evvel kısmen söylemiş bulunuyoruz (1). Burada bizim bu vesi- le ile işaret etmek istediğimiz nokta yalnız, bir kısım Darülfü- nun Müderris ve mensuplarının bu mutaassıp devletçilik aleyh- tarlığı karşısında çoşkun ve tasvipkâr haleti ruhiyeleridir. Ve zannediyoruz ki, bu rub haleti, hakikaten üstünde durulmaya değer bir tezahur teşkil eder. Cünkü bir cemiyette Darülfünun, ©o cemiyetin bir parçasıdır. Bu parçanın bir kısım mensuplarının şu veya bu haleti ruhiyesi bu parçanın umumi keyfiyetinin kısmen bile olsa bir inikâsıdır. E- ğer bu inikâs, cemiyetin seyri ve davâlarile Darülftinun telâkki- sinin tezat halinde olduğunu zanmnettirebilecek bir şekilde ise, o zaman bu müessesenin ya fikir teranüsünden, ya hayatiyetin- den şüphe etmek pek alâ hakkımızdır. Çünkü bir cemiyette Darülfünun, o cemiyetin bir parcasıdır, de- miştik. Bu pavça, asliyetini, hayatiyetini, içinde bulunduğu ce- miyetin maddi ve manevi inkişaf davalarını en ileri, cn doğru ve en tam olarak inikâs ettirmekle güsterebilir. Darülfünunda cemiyet meseleleri işlenir, sentetize edilir ve izahlarını bulurlar. Meslâ, bizim yeni Devlet siyasetimize meesnet kılınan inkılâp- çılık, devletçilik ve milliyetçilik mefhumlarının işleneceği, terkip ve izah edileceği yer Darülfünundur. Darülfünun kürsüleri, ce- miyelin yaratlığı, cemiyetin ileri attığı ve kendi inkisafına mes- net kıldığı bu prensipleri birer birer alacak, bunların tarih için- de orjinlerini; seyrini ve inkişaf istikametlerini, ahlâk sahasin- da, fFelsefe sahasında, hukuk sahasında, edbiyat sahasında, İk- tisat sahasında adım adım işliyecek, terkip edecek, izah edecek- tir. Öyle ki, genç nesil, yeni nesil, inkılâba fikri rehber olan ve inkılâbı fikir cephesinde koruyan bu inkılâpçı, devletçi ve mil- İiyetçi Darülfünunun her kısım halk için orlaya attığı kitap dağ- larının heyecan ve istikamelt verici gölgesi altında, her adımda bir parça daha teçhizatlanarak, her adımda bir parça daha, ay- dımnlanarak memleketin kurtulması ve yeniden kurulması hedefi- ne doğru dalga dalga akıp gidecktir. Çünkü, ilim demek, bizim tabiatla ve cemiyetle temasımızda sistemleşmiş, tecrübe edilmiş bilgilerimiz demektir. Âlim demek, bize tabiatla ve cemiyetle ) Cümhuriyet gazetesinda Ahsoğlu Ahımel beyle aramızda ceryan eden mü- nakaşaya âlt yazılar aymea ( yapılmak süretile bir broşür halinde basıl- ınaktadır. İsmi: İbl! nesil arasında. I