Örafikte 1920 senesinden itibaren ticareti hariciyenin açık vermiye başlamasile altın ihracatının da arttığı görülmektedir. 1926 senesinde aynı hal müşahade olunmaktadır. Halbuki ticaret bilançosunun yüksek olduğu 1927 senesinde altın ihra- catının düşük olduğu görülmektedir. Netice olarak ham madde memleketlerinin paraları karşı- lıksız kaldı ve paraların kiymetleri sukuta başladı. Aşağıdaki cetvel başlıca ham madde memleketleri paralarının son aylarda Dollar paritessinden ne kadar inhiraf ettiğini göstermek- tedir: Memleker Paranın — cinsi Dollar Paritesi NeW-yorkte 1931 Eylülünde vasa 1 kur Arjantiâ Pezo 96.418 59.87 Brezilya Milreis 11.96 5.91 Şili Pezo 12,17 12,04 Kanada Sterlin 100,00 96.25 Binaenaleyh: Normal zamanlarda milli paranın alım kuvveti, memlektin altın ve döviz mevcudile mükemmelen kaşılanarak korunabil- diği halde, buhran zamanlarında ihracatın tenakus etmesi üzerine memleketin altın ve döviz mevcudu dışarı akmakta ve karşılığı azalan milli paramın kıymeti de, mukabil bir tedbir alınmadığı takdirde, mütemadiyen düşmektedir. Türkiyeye gelince: Türkiye de ticaret plançosu açık veren bir memlekettir. Binaenaleyh Türkiyenin de dünya iktisadiyatına hakim olan bu kanuniyetlere tabi olduğu gayet aşikârdır. Geçen sene bazı mehafilde şöyle bir kanante tesadüf ediliyordu. Türkiye mahdut birkaç cins ham madde veren bir memleket değildir. Ham madde ihracatınım yanında pek mütenevvi zirai gıda maddeleri ihracatı vardır. Bu itibarla Türkiyeninin dünya sınaf konjunkturana tabi olması lâzım gelemez, İhracatımızın ham madde ihracatı kadar süratle düşmesine imkân yokktur. Halbuki zirai gıda maddelerinin de sınai konjunkturla sıkı bir rabıtası vardır. Depresyon zamanlarında sanayi memle- ketlerinde işsizliğin artması, yevmiyelerin indirilmesi, yani 12