— Memleketin büyük kayıbı — Doktor Reşit Galibin şahsında Türk milleti bir büyük ev- lâdını ve inkılâpçı Türk münevverliği, en enerjik ve en idealist şeflerinden ve mümessillerinden birini kaybetti. O bir meb'us mı idi? Bir vekil mi idi? Bir mütefekkir mi idi? Hayır! Onun bütün bua sılatlarından üslün ve bütün bu stfatlarından ileri diğer bir vastı vardı hi; kendisine emanet alunarı biztün resmi ünvanlar ve salahiyetler, onun o vasfırıdan daima sonra şelirdi: Reşit Gülip herşeyden cüvel bir iadealist ti. İdealişt, bir tiptir ki, onun en büyük zaleri herşeyden evvel hendi nefsine harşıdır. İdealizimde nefsin, bizi daima ça- mura, daima kendi maddemize çekmek isteyen pespaye ihtiraslarına karşı, nefsimizin maddemize değil, madde- mizin, bizim haricimizde, adeta bize yabancı ve hattâ ba- zen düşman gibi duran büyük halabalıkların emrine ve menfaatına vakfedilisi vardır. İdealist, ancak büyük hâdiselerin, büyük inan ve mücade- le devirlerinin mahsulüdür. Bu öyle bir mahsuldür ki, onua lâlettayin her tarih devrinin verimleri içinde bualamayız. Meselâ bir Doktor Reşit Galibin yetişebilmesi için onu yoğuran ve yaratan hâdiseler zincirinin yeni baştan dönmesi lâzımgelir. Çünkü O, sadece bir ana ve bir ba- banın, hattâ sadece lâölettayin bir içtimai mahitin değil, bir milletin tairihindea bir haç asırda ancak bir defa te kerrür eden büyük ve müstasna bir takım hüdiseler man- züamesinin sayılı mahsullerinden biridir