1 Kasım 1933 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 49

1 Kasım 1933 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 49
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

işeli Eski tedris tarzının bir hatası daha vardı. Hocalar talebeye «ilmi çalışma tekniğini» öğretmezlerdi. Mehaz göstermek âdet olmar mıştı. Gerçi talebenin büyük bir kıszmı lisan bilmez ve ecnebi di- linde yazılmış eserleri akuyup anlayamaz. Fakat bilhassa son sencler zarfında türkçe neşredilen mahdut hir kaç eserden bile haberdar edilmez veyahut bunların muhteviyatmdan mes'ul tu- tutulduğu yegâne vasıtalardı. Kürsü hocalarının çoğgu milli nesri- yatı takip ve tenkit etmek şöyle dursun, okuma külfetinde bı- Tunmıyorlardı. Halbuki son seneler zarfında Darülfünun haricinde -ufak mikyasta dahi olsa- bir milli iktısat neşriyatı başlamış bu- lunuyordu. Ecnebi nesriyatını takip etmek itibarile de kürsü iktısatçılarımız arkada kalmış idiler. Hocaların ecnebi lisan olarak sırf Fransız- ca bilmeleri yüzünden cenebi neşriyatın ancak Fransızça kismiı, o da natamam olarak, takip edilebiliyordu. Bilhassa ilmi- mec- muları takip cihetinden yüksek ilim müesseselerimizin ve onla- rin talim heyetinin çok kusuru vardı. Gerçi cencbi eserleri ve sair neşriyatı muntazamen edinmek maddeten güçtü. Fakat bunlar tedarik edilse bile, okumak ve tetkik için vakıt yoktu. Bununla profesörlük meslekinin bazı şartlarma dokunmuş olu- yoruz. Üniversitc veya yüksek mektep profesörü deyince, vaklinin ve faaliyetinin büyük bir kssmmı mensup olduğu müesseseye, ilim şubesinc terketmiş insan pi yanı âlim hatıra gelir. İlim muhiti ancak böyle âlimler ve tevabii tarafından yaratılır. Buna kütüp- hane ve arşivden ibaret olan bir de maddi milieu inzimam cder. Halbuki bizde ne mücerret ve ne de müşahhaz manadla bir muhit yaratılmamıştır. Bizim sahada âlim doğamamıstır. Bundan dola- yıdır ki, Türk kürsü iktısatçılarının vaafı âlim değil, muallimdir. Yukarıda saydığım müesseselerde bir akademik kariyer teessüs edememiştir. Bu olmayınca ikinci ve üçüncü bir ilim adamı nes- Hnin yetişmesine imkân kalmıyordu. Prafesörlüğün tayin ile in- tihap edildiğzi müddetçe bu müessescler genç elemanlarla besle- nemiyordu. , Müderrislik bilhassa Darülfünun, Mülkiye mektebi ve Ticarct mektebi hocalık maaşı pek az aolduğu için buralarda heacalık ya- d9

Bu sayıdan diğer sayfalar: