— Yıkılsın Ozuz elleri (15), mana yarar kız bulimadım, baba! dedi. Kanlı Koca eyder: — Oful, sabah yarım öylen gelmek olmuz. ÜÖylen varıp ahşam gelmek ol- maz. Oğul, sen mala becit ol, yığ (16). Men sana kıxz arayızideyim (171. dedi. Kanlı Koca sevini krvanı (18) urudurdu. Âk sakallı pir kocular yanına hıraktı. İçoğuza girdi, kız bulamadı, Dolandı, Dişoğuza (19) girdi, bulama- dı. Dolandı, Trabzona geldi, Meğer Trabyon Tekürunun (20)| bir azim görklü (21) mahbup kızı vardı, Sağına, soluna iki kuşa yay çekerdi, Attiğı oh (22) yere düşmezdi. Ol kı- zın üç canavar kalınlığı kaftanlığı vardı. Babası: — Her kim ol canayarı bussa, yense, öldürse kızımı ona veririm. Diye vâdeylemişli. Kasmasa başin keserdi. Böylelikle otuz iki küfir beyinin oğlunun buşı bure bedeninde asılmış idi Öl üç canavarm biri kağan aslandı. Biri kara boğaydı. Biri dahi kara hağra jdi Bunların her hirisi bir ejderhaydı, (28)| 5) Kitapta Bl diye yazıyor. Bunun bildiğimiz uzuy değli, eski kibaplur- da İl diye görülen memleket ve ülke demek olduğu meydanda. <Yılalsın Oğuz elleri» diyor. Çünkü bütün Oğuz ülkesinde kendine göre bir kız bu- Jaruumuş,. (16) Becit olmak üzerine düşmek, ekemmiyet vermak, çalışmak, itina et- mek manalatına eski kitaplarda çok vardır. Yığ damek ile de «mal Üzerine çalış, çabala, iddihar et demek istediği anlaşılıyor. (1T)Bu <Araygideyim> sözü bizde birleşik filller sisteminin sanildığin- dan daha çok ve daha geniş olduğunu gösteriyor. <Gllmek> İlilinin ilâve- siyle bir fiilin tstkmrari şekli yapılır. Bu, hütün gramerlerde yazar. <Ola- gemiş, olagider...> gibi. Fakat burada «Arayıgitmeka s«Arayadurmak» gi- bi aramakta devam manasımi vermiyor. Adeta «Kız nramağa gideyime ye- rine «xKız arayigideyim: diyor ki her iki (jil de kendi manalarını muhafa- za ederek bDirleşiyormişler demektir. (18) Sevini Kıvamı measerretle yerinde. «Sevini> sevinerek, sövine Sevi- ne; Kıvanı güla oynuya demektir. İkisi birden babanın oğluna kız aramağa çok sevinerek gitliğini anlatıyor. L19) Bu İçoğuz ve Dışoğuz (kl!mi yerlerde Taşoğuz), o zaman Oğuzların İt ve dış diye iki takıma ayrıldığını belli eder. Bu hikâyeler içinde Içoğuzun Dyoğuzlu kavgalaştığını gösterir bir mankıbe de vardır, (20) 'Tekür, tekfur bozması olarak o zamanlar bülün tarih ve hikâyeler- de geçen sösüür, (21) Görk sözü görük, yahut görek sözünden kısalmadır. Güzellik ifade eder, Fakat gör kökünden gelişine göre bu daha siyade grünüş güzelliği olmak perektir. sAZim görklür & zaman şivesinde «çok savimli> demek olacak, (22) Oh, ok sBzünün aynıdır; «ks lerin ehs okunuşunun benserleri çöktür. 123) O devrin en kuvretli, en korkunç vahçi hayvanları olurak bunlar sa- yılıyor: Kökremiş aslan, kara boğa ve kara deve. EBijderha biültün şarkta büyük yılan manasından müthiş ve büyük yırtıcı hayvan va korkulacak tsatir mahlüku manalarına yayılmıştır. 47