mevkiine geçtiği gündenberi ne karısını, ne kızını yanında gü- ven olmamıştır. Nadiren iştirak ettiği ziyafet sofralarında kadı- na kolunu bir angarya gibi verir ve onlarla sohbet etmesini hiç sevmecz. Belki, bizzat sefin kadınlığa karşı bu halidir ki, İtalya'da lâtif cinsin, ikinci safa çekilmesini intaç etmiştir. Yoksa, Faşist pren- siplerine göre yeni bir kadınlık telâkkisi olup olmadığını bilmi- yorum. Her halde, şu var ki, bugünkü İtalya kadını, öbür Av- rupalı hemşirelerine benzemeklen epiyce uzaklasmıstır. Yeni İtalyan kadını fazla israftan, fazla süsten çekinir, idareli, tu- tumlu olmasını öğrenmiştir. Milli iktisat şuuru bütün hareket- lerine hâkimdir. Ayni derecede uyanık ve bilenmiş duran milli gururu da onu bir takım cinsiyet tereddilerinden vikaye etmektedir. İngiltere'- de, Fransa'da, Almanya'da, artık, sokağa düşmüş olan aile skandalleri burada gittikçe azalıyor. Boccacir'nun «Dekameron»'u, artık bize, İtalyan hanımları hak- kında hiç bir fikir yeremez. Ne de hattâ D'Annucio'nun kibar ve münevyer zaniyeleri, (Arkası var) HSMK NS DN UONT KRLETM ÇK DAT LERETTRRETERİEİ Iki nesil arasında.. Yazan: Şevket Silreyya Kadro neşriyalı etrafında cereyan eden son münakaşaları bu eserde toplu olarak bulacaksınız, Basılmak üzeredir. —— 44