mülkiyeti sahip ve maliki olan kimseye ait olarak emval ve eş- yayı saire gibi tevarüs eder. Vakıf ve rehin ve hibe ve sefea mi- süllü ahkâm cari olur» (Arazi kanunu, Madde: 2). Geçen yazımızda Osmanlı derebeyliği rejiminde esaslı istihale- nin sipahi derebeyliğinde vukua geldiğini görmüştük. Devlet otoritesinin zâfından bilistifade kuvvetli timarlı ve zaimlerin ek- serisi, varidalı kendilerine tahsis edilmis araziyi daoğrudan doğ- ruya mülkiyetlerine geçirmişlerdi. Gayri meşru tarzda elde edil- miş olan bu araziye ne tanzimatta ve nc de arazi kanununun neşri esnasında dokunulmamışlı. Timarlı ve zaimlerin tagallüp tarikila araziyi benimsemeleri yani serbest derebeyliğe istihale etmeleri üzerine raaya da toprakla heraber beyin mülkü haline geliyor ve toprak üzerindeki hakkı tasarrufunu kaybediyordu. Hakkı tasarrufu ve sipahi derebeyliğinde haiz olduğu suri hür- riyeti gasbolunan köylü bu yeni rejimde (serbest derebeylikte), bu rejimin sây teskilatına tâbi olmak mecburiyetinde bırakılmıştı. Bey, topraklarında çalışan köylüyü iatediği zaman istediği ka- dar angarya mesaiye icbar ediyor ve köylünün beye itasına mec- bur olduğu aidatı istedizi kadar yükael'iyordu. Beyin zevk ve sefa hırsı arttıkça köylünün angary". Mmesaisi teşdit ediliyor ve mahsulüne daha fazla iştirak olunıyordu. Bir misal: Bulgar hü- kümeti, sipahiliğin istihalesile meydana gelmiş serbest derebeyli- ğin temerküz etmiş olduğu Köstendil ve Radamir havalisinde dere- beylik hakkında 1880 tarihlerinde tetkikat yaptırmıştı. Tetkikat raporunda köylünün vaziyeti söyle tasvir olunuyordu: «Köylü kendi evinde yaşıyor. Fakat üzerinde çalıstığı tarla ve hattâ evi- nin arsası bile, senede ne kadar mahsul verileceğini, ne kadar angarya iş yapılacağını keyfi olarak tesbit eden sipahi beyine aittir. Her sene verilecek peynirin, yağım, odunun, kömürün, ko- yun ve kuzunun haltâ çorapların miktarı beyin arzusuna göre tayin olunuyor. Sipahi kesimcinin mükellefiyetlerini tesbit eder- ken kesimciye kalan gıdayı hiç nazarı itibara almıyor. Kesim- cilerin senclerce köklerle ve kepek ekmeğile yaşadıkları görül- müştür» |1 |. Bulgar hükümeti 1887 de bu beylere bir milyon leva tediye ede- rek topraklarını satın almış ve bunları köylüye tevzi ederek ma- Çi) Saknzov: Bulgarisehe Wirtechftsgeschichte . BAB 19020 26