OLUP BİTENLER Sekreteri, bu sefer hakikaten doğru laf etmiş, yardımın "bize atılan bir can kurtaran simidi" — olduğunu ve ancak akıllıca kullanılırsa fayda ve recegını söylemiştir- İktidar bir Go- rülmemiş Başarıdan bahsettı. O ka- dar ki, gürültüden sakin kafayla dü- şünmeye, hakikatleri görmeye fırsat -veya arzu- bulamayan kalemler da- hi kampanyaya katıldılar. — İktidar sözcüleri ise, son politika hazretle- rinden beri kaybettıklerı çalımları- na, bu hava içinde, vuştu- lar Bu haftanın ortasında ise Zafe- n hoşuna gitmeyen —sözler eden Gunaltay ve Gulek aleyhinde taki- bata girişildi. Biraz bulunur bulunmaz "takibat sistemi" gene yü- rürlüğe gireceğe benziyordu. Halbu- ki bize borç verenlerm bu borcu, D. P. muhaliflerini sindirsin diye ver- mediği muhakkaktı. , Nitekim ağır başlı New - York Tımes yard ilânından sonra —Türkiye için "de- mokrat memleketlerin en az demok- ratı" dedi ve bundan duyulan esefi belirtti. Halbuki D. P. ye göre 1954'ten itibaren sık sık kapımı- zı çalan "“Muazzam — Zafer" lerden, "Fetıh" lerden biri daha kazanılmış- tı. İşte, iktisadi düzenimiz dünyanın h lde dış politikamız gibi- hay- nı, takdirini celbetmıştı rnuddettır unutula "Muaz: "Nurlu İstıkbal" lâfları krar piyasaya sürüldü Muhalefete karşı ise, bu gürültünün verdiği cü-- retle en şiddetli hücumlar yemden başladı. Muhalefet vatana — hıyanet yolundaydı! Muhalefet bu memleke- tin ıyılıgını istemiyordu! uhale- fet ki vallı, senelerdır İktıdarı, Iktıdarın bugun kabule mecbur kal dığı şartları gonul rızasıyla benim semeye davet para IZI Aa- kredılerı dond “para g "İktisadi Devlet Teşekkullerı Merkez Bankasına el u- zatmasınlar", "verimli yatırım yap" diye çırpınıp duruyordu. YURTTA Halk efkârına gelince o, bu yuk müjdeleri ilk defa ışıtmedığı İ- çin, bu hafta içinde şuphecı nazar- larla gürültünün' dinmesini ve orta- lığın berraklaşmasını — bekliyordu. ç defa mesut istikbalin pek yak- laştığı, "Öönüm " her yerin üzdeki yı gunluk guneşlık olacağı iddia edil- miş, sonra bu mesut gün çok daha ileri atılmışt Bir miktar doların haberıyle ve- zir rüyaları görenlerin, şimdi —aynı oyunlara tekrar başlamaları bu me- sut istikbali hiç te yakmlaştırma- maktadır. Hindistan geçenlerde A- merikadan 300 küsur milyon dolar ardım — almıştır, bu da yetmemiş Rusyanın da kapısını çalmıştır. Bu- na rağmen Hindistanda hiç kimse, cennetin yeryüzüne ındığını ıddıaya kalkışmamıştır Hindistan biraz da- ha kemeri sıkarak, alınterı ve feda- kârlık içinde ıktısadı kalkınmasını gerçekleştırmeğe çalışmaktadır Gö- ümüzün önünde bir de Suudi Ara- 6 bistan misali vardır. Bu memlekete her yıl yüz milyonlarca dolar ak- maktadır. Buna rağmen Suudi Ara- bistan yokluk içinde kıvranmakta- dır, karaborsada doların fiyatı, resmi kurun hayli üstündedir, fiyatlar yük- selmektedir ve dolar sıkıntısı yüzün- YENİ ALINAN BORÇLAR SEVİNÇLE KARŞILANDI! den ithalât hemen hemen sıfıra in- dirilmiştir. Alâaddinin lambası ve mucizeler devri geçmiştir. Bu hafta içinde, hâ- diseleri olduğu gibi gostermeyenler ve haksız ümitler uyan çbe mazdan için bir "hep raber fedakâri devrme girmemiz gerekirken bunun tam aksini, bol- I refah, ferahlık vaad — edenler. hattâ ucuzluk olacağını iddiaya ka- dar işi vardıranlar İktidara en bü- yük fenalığı yaptılar. Baklava tepsisi Pazar gecesi saat 22.45'de Mali- ,ye Bakanının beklenen açıkla- ma" sı büyük bir merakla dinlendi. Açıklama son derece renkli kalem- lerle yazılmıştı. Polatkana gore 359 milyon dolar yardım ve sağ- lanmıştı. Bu rakam, derhal dılden dile dolaştı. Fakat İktidar bununla da yetınmedı, ortaya, ikinci baskı o0- larak 759 milyon lâfı atıldı. Borçla rımız konsolide ediliyordu, bu sayede dış tediye imkânımız artacaktı. 1961' e kadar gecikmiş borçlarımızı öde- meyecektik. Polatkan bir de rakam söyledi: Gecikmiş borçlarımız -yani, vadesi geldıgı halde ödeyemedikleri- miz- 400 milyon dolar — tutuyordu. Maliye Bakanının — beyanatı bu haftanın başında pazartesi günü ga- zetelerde çıktı ve anlayan gözler tarafından tetkik edildi. Ertesi gün buna, yerli ve yabancı kaynakların ilâve malümatı katıldı. Durum şu- dur. Bahis mevzuu 359 milyon doların 234 milyonu Amerika tarafından ve- rilmektedir. Bunun 44 milyı tecilidir. Avrupa İktısadı ği Teşkilâtı 5S0 milyonu Almanya, 10 mılyonu Ingılte . 15 m yonu dıger âza memleketlerce temin edilen ve üst tarafı Teşkilâtça karşılanan bir 100 milyon —dolar saglamaktadır. Teşkılatça karşılanan 25 milyon do- lar, Avrupa Ödeme Birliğin d di kotamızın arttırılması neticesidir. Para Fonu da -kısa vadeli kredi ve- rir. 25 milyon dolarla yardıma işti- rak etmektedir. Orç İşbirli Hibe ve borç aftanın başında bu duran açık- landığında pek çok kimse yapı- lan yardımın ne miktarının hibe ol- dugunu, ne miktarını ise borçlandı- ğimızı merak etti. Fakat İktidar o bahiste tafsilât vermekten kaçındı. Zira bu 359 milyon doların 225 mil- yon doları sırtımıza yuklenen ve bir gün ödeyeceğimiz yeni borçtur. Sa- dece İktidarın, miktarı yuksek gös- termek için 359 milyonun içine sok- tuğu mutad Amerikan yardımı -75 milyon dolar- ve gene mutad et, süt, buğday gibi zirait mahsül — yardımı -15 milyon dolar- ile "acil ihtiyaçla- rımızı karşılamak üzere" açıktan ve- rilen 25 milyon dolar hibedir. Bunun ancal lin dışında "taze ni Görülmemiş Başarı mutat Amerikan yardımının dışında 25 milyon do- yardım" ile 225 m yon dolarlık "taze borç" tur. 600 veya 750 milyonluk yardım lâfla- rı hakkında şurada burada çıkan azılar Görülmemiş Kalkınma e- debıyatının alışılan — tezahüratından AKİS, 9)AĞUSTOS19 58