tinden çıkarak bazılarıma göre bir iktisadi mekruh, bazılarına göre de ihtisadi müslahap, bazılarına göre bir iktisadi vacip ve hattâ farz meykilni aldığını görecektik. Devlet müdahaleciliği prensipi ile beraber Ferdiyetçi iktisadın böyle muhtelif cevaz perdeleri üzerinden devlet konlrolü altı- na düşmesi de gösteriyor ki, bu buhran, bir yeni iklisadi ahlâkın mübeşşiridir. Binaenaleyh, Karl Marx'ın dediği de olmamıstır. Yani buhran, dünya ölçüsünde bir ilmi sosyalizmden henüz hiç bir haber yok- ken dahi, herkes tarafından tasfiyesi bu seferlik zaruri ve teker- rürü son dercce tehlikeli bir hal olarak görülmektadir. 3 — İktisadi strüktür bakımından ve diyalektik görüzle. Bu görüş Milli Kurtulus İnkılabının yani Türk inkılâbının gö- rüşüdür. Bu görüşe görc, bu buhran, klâsik ve peryodik buhran- lar devrini kapatmakta olan cihanşümul bir hâdisedir. Sarsıntı- larını hâlâ yapmakta olan ve daha uzun seneler yapacak olan ve kapitalizmin tasfiyesini değil istihatesimi istihdaf eden bir in- kılâbi hâdisedir. Çünkü kapitalizmin tarihinde ilk dela olarak, bir buhran, mün- hasşıran piyasa şartlarınım bir mahsulü olmaktan çıkarak ken- dine mahsus ve yepyani vasıflar ve istikametler gösteriyor. İlk defa olarak tarihte, bir buhranın zuhuruna sadece piyasa şartları yani teknik sebepler değil de ayni zamanda milletlerin iktisadi istiklâllerine malik olmak — ve bir iktisadi cüzütam ol- mak arzuları yani sosyal sebepler âmil oluyar. illkk defa olarak, kapitalizm, her buhranda alısık olduğu bir vaziyeti yani pazanmlardaki alım kahiliyetirin düşmesi üzerine el- Saki stakların bir türlü sürülememesi keyfiyetini her zamanki sa- deliği ile göremiyor. Bu sefer, pazarların isyanına şahit oluyor. Pazarlar, alım kabiliyetleri olmadığı için değil, almamak için, meftropolün mamul emitasına mahreç olmaktan kurtulmak için, kendi sanayilerini kurmak itin almıyorlar. Süphe yok ki, bu iki almayış arasında bir fark var. Şüphe yok ki, burada arlık me- sele teknik olmaktan çıkıyor ve sosyal bir mahiyet alıyor. Çün- kü, pazarların alım kabiliyetini sıfıra indirecek kadar inkisaf etmiş metropoller sanayiine mevcut pazarlar, yani cihan, dar gelmiye başlarken ve bunun bir neticesi olarak, meselâ Avrupa sanayli, bizzat Avrupa'da pazar bulmak zaruretine düserken, n0