çok daha ileri bir cemiyet ile temasa geldikten sonra vazeltikleri muadelelerdir. Sudan'a ait olanlarda, çifte ile bancukun; Missu- ri'ye ait olanlarda ise tüfekin temsil eylemekte olduğu kıymet, mu- hakkak ki, eski muadeleleri yıkmış ve yukardakilerin bariz öl- çüzünü teskil etmiştir. Çifte, boncuk ve tüfek, bu muadelelerin içinde, kapitalist Avrupa cemiyetinin imzaları gibi duruyor. Kar- şı tarafların gerek teknik seviyeleri, gerek istihsal bünveleri ge- rekane ihtiyac lisleleri son derece iptidai olduğu için, iptidailik ve basitlik, muadelelerin kendilerinde de gözüküyor. Fakat ayni devre ait mubadele nizamını, cihanın daha ileri na- hiyelerinde Lelkik edecek olursak, muadelelerin, ayni tandansı muhalaza etmekle beraber, çok daha zengin bir çeşitlilik arzet tiklerini görürüz. Alalım Osmanlı İimparatorlugunu: Osmanlı İmparalorluğu, makinanın keşfine ve Garpta sanayi em- peryalizminin zuhuruna, yani, ticare€ kapitalizmi ismini verdi- ğimiz devrin nihayetine kadar, şöyle bir iktisat hünyesine ma- liktir: a) Bülün gida maddelerini, kendisi temin etmektedir. b) lönesine kadar her şeyi temin eden son derece diferansye ok mus (kendi nevilerine ayrılmıs) bir demir ve celik sanayiinden en güzel ipeklileri ve yünlüleri veren bit dokumacılığa kadar, işlenmiz madde ihliyaçlarım, yerli sanayi temin eylemektedir. €) Ancak kendinde olmıyan ve istihsalleri de birden kabil olmı- yan maddeleri, kendinde yelişip diğer memleketlerde yetişmi- yen yahut az yelişen maddelerle mubadele etmektedir. d) Bu gibi mubadeleleri yapan ticaret cihazı, Türk olmiyan yer- li yahut yerlileşmiş yabancı unsurların elindedir. e) Ticaret sermayeleri gayri milli olan bu sınıfın elinde teraküm ettiği için, Devlet'in maliyecileri ve mukrizleri de bunlardır. Görülüyor ki, böyle bir iktisat nizamında, mubadele muüdelesi, şu olmustur: &Yabancı memleketlerin spesifik (yani yalnız on- lara mahsus) maddelerini, kendisinin spesifik maddeleri ile mu- badele etmek. Spesifik maddeler denince, hammadde, gıda maddesi, işlenmiş yahut yarı - işlenmisş müadde, hepsi dahildir. Ve, ayni muadele, bütün diğer memleketler için de caridir. Yani, beynelmilel mu.- badelede, ahenk ve müsavat vardır.