Polemik. İşte bir roman: (Yaban), Dr. Vedat Nedim. Yakup Kadri, asırların ufunet ve cerahatini içinde taşıyan bü- yük bir çıbana neşleri vurdu: Şimdiye kadar türk köyü ve türk köylüsü etrafında örülen edebiyat masbesini erkek bir jestle alaşağı etti. Maskenin alasağı edilmesinden hoslanmıyanlar bulunabilir. Türk köyünü, cıvıltılar, şarkılar, kaval sesleri yeşiller ve sular içinde gösteren acrabın bir anda yok oluvermesi rahatımızı ba- zabilir. Yakup Kadri, hiç sşüphesiz ki, münasebetsiz bir harekette bulun- du; Bizi, bir hamlede hayal âleminin cennetinden çekip, hahikat echenneminin ateşine oturttu. Muhakkak ki, o bir (Halk düşmartı )dır. «İbsensin meşhur piyesinde de, hakikati söyliyeri doktoru, bun- dan menfaatleri zarar göran bir kaç herifin tuhrik ettiği «efkârı umumiyen, «halk düşmanı» diye taşlamaz mı? Hakikat, bu ka- dar acı ve katı söylenir mi hiç? Sen, bu kadar toy musun behey Yakup? İstanbul'uan monden Şişli âlemlerinde, Boğaziçinin veya Adala- rın sihirli tabiatı arasında geçen bir aşk macerası uyduramaz mıydın? Nene gerekti senin, türk köyünü san'atine malzeme olarak almak? Bıraksaydın, biz anu yine santimantal şairlerimi- zin bize gösterdikleri gibi tanısaydık ve avunsaydık!.. Ya... Ya... Avunsaydık, avunsaydık. Fakat daha ne vakte ka- dar bu avunmak? Türk san'atkârının içtimat rolü, bir şuaklaban dadı olmak mıdır ki, şimarık, âvâre ve köksüz türk münevverini boyuna avutup dur- sun? 47