Tıpkı onun gibi düne kadar iktisadi iş bölümünde, sermayedar- lik ve sanayicilik gibi başlıca iktisadi fonksyonları kendilerine hasreden memleketlerin böyle bir iktisadi hezemonyanın hâkim sevkülceyş noktalarını bugün terkediyorlarsa, bunu, islemiye rek yaptıkları şüphesizdir. Ve meselâ bir Almanya, mubadele bünyesinde husule gelen istihaleleri istihsal bünyesinde kerhen kabul eden bir memleket vaziyetindedir. Halbuki bir Türkiye, ziraatçilik ve hammaddecilik gibi geri iktisadi fonksyonlardan milli sermaye terakümü ve sanayicilik gibi ileri iktisadi fonksyon. lara geçerken, bunu, istemiyerek değil istiyerek ve mukadder ol- duğu için değil iradi olarak yapmakiadiır. Ve Türkiye'de, daha zi- yade iktisat bünyesindeki istihale, mubadele bünyesindeki isti- haleye emretmekte ve onu sevk ve idare eylemektedir. Bir Almanya için, daha uzun müddet, ihracat politikası, söyle olacaktır: Mümkün olduğu kadar, buhrandan evvelki ithalât ve ihracat bünyesini muhafaza etmek. Yani lazım olan hammadde ve gıda maddeleri ithalâtına devam eylemekle beraber mamul sanayi eratiası ihracatında elden geldiği kadar israr etmek. Yalnız, serbest mubadele rejimi kalklığı ve tediye işlerine güçlükler ve tıkanıklıklar arız nldııgıı iq.in, emtia konte anları ve takas for- mülleri üzerinde memleketlerle ayrı ayrı ve karşılıklı olarnk an laşmak. Halbuki bir Türkiye için, ithalât ve ihracat bünyesinin değişme- si; daha ilk adımdan itibaren esastır. Hur türlü takyitllerin yal nız ticaret ve tediye muvazeneleri bakımından bir mâna ve e- hemmiyeti vardır. Asli gaye; ithalâtın, memleketin lüzim ve ka- bil olduğu kadar sanayileşmesine göre idaresi sayesinde mamul emtia hanesinin daralması nam ve hesabına istihsal vasıtaları it- halâtının gittikçe artması ve kuru meyva ihracatının yerine git tikçe yaş meyva ihracatı ikame edilerek kuru meyvalarımızın Türkiye'ye mahsus bir sanayii ziraiyeye (meyva sucukları v. 5.) mevzu kılınması ve bunların ihracıdır. Memleketlerin bu tarzda karsılasmalarına henüz şahit olmıya- ruz. Fakat dünyada daha ileri yani daha adaletli bir nizamın te- essüsü, insanlık için bir gaye ise, cihan bünyesinde henüz statik bir mahiyet arzeden istihalelerin yakın bir zamanda dinamik temayüller göstermesi mukadderdir,.