meş olduğu ve mevcat stokların daha noksarılu satılması yüzün- den temettüün arzedilen miktarda kaldığı» |* | zikredilmektedir. Değirmen sanayii bu yüksek kârların 1929 şenesi ve daha ileriki senelerde de temin edileceği zehabile sermaye plasmanlarını ge- niş tutmuş ve fevkalâde kâdiselerin zuburunu hesaba katmamır- tır: 1928 senesi darlığının 1929 da tekrar edeceği zannedilerek Romanya ve Macarisandan 15,000 ton buğday ihtal olunmuştu. 1929 senesi Anadolu hububat mahsulünün bolluğu, değirmenci- lerin hesaplarını alt üst etmiştir. Bütün dünyada hububat fiat- larının sukuta başlaması da değirmencilerin vücude getirdiği stokların kıymetini günden güne düşürmüş ve o derecede ki, stokların satış fiatı, maliyet fiatının yarısına inmistir. Moevcut stokların, 1928 senesi stoklarından bir miali fazla olduğu dü- şünülürse zararın büyüklüsü anlaşılır. Bütün bunların zaruri bir neticesi olarak değirmen sanayiinde kâr mnorması, 1929 da sür'atle sukut etmiştir. «Un ve bugdeay üzerine iş yapan mües- seseler, 1929 senesinde maalesef mühim denecek vüs'atte tehli - keye maruz bırakılmışlardır. O derecede ki, bir sene evvel bor- sada ihraç kiymetlerinden bir mizli fazlasile tedavül eden Ano- nim müesseselerin aksiyonları (eshamı) 1929 moli senesinde iti- bari kıiymetlerinden de ehemmiyetli surette kaybetmislerdir ( **), gmmyeleriu kârlı bir istihsal şubesine akışı, o şubede sermaye- ler arasında şiddetli rekabet mücadeleleri doğurur. Rekabet isec emtia fiatlarını düşürdüğünden tedricen kâr norması da sukut eder. Bu sukut sermayeleri yeniden harekete getirir. Diğer kârlı bir sahaya akış başlar. Yahut yaltırılmış sermayeler mahvolur. Bir çok iktisat şubelerimizde bu hareketi aynen müşahede ede- riz, Bilhassa mensucat sanayii sahasında istikrar tecssüs edeme- mistir. İstikrarın teessüsü de kuvvetli bir sermayenin yühut dev- letin mensucat işlerini tanzim etmesile mümkündür. Bugün bir çok mensucat fabrikaları sürümü arttırmak için Ffiatları düsürü- vor ve neticede bilânçolarını zararla kapatıyorlar. Elimizde ra - kamlar olmadığı için iflâsların miktarını gösteremiyeceğiz. Fa- kat muhakkak olan sey bu rahada bir çok milli sermayelerin eri- yip mahvolmakta bulunduğudur. Vapurcular arasındaki rekabeli hergün gazeteclerde okuyoruz. Va- L“) Sermaye hareketj Hamit Tansin ve Remrzi Saka $, 48-00, (*“7 Avni eser, : 22