bir haber uçuruldu: Eski Gümrük ve Tekel Bakanı Dr. Fazıl Şerafettin Bürge, İl Başkanı adaylığını kabul etmişti. Bürgeye, Kravatsızların da- ha önce bu hususta hayli baskı yap- tıkları, fakat C.H.P. Meclisi üyesinin devamlı olarak reddettiği o bilinmek- teydi. Hattâ, beklenmiyen haberden herkesten fazla hayrete düşen Soh- torik ile evvelki haftanın ortaların- da, çarşamba günü Suadiyedeki vil- lâsında görüşen Bürge: "— İl Başkanlığı için ismim mev- zuubahs oluyor. Aslı astarı yoktur. Ben senin karşına çıkmam" demiştir. Bitirdiğimiz haftanın başlarında, ekseriyetini Kravatsızların teşkil et- tiği 70 - 80 kişilik bir grup, Suadi- yedeki villâya kadar giderek hayli tarafsız görünmeğe teşkilâtına ya- oktoru nihayet ikna e- Hattâ Bürgeyi, bir de basın toplantısı yapmağa icbar et- miştir. Gerçekten tarafsız Bürgeyi Kra- vatlıların Sohtoriki karsısında liste- lerinin başına almayı beceren Kra- vatsızlar, kongre arefesinde sevinç- ten âdeta zıp zıp zıplamağa başladı- lar. Böylece, tarafsızların oylarının da kendi taraflarına akacağım ümi- dediyorlardı. Hemen, bir zamanlar göklere yükselttikleri Sohtorik hak- kında ağız değiştirdiler ve veryansı- na başladılar. Sureti haktan görünme politikalarını da terketmemekte ti- tizlik göstererek propagandaya ko- yuldular. . Efendim, evet Sohtorik ciddi ve mükemmel bir adamdı ama, etrafı pisti. Etrafı, onu, "bir nehir üzerindeki tahta parçası gibi" sü- rükleyip götürüyordu. o Uzlaşmaya yanaşmıyor, "İllâ da ben bu on kişi- lik ekibi istiyorum" diyordu. Bir Fahrettin Kerim Gökay e yaratılmağa çalışılıyor, "Y.T.P. başında cin gibi, kurt bir adam var" deniliyordu. "Karşısına, Sohtorikten daha cerbezeli ve tecrübeli bir poli- tikacı çıkarmak lâzım"dı!.. İstanbul, İstanbullularındır Gene Kravatsızlara göre, İstanbul İstanbullularındı! o Bir Ağrı, me- selesini hallediyordu da, neden aynı şeyi İstanbul yapamıyor, Genel Mer- kezin müdahalesi talep ediliyordu? Bürge, o tarafsızlığıyla (| İstanbulun derdine deva bulabilecek yegâne a- damdı! Nihayet Sohtorik, İnönünün dünürüydü ve Genel Merkezin sipa- riş ettiği bir İl Başkanı adayıydı. Geride bıraktığımız haftanın or- talarında bir gün gazeteciler, saat 11.30 da, Bürgenin basın toplantısı- na dâvet edildiler. Kravatsızlar ka- rargâhından verilen bilgiye ogöre Bürge, Mocan Handa Sohtorikin bü- AKİS. 14 AĞUSTOS 1961 Muzaffer Yurdakuler Derdin bini bir para rosunun hemen üstündeki Ziya Kal- kavanın yazıhanesinde konuşacaktı. Fakat gazeteciler, oyazıhaneye gel- diklerinde, Bürgeyle değil, özür dile- yen irikiyım Keçeliyle ( karşılaştılar. Keçeli, basın toplantısının zaman ve mekânının değiştirildiğini bildiriyordu Lütfen saat 14 te Kravatsızlar Kale- si Kadiköy İlçe Merkezine gidilsindi. Kravatsızlar, geç te olsa, basın top- lantısının müfrit bir Gülekofil olan Kalkavanın yazıhanesinde (o yapılma- sının, tarafsızların zihinlerinde Bür- ge hakkında şüpheleri dâvet edece- ğini düşünmüşlerdi. Halbuki Bürge, Kadıköy İlçe Mer- kezine de geç, saat 15'te geldi. Liste hazırlamıyacağını temin etti, devam- la dedi ki: "— Tamamen tarafsız, toplayıcı ve C.H.P. İstanbul teşkilâtındaki an- laşmazlıkları giderecek bir İl Başka- nı adayı olmak niyetindeyim." Bu söz, en ziyade Genel Merkezde hayret uyandırdı. Öyle ya, seçim are- fesinde İstanbul (teşkilâtının Bürge değil, Genel Merkez etrafında top- lanması lâzımdı. Gazeteciler tabiatiyle, Bürgeden hizipler karşısındaki durumunu sor- dular. Bürgenin cevabı: — İnönüye çözülmez bağlarla bağlıyım. Büyük devlet adamının emrinde çalışmaktan zevk duyarım. Aksal, en samimi arkadaşımdır. Si- yasi karakterine hayranım. Gülek te arkadaşımdır. C.H.P. ye hizmetleri büyüktür. Fakat bazı ekzantrik ha- reketleri vardır" oldu. Şüphe yok ki, son cümle, Keçeli- nin telefon talimatı üzerine basın toplantısına en fazla önem veren sos- yal gazetede ve diğer bir Gülekofil organ Vatanda itibar görmedi. Bir di- BİTENLER ger tenakuz da, tarafsızlığı bayrak yapan Bürgenin etrafının, tamamen kendisini listelerinin başına almağa teşne Kravatsızlar tarafından doldu- rulması ve bütün organizasyon işle- rinin gene onlar tarafından deruhte edilmesiydi. Kravatsızlar yeni İl Baş- kanı adayından basiretli Genel Sek- reter Aksalı haberdar etmişler, "Bür- ge benim en iyi, en vefalı arkadaşım- dır" cevabını almışlardı. İl Kongresinin açıldığı günkü ha- vaya göre, İl Başkanlığı için oSoh- torik, İstanbul teşkilâtından on se- nedir uzakta kalarak kabuğuna çe- kilmiş Bürge karşısında daha şanslı- dır. Zira en büyük kuvvetini millet- vekilliğinde gözü olmamasından alan Sohtorik, aynı süre zarfında İstan- bul teşkilâtıyla haşır neşir oolmuş- vur Bürgenin meydana çıkmasından onra, Kravatlıların aldığı ilk ted- DE Ekrem Özdenin İl Başkanlığı a- daylığını geri alarak Sohtoriki opa- yandalaması oldu. Karar Kravatlılar tarafından, Bürgenin demecinin temin edilip okunmasından sonra, bitirdi- ğimiz hafta, çarşamba gecesi Sıra- selvilerdeki Küçük Klüpte yapılan gizli bir toplantıda alındı. YURTTA OLUP Gene hava, Kravatsızlardan Oran ve Ozararın, Kravatlılardan da Ek- rem Özden, Eyüboğlu ve Atanc ile tarafsız Arslanın muhakkak surette İl İdare Kuruluna gireceklerini gös- termektedir. Hattâ adları geçen ze- vat, bazı delegelerce kongrede peşi- nen tebrik edilmekteydiler. Ayrıca, İstanbulun Ankaraya, Ku- rultaya göndermek üzere seçeceği 84 delegenin, en muhafazakâr hesapla yüzde 75'nin Genel Sekreterlik için Güleke oy vermiyecek kimseler olaca- gıda kolayca kestirilebilmektedir. Nitekim İstanbul C H. P. teşkilâtının Ankaraya, Gençlik Kurultayına gön- derdiği 19 delegeden 15'i oKravatlıy- dı. Gene Ankaraya, Kadınlar Kolu Kurultayına göndereceği 19 delege- nin kahir çoğunluğu Kravatlı olacak- tır. M.B.K. Finişe doğru Bitirdiğimiz haftanın sonlarında bir gün, yeni Meclis binasında M.B.K. ne ayrılmış olan salonun maroken kanlı kapıları kapandığında saatler 10'u gösteriyordu. Aynı kapılar açıl- dığında, saat 12.15 idi. Müthiş bir sıcak başkenti (o kavuruyordu. Kur- maylar, sırtlarından ter damlayarak toplantıdan ayrıldılar. Gazetecilerin görüşme teşebbüsleri pek parlak ne- tice vermedi. Ancak, toplantıya ya- kışıklı Albay Muzaffer Yurdakulerin başkanlık ettiği biliniyordu. Yurda- 21