20 Mart 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

SANAT Şirin, Ömer Hayyam, Nasreddin Ho- ca, Deli İbrahim -İbrahimin Gözdele- ri, Kösem Sultan, Harem Ağası- Yö- rük Kadınları, Deveci, Atatürk Koca- tepede, Kanuni Sultan Süleyman Şeh- zade Mustafa ile, Yavuz Sultan Selim Çaldıran Seferinde, Fatih Sultan Mehmet İstanbul Kapılarında, Kanu- -i Sultan Süleymanın Sarayından Bir Köşe -Hürrem Sultan, Rüstem Paşa-, Barbaros ve Caroline, Memlükler -Memlük askeri, Memlük sarayı-, Başkadınefendi o Şehzadesiyle adlarını taşıyan kompozisyonlarda kıyafetle- rin gerçeğe uygunluğuna da bilhassa özenilmişti. Türk tarihiyle halk efsa- nelerinin geniş atmosferini başarıyla duyurabilen bu serginin dış ülkelerde de gösterilmesinden fayda umulabilir. Yeni bir dernek mi? Son günlerde Ankaradaki sanatçılar arasında bir dernek kurulması me- selesi sık sık görüşülen konulardan biri oldu. Geçen hafta sonunda özel bir toplantıda da bu konu yeniden ele alınıpenine boyuna görüşüldü. Anla- şıldığına göre önümüzdeki günler içinde "Ankara Edebiyatçılar Derne- 8i" adıyla bir dernek kurulması için ilgililer müracaatlarını yapacaklar- Kurucular arasında Ankara Üni- versitesi Rektörü Ord. Prof. Suat Ke- mal Yetkin, sairlerden Salah Birsel, Sabahaddin Teoman, Hasan Şimşek, eleştirmeci Hikmet Dizdaroğlu ve Muhtar Körükçünün bulunacağı sa- nılmaktadır. Bu adlara, teşebbüsle il- gili' çalışmalar ilerleyince başkaları- nın da katılması mümkün görülmek tsdir. Deneme özel sayısı Türk Dili dergisinin geçen ay ya- yınladığı "Şiir Özel Sayısı" büyük bir ilgiyle karşılandı ve kısa zaman- da tükendi. Derginin yazı kurulu, bu ilk tecrübenin müsbet sonuçlarından da cesaret alarak önceden kararlaş- tırdığı ikinci bir özel sayının hazırlık- larına şimdiden başlamış bulunmak- tadır. Bu özel sayı "Deneme özel Sa- yısı" olacaktır. Temmuz başında ya- yınlanması kararlaştırılan bu sayıda başta Montalgne olmak üzere ünlü bütün yabancı denemecilerin Türkçe- ye çevrilmemiş en güzel yazıları, Türk deneme yazarlarının denemele- ri bulunacak, "deneme" çeşidinin ne olduğu ve tarihi gelişimi (o gösterile- cek, yerli ve yabancı denemecilerimi- zin hayat ve sanatları hakkında bil- gi bulunacaktır. Türk edebiyatında yeni bir Bişi sayılabilecek olan "deneme" nin seç- kin örneklerle bir özel sayı hâlinde sunulmasının çok yerinde bir teşeb- büs olduğu aşikârdır. Ben ettim sen etme... Bu gidişle Ümit Yaşar Oğuzcan baş- ladığı yarısı kazanacağa benzer. Bugünlerde onbeşinci sur kitabı olan "Üstüme Varma İstanbul" da yayın- landı. Oğuzcan, ta basından beri Fa- zıl Hüsnü Dağlarca ile yarışır. Dağ- larcanın da şiir kitaplarının sayısı son günlerde çıkan "Cezayir" adlı kitabıyla ya 19, ya da 20 yi buldu. Başlarda Dağlarca çok ilerdeydi. O- guzcan dişini tırnağına takıp, yeme- di, içmedi, birer ikişer ay ara ile ye- ni yeni kitaplar yayınladı ve Dağlar- caya oldukça yaklaştı. Şimdi nerden bakılsa aralarında dört beş kitap- lık bir mesafe kaldı. Bu mesafeyi ka- patmak da Oğuzcan için işten bile değildir. Hazret bir ufak gayretle -eğer isterse- önümüzdeki yaza var- madan Dağlarcaya yetişir de geçer bile. Ama Dağlarcanm da daha ya- yınlanmış ve hazırlanmış, en azından üç beş kitabı pusuda obekliyordun Öğuzcana sorarsanız Dağlarca "Eh ir. Kendisi varken.. da soramazsınız. Dağlarca varken... Oğuzcanın yeni kitabının kapak kompozisyonunu Sait Maden yapmış. Salt Maden iyi kapak kompozisyon - lan yapan bir ressamımız. "Üstüme Varma İstanbul"'un da kapağı iç açı- cı. Bir grup sanatçı, kitap hakkında konuşuyor, hemen hepsi de kapağın güzelliğinden, baskının temizliğinden, ebadının göz dolduruculuğundan bah- sediyor, bir Tun kulu da Oğuzcanın şiirlerinden söz açmıyordu. a dostlarından, biri daya- namadı "— Anladık arkadaşlar" dedi. "ka- pak şöyle, kâğıt böyle, baskı iyi, eb'- ad yerinde... Peki, kitaptaki şiirler?.. Şiirler nasıl? Şairinden hiç söz açtı- -ımız yok!" Eleştirmeci Fethi Naci elindeki ki- tabı oyanına koydu, karşısındaki Oğuzcan dostuna baktı, ciddileşti: "— Reis" dedi, "ne demek istiyor- sun sen? övülecek neyi varsa övdük. Okumaya gelince... Bunca yıllık eleş- tirmeciyiz biz. ne okuyacağımızı bi- liriz!" ... ve nihayet Azrail sinema dünyasından kolay kol ayrılacağa benzemiyor. Bu vatanlarda tebelleş olduğu Lir Taylo- run elinden Oo kurtulduğum» görünce, öcünü bir başka yıldızdan aldı. İn- giliz film yıldızı Belinda Lee geçen haftanın başında bir otomobil okaza- sında öldü. AKİS, 20 MART 1961