, Biri Kandurulı, Biri Karaçöğür ve uzlu Kırkkonuk ve böz aygırlı Beyrek, Kanduralt nikabın serpti. Kız köşkten bakardı: tarklığı huşaldı. Kedisi mavladı. Usul olmuş dana gİbi ağzının suyu aktı |34). Yanmdaki kızlara eyder: — Hak Tualâ atamiın gönlüne rahmet eylese, kâbin (35) kesip meni ol yiğide yerse, Bunun gibi yiğit, hayfola ki, cunavarların elinde helâk ola, dedi, Bu mahalde demir zincirle boğayı getirdiler, Boğa dicin çoktü, Boynuziyle bir mermer taşı yoğurdu, peynir gibi ditti. Kâfirler eyder: — Şimdi yiğzldi atar, yıkar, sirdepertmez! Yıkılsın Oğuz elleri! Kırk yiğit bir bey öğlüyle bir kızdan ötürü ölmek ne olur? dediler. Kımu isidicek kırk yiğit ağlaştılar. Kanduralı sağına baktı: kırk yiğidi ağlar gördü. Soluna haktı: öyle gürdü. Eyder: (383) Enrada Bit biri ardınca iki delk Trabzon imparatoru söz söyliyor. Buna benziyen bir şekil de baş tarafta vardı. Babası evlendirimek istedi- fa saman Kandurah iki defa hiri biri ardınca söz soyliyordu. Buralarda - ralıkta başka birinin âÂe aözü vardı da yazıda kayıp mi oldu, yoksa Zaten böyle miydi? bilinemiyor. Faket oğer höyle idiyse ahıkiyenin ne kadar di- nanüik olduğunu pösterir. Bt Burada kızın delikanlıyı görünce hayran olup sevdiği anlatılıyor. Ha- yaller ne kadar canlı Ve orijinal: Larıklığı boşualdı: yani içinin sıkıntısı za- 1 oldu; kedisi mavladı: yani bir kedi gibi yürefinin içinde büzülmüş kal- miş olan sevdası, Martta miyavlamaya başlıyın kediler gibi, canlandı; V- enl olmuş dana gibi ağzının suyu aktı: yani terbiye görüup uslatılmış dü- ratarın #eviş getirirkan ağızlarından nasıil köpüklü su akarsa onun da hayret ve meftimiyatten öyle ağsmnın suyu aktı... diyor, 1891 Kabin nizâh hbeicli demeklir. Kâbin kesip demek, nikâh bedell tayin edip beni evlendirse demektir.