İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Vergiler Ferahlatıcı haberler İstanbulda, Galatadaki Maliye ba- kanlığına aid ikiz kardeş ve birbiri- ne karşı devkâri binaların Tophane- ye daha yakın olanının üçüncü ka- tında, aralarında fikir uçurumları, fakat temel hedefler bakımından te- sanüt bulunan kerli ferli onbeş adam, tozkoparan bir faaliyet içindedir. Bun lar, Vergi Reform Komisyonunun ü- yeleridir. Komisyon ana vergilerde ya- pılan şümullü değişikliklerin yürür- lüğe girmesinden sonra kendini gös- teren şiddetli reaksiyon ve mukave- met üzerine şubatın ilk haftasında Maliye bakanlığı tarafından kurul- muştur. Görevi, şümullü değişiklikle- ri yeniden gözden geçirmek ve sâde- ce o kadarla kalmayıp vergi siste- mimizi ileri, rasyonel ve memleket gerçeklerine uygun bir tarzda ıslah etmektir. Üyelerinin dokuzu Maliye bakanlığı mütehassıs elemanları, iki- si Ankara ve İstanbul Üniversiteleri, dördü de hususi sektör -ticaret, sa- nayi, Ziraat, esnaf ve sanatkârlar- temsilcileridir. Ancak hususi sektör temsilcileri, sık sık yaptıkları gibi be- raberlerinde istedikleri kadar müşa- vir getirebilmektedirler. Komisyonun elindeki konu, bü- tün vergi sistemimizi ihata etmesi do- layısıyla son derece geniştir. Ne var ki, müstacel bir mahiyet arzeden bâ- zı hususlar öncelikle müzâkere edil- mekte, kısmen kat'i, kısmen muvak- kat hal çâreleri bir ön rapor halin- de Maliye bakanlığına sunulmakta- dır. Meselâ ilk ele alınan, fevkalâde bir indirim tavsiye edilmiştir. Maliye Bakam Kemal Kurdaş ta, fikre katıl- mıştır. Arkasından iktisadi hayatı, bilhassa sanayii tazyik eden sui ge- neris alât-ı sabite vergisine bir neşter atılmıştır. İstihsal vasıtalarından alı- nan alât-ı sabite (o vergisi, maliyeti arttırıcı bir unsurdur ve üstelik tat- bikatı son derece müşküldür. Komis- yon, alât-ı sabite vergisinin (içinde bulunduğumuz sene zamsız tahsilini, önümüzdeki yıldan itibaren de kö- künden kazınıp büsbütün atılmasını istemiştir. Geniş kütüphane salonun- daki tozkoparan faaliyete yakından alâka gösteren ve fırsat buldukça ka- tılan Kurdaş, Komisyonun bu kara mu da prensip olarak kabul etmiş- tir. Bir başka teklifte de «esasen ilk önce Kurdaş tarafından ortaya atıl- mıştı-, bilhassa güney illerimizde tur- fanda sebzecilikte kullanılan ve bina 18 telâkki edilen serlerin -camekân- is- tisnalara dahil edilerek vergiden mu- af tutulması talep olunmaktadır. So- nuncudan bir evvelki gerekçeli Ve et- raflı rapor da vergi mükelleflerini ür- küten mahut servet beyannamesinin verilmesine aid usüllerin daha - muşak ve basit bir hale ircaı ile alâ- kalıdır. Komisyon evvelâ, servet sa- hiplerine teminat vermek ve onlarda emniyet yaratmak için, sunulacak servet beyannamelerinin eski seneler muamelâtı ve vergileriyle hiçbir su- rette irtibatlandırılmıyacağının bir kanun maddesi ile ifadesini temine gayret göstermiştir. Yâni, beyan edi- lecek servetin menşei sorulmıyacak, "Arkadaş nereden buldun?" denmiye- cek ve mazi ile irtibatı kesilip atıla- Servet beyannamesi evvelemirde, maziye teşmil edilebileceği endişe si dolayısıyla korku yaratmıştır. Üs- telik alışılmamış bir müessesedir ve dolayısıyla varlık vergisine benzer bir talebe mesned teşkil edebileceği düşü- nülmüştür ki, resmi ağızların da defa- atle beyan ettikleri gibi bu asla varit değildir. Esasen servet beyannamesi- ruhu, ne mahiyeti, ne de tekniği itibariyle varlık (o vergisine (o mesned teşkil edecek bir vasıta olamaz. Mak- sat, otokontroldan ibarettir. Verile- cek beyannamelerle 1961 den sonra- ki devrede servet mukayesesi yapıla- bilecektir. O da, ancak 1963 ten iti- baren servet artışı ile gelir arasında bir münâsebet kurmak gerekirse... A- ma vergi mükellefi dâimi bir tazyik Bir apartman Astarı yüzünden pahalı altında kalacaklar, gelirlerim aer- vetleriyle irtibatlı olarak bildirecek- lerdir. Ulaşılmak istenen hedef böyle bir psikolojik iklim içinde vergi şuu- runu memlekete sokmaktan ibarettir. Sonuncu ön rapor, muazzam şikâ- yeti mucip olan bina vergisinin gelir vergisine mahsubunun kaldırılmış ob ması konusundadır. İlmin ve sağdu- yunun işaret ettiği istikamette yürü- yen Komisyon, mahsubun kaldırılmış olmasının yarattığı mahzurları hafif- letici birtakım tedbirler ileri sür- müştür. Komisyonun teklifleri kanunlaş- mak Üzere Maliye bakanlığı tarafın- dan yakında peyderpey Kurucu Mec- lise getirilecektir. Böylece hatalı ol- duğu anlaşılan bir zihniyet mahsulü ifratlar ve tefritler yontulacak ve buhran geçirmekte olalı iktisadi ha- yatımıza biraz ferahlık ve hareket gelebilecektir. Komisyonun ulaşmak istediği, tek- nisyen Başkam Ali Alaybeyin geçen haftanın sonunda anlattıklarına gö- re, verginin modern anlamı ve fonk- siyonları gözönünde tutularak şöyle hulâsa edilebilir: Memleketimizin re- aliteleri gözönünde tutularak, ilmin ışığı altında ve yabancı memleketler- deki mütekâmil örnekler de nazarı itibara alınarak rasyonel bir vergi sistemine ulaşmak.. Ayrıca optimal hâsılayı sağlamak ve vergi sistemi- mizi sosyal ve ekonomik fonksiyonla- rım gereği gibi yerine getirebilecek bir tarzda yemden organize etmek... Gene Maliye bakanlığı müşavir hesap uzmanı Alaybeyin üzerinde bil- hassa durarak belirttiiğine göre Tür- kiye milli gelire kıyas edilmek sure- tiyle en düşük vergi tahsilatı nisbeti arzeden memleketlerden biridir. Ba- tıda nisbet, parafiskaliteyle beraber & 30-45 e kadar çıkar. Bizde ise 16,5 ilâ 17,5 arasında donmuş kalmış- tır. Meselâ Yunanistanda bu & 25 tir Komisyon, umumi heyet halinde çarşamba, cuma ve pazar günleri ça- tışmaktadır. Sair günlerde Alaybey sâdece Maliye bakanlığı mütehassıs elemanlarına riyaset etmektedir. E- saasen, daha umum! heyet toplantıları başlamadan Maliye bakanlığı men- supları kendi aralarında çalışmalar yaparak vergi mevzuatımızdaki son adıma didik didik etmişlerdir. Alaybeye göre. Vergi Reform Komiyonu halihazır temposuyla, iyiniyetli ve bilgili bir seviye atmos- feri içinde yürüttüğü çalışmalarını üçbuçuk dört ay zarfında tamamlı- yabilecektir. AKİS, 20 MART 1961