14 Ağustos 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

14 Ağustos 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 19
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

burnulu C.H.P. liyi, ikisini temelli, üçünü de birer sene için olmak üzere ihraç ettirmiştir. Fakat, cezalandırılanların itiraz- ları varit görülmüş ve kararlar bo- zulmuştur. İl Haysiyet Divanı şimdi, kararında ısrar etmektedir. Üçüncü ve nihai Zeytinburnu İlçe Kongresi evvelki pazar günü yapılmış, müte- şebbis İl İdare Kurulunun olağanüs- tü ihtimamı sayesinde sâkin cereyan etmiş ve Kravatlılar, kıl payıyla ye- ni bir zafer kazanmışlardır. Keçiboynuzu ve bal Tarafsız Abdurrahman Arslan ha- riç, Il sandalyalık müteşebbis İl İdare Kurulunu elerinde tutan Kra- vatlılar, 8 delegeli (oYalova, o 12'şer delegeli Silivri ve Çatalca, 32 delege- li Beşiktaş, 42 delegeli oKadıköy ve 15 delegeli Sarıyerde -Oranın bölge- sidir- ekseriyeti (o Kravatsızlara kap- tırmışlardır. Buna mukabil 105 dele- geli Fatih, 55 delegeli Eminönü, 62 delegeli Beyoğlu, 36 delegeli Şişli ve daha bazı ilçelerde Kravatlılar haki- miyet sağlamışlardır. - Mamafih ne Kravatlılar, ne de Kravatsızlar, İdare Kurullarını değilse bile, İl Kongresi delegelerini blok halinde taraftarlarından o çıkaramamışlardır. Nitekim bitirdiğimiz haftanın sonun- da, çalışmalarına devam etmekte o- lan İl Kongresinin 547 delegesini il- çeler, son genel seçimde C.H.P. için toplıyabildikleri her 500 oya bir kişi hesabıyla Atlas sinemasına gönder- mişlerdir. 547 kişiye, otomatik dele- ge sıfatını haiz 18 İlçe Başkanı ile, İl İdare Kurulu, İl Kadın Kolları İda- re Kurulu ve İl Gençlik Kollan İda- re Kurulunun onbirer kişilik kadro- ları da dahildir. Türkiyenin kültür merkezi İstanbulun, iktidarın yegâne namzedi eski ve köklü bir partinin 11 Kongresine çıkardığı delegelerin, bir kimseye peşinen angaje olabilecekle- rini havsala alamıyacağından, neti- ceyi önceden kestirmek fevkalâde zordur. Fakat nabız yoklamalar, 11 İdare Kurulu adaylarının temsil et- tikleri fikirler ve tutumları onazarı itibara alındığı takdirde ogörülmek- tedir ki Kravatsızların en büyük ba- şarısı Kravatlıların hakim olacakla- rı on sandalyalık - İl Başkanı doğru- dan doğruya seçilir- bir İlçe İdare Kuruluna iki veya üç üye sızdırma- ları olacaktır. Kadrolar ve karargâhlar biraz derinlere inildikçe, Kravatsızların oKravatlılar (gibi yekvücut olmayıp, bir muhalefet ko- alisyonu mahiyeti oarzettiği görüle- cektir. Kravatlıları temsil eden mü- teşebbis İl İdare Kurulundan mem- nun olmıyan muhtelif grupların to- puna birden kestirme olarak Kravat- AKİS, 14 AĞUSTOS 1961 Fazıl Şerafettin Bürge Halim selim bir adam sız denilmiş, çıkılmıştır. Yoksa, O- guz Oranın, müteşebbis İl İdare Ku- rulunu beğenmiyenlerin hepsinin li- deri olduğunu iddia etmek, fantezi yapmaktan başka birşey değildir. O- ran ve sağ kolu durumundaki, kulis- çilikteki mehareti omüsellem Yaşar Keçelinin, karşılıklı tavizlerle mem- nun olmıyanları birleştirmede ne de- rece başarı sağlıyabildikleri meçhul- dür. Kravatsızlar, nevzuhur gazete patronu Kasım Gülekin İstanbuldaki nüfuzunu yitirmesinden sonra başsız kalmışlardır. 1960'ta o hizipçilik su- çundan Oranla birlikte muvakkat ih- raç cezası almış olan Keçelinin, bir zamanlar İlçe Başkanı bulunduğu Şişlide H Kongresi delegeliğini dahi kaybetmesi, Oo Kravatsızlar için ağır bir darbe olmuştur. Keçeli daha son- ra şansım Fatihte denemiş, orada da diğer bir hezimete mâruz kalmış- tır. İİ Kongresine delegelerin beşte birini gönderen Fatihteki başarısız- lıkları, Kravatsızları opaniğe uğrat- mıştır. Keçeli yediği darbelerden son- ra aktif politikadan çekilmeğe ka- rar verdiğini oaçıklamışsa da, çok geçmeden hastalığı yeniden nükset- miş ve sözünü geri yutarak Kravat- sızların stratejisti rolünü benimse- miştir. Kravatlılar, bitirdiğimiz hafta U Başkam Ali Sohtorikin oHeybeliada- daki köşkünde gizli bir toplantı ya- parak stratejilerini tesbit ettiler. Ek- rem Özdenle Orhan Eyüboğlu, İlçe Başkanlarıyla temasa geçerek, en uygun Kravatlılar listesini hazırlıya- YURTTA OLUP BİTENLER caklardır. Mamafih Kravatlılar lis- tesi, müteşebbis İl İdare Kurulu üye- lerinin hepsini içine alacak, 11, 12 ve 13. isimler olarak ta Tacettin Özgü- der, Nermin Neftçi ve Reşit Ülker ilâve edilecektir. Mütedil ve müvaze- neli Sohtorik, listelerine iki veya üç Kravatsız liderin ithali suretiyle bir koalisyona gidilmesini ve sen - ben kavgasına son verilmesini teklif et- mişse de, kendilerinden ziyadesiyle e- min, fanatik ve takım zihniyetli Kra- vatlıları ikna edememiştir. Fakat bir koalisyon İl İdare Kurulunun, Şem- settin Günaltayın dev şahsiyetine rağmen felce uğradığı da tecrübeler- le sabittir. Kravatsızlar karargâhla- rını, Kravatlıların İl Başkanı adayı armatör Sohtorikin, Yolcu Salonu karşısındaki muazzam Mocan Han- daki geniş bürosunda kurmuşlardır. Sportmen ruhlu bir idealist C.H.P. nin fedakâr ve vefakâr nefe- ri Sohtorik, 1911 de, Rizenin sa- hil nahiyesi Derepazarında dünyaya geldi. Gayet geniş ve muhitte tanın- mış ailesi, denizcilikle uğraşmaktay- dı. Birinci Dünya Harbinde Ruslar Kuzey Doğu Anadoluyu işgal edince, nahiyelerinde 18 ay mahsur kaldılar. Zira bir gemi süvarisi olan babaları Hüseyin Avni, o İstanbulda (O bulun- maktaydı. 1917'de kızıl ihtilâl patlak verince, kendi başlarının derdine dü- şen Ruslar Kuzey Doğu Anadoludan çekildiler. Böylece küçük Ali ve ab- lası, anneleriyle (o birlikte İstanbula göçerek babalarına kavuştular, ora- da yerleştiler. Ali, (oÇarşambadaki Cendereli Kara Halil Paşa İlkokulu- nu bitirdikten sonra İstanbul Lisesi- ne yazıldı ve oradan da lisan öğren- mek maksadıyla St. Benoit'ya nak- lini yaptırdı. Niyeti fransızcayı bel- ledikten sonra Avrupaya gitmek ve işletmecilik tahsil (etmekti. hastalanınca okumayı yarıda bırak- mak mecburiyetinde kaldı ve 1934 te iş hayatına atıldı. Fakat Killi E- ğitim Bakanlığının bakalorya imti- hanlarına girerek lise (diplomasını almayı da ihmal etmedi. Akrabasın- dan Naime Hanımla evlendiği za- man, sene 1932'ydi. Halen ikisi er- kek, ikisi kız olmak üzere dört ço- cuk babasıdır. En büyük kızı Sevinç, C.H.P, Genel Başkanı İsmet İnönü- nün en küçük oğlu Erdal ile evlidir, diğer çocukları henüz bekârdır. Sohtorik ailesinin ananevi mesle- ği, armatörlüktür. Bir ara işleri ters gitmişse de, Hüseyin Avni gene bir- kaç tekne satın almağa (muvaffak olmuş ve gemi süvariliğinden arma- törlüğe dönmek dirayetini ogöster- miştir. Ali Sohtorik, ticaret hayatında olduğu kadar, sporda da büyük başa- 19

Bu sayıdan diğer sayfalar: