RADYO Ankara Programlar Son haftalar içinde Ankara Radyo- sunda programcılık (o bakımından çok şeyler oldu. Bir cuma günü saat 20 de yayınlanacak olan klâsik mü- zik konseri tam 10 dakika geç baş- ladı. Sebep, konserde Riyaseticumhur Senfoni Orkestrasını idare edecek o- lan misafir şefe programın saat ?l den 20 ye alındığının haber verilme- mesidir. Ankara Radyosunun bütün klâsik müzik Konserlerinin program- lan da son dakikada hazırlandığı için hemen her seferinde spiker bir eseri anons etti, orkestra başka eser çaldı. Her zaman ve her devirde olduğu gi- bi yine program değişiklikleri en son dakikada yapılmakta, dinleyici rad- yosunu açtığı zaman umduğunu de- gil, o gün radyo idarecilerinin yayın- lamayı uygun gördükleri (oprogramı dinlemek zorunda kalmaktadır. Bütün bunlara rağmen, radyoları- mızın geleceği için pek ümit vermese bile, radyo alıcılarının sahiplerini bi- raz memnun eden programlara da rastlanmıyor değildir. Mesela klâsik müzik dünyası ve sanatkarları hak- kında oldukça ilgi çekici bir şekilde bilgi veren "Bizden ve Dünyadan Portreler" isimli bir program vardır. Bu programın hazırlayıcısının her ne kadar mikrofonda konuşmaması ge- rekirse de arasıra yaptığı röportaj- lar ve tanıttığı kimseler ogerçekten ilgi uyandırmaktadır. Bu arada ya- yın saatleri kısılan dans orkestrala- rının sayılarının azalmasının da An- kara Radyosuna çok faydası dokun- muştur. Ne yazık ki Müzik Yayınları Şefliğinin bunu çoktan düşünmesi gerektiği halde ancak bütçenin kısıl- ması böyle Ur yolun açılmasına se- bep olmuştur. Ortaya, "İtfaiye Mü- ziği" diye birşeyler yutturan kimseler künet içinde, fakat aynı minval üze- re çalışmaya devam ettiği söylenebi- lir. İstifalar Bu arada Ankara Radyosunda iki kişi de görevlerinden O affedilme- lerini istemişlerdir. Bu iki kişiden bi- ri Söz ve Temsil Yayınları (o Şefidir, istifa derhal kabul edilmiş ve eski şef yine kendi İsteği üzerine başka bir vazifeye tâyin edilmiştir. İkinci istifa ise Ankara Radyosunun temsil işle- rine bakan Adalet Ağaoğluna aittir. Bayan Ağaoğlu her ne kadar "Mey- dan Sahnesi" için radyodan ayrıldığı- nı söylemekteyse de, aslında kendisi- AKİS, 20 MART 1961 nin, bir türlü düzene girmeyen rad- yo işlerinden ötürü bu yolu seçtiği or- tadadır. Bu ikinci istifanın zâten çe- şitli elemanlardan mahrum olarak çalışan radyo idaresini müşkül du- ruma sokacağı muhakkakta*. Diğer programlar Müzik ve temsille ilgisi (oolmayan diğer programlar arasında ise "Yaşadığımız Günler" ve "Bugün" yer almaktadır. Gerçi her iki prog- ram da müzik unsuru ile yapılmak- tadır ama melodiler, haberleri birbi- rinden ayırmak ve programları süs- lemek için kullanılmaktadır. Bu da bazı kimselerin, meselâ "Yaşadığımız Günler" de kullanılan haberleri ha- ber bültenlerinde kullanılan haberlere benzetmesine yol açmaktadır. Halbu- ki "Yaşadığımız Günler" i başka yön- lerden ela almak gerekir. Bir kere bu programda daha çok iç haberlere yer vermek ve bu iç haberleri de diğer- lerine kıyasla programda daha iyi yerlere koymak şarttır. Bu tip prog- ramların en önemli unsuru da röpor- tajlar olmalıdır. Programı derleyen Rıdvan Çongurun zaman zaman bu- nu düşündüğü, dinlediğimiz röpor- tajlardan anlaşılmaktadır. . Bununla beraber "Yaşadığımız Günler" deki röportajların bazılarının önceden ha- zırlıklı yapılması, diğerlerinin de çok samimi olmaları gerekmektedir. "Ya- şadığımız Günler" gibi, geniş bir rad- yoculuk ve gazetecilik görgüsü iste- yen bu programı hiçbir tecrübesi ol- madan hazırlamaya başlayan Rıdvan Çongurda haber değerlendirmenin, sı- ralamanın ve röportaj yapmanın ek- siklikleri her zaman o sezilmektedir. Bununla beraber, bir, ekip çalışmasıy- la hazırlanması gereken bu programı tek başına, bir sürü imkânsızlıklar içinde ortaya çıkarma çabasının Rıd- van Çonguru -hatalarına rağmen- e- zememekte olduğu da bir hakikattir. "Yaşadığımız Günler" i, teslim aldığı Rıdvan Çongur Başarı yolunda bir programcı gündeki la aşağı düşürmeyen ve zaman n da kendi gayretiyle bu seviyeyi istenen dereceye yüksel- ten genç programcının belli bir süre sonra tecrübesinin artacağı da mu- hakkaktır. Ondan sonra da sıra Rıv- van Çongurdan yalnız kendi düşünle- riyle meydana gelen orijinal prog- ramlar beklemeye gelmektedir. Ken- disinden ve bütün radyo pragramcı- lanmızdan beklenen çok önemli bir nokta daha vardır. O da, isimleri radyolardan yükselen veya sık o sık basında yer alan bu gençlerin yaptık- larım beğenmemeleri ve daha iyisini ve yenisini yapmak için çalışmak is- temeleridir. Çünkü bugünlerde İstan- bul ve Ankara Radyolarındaki prog- ramların çoğunluğu yabancı radyo is- tasyonlarının programlarının kötü birer taklitlerinden ileri gidememek- tedir. P GIR san ilm bilye GL iii e : GIK kullanmız *.