YURTTA OLUP BİTENLER hire son derece ehemmiyet — vere üyelerin kabul etmesi beklenemezdı Bu sebeple Paktın yaşa[ılması yolu- na gidildi. Yalnız yeni Paktın esa- siyle hiç bir alâkası olmıyacaktır. Zira Irakın Pakttan ayrılması -res- men ayrılması bir gün meselesidir- Bağdat Paktının mahiyetini tama- mile değiştirecektir. Zira Paktın ba- bası İngilterenin bu —anlaşmadan maksadı, Bağdat vasıtasıyla Arap Dunyasındakı imtiyaz durumunu modern bir kisve altında devam et- tirmekten ibaretti. Halen Paktta hiç bir Arap Devleti kalmadığına gore bu gaye kendiliğinden — düşmüştür. Bu durumda Paktın, fikir babası Dulles'ın anladığı manada Rusyaya karşı bir "Kuzey kordonu" — haline getirilmesi mümkündür. Yalnız unu- tulmaması gereken en mühim me le, komünizmin bu memleketlere hıç bır zaman kapıdan girmeye kalkış- mayacağı, ateşin içerden yanmasını beklemeyi tercih edecegıdır Ateşi içerden söndürmenin yegâne çaresı de halka dayanan demokratik ve â- dil hükümetlerin bu memleketlerde işbaşına gelmesinin teminidir. Aksi halde bugün Arap Dünyasını kasıp kavuran yangının dost Pakistan ve İranı da sarmasına şaşmamalıdır. Dış Yardım Dağ fare doğurdu... u haftanın ikinci günü, meşhur Amerikan haberler ajansı A. P. nin Bonn'daki muhabiri George Bo- ultwood'un verdiği haberi — okuyan- "Dağ ğ " demekten Zira aylardır dedikodusu edilen, — astronomik rak- kamlara ulaştıgı soylenen gibi beklenilen Almanyadan alacağı- mız dış yardım 50 mılyon doları aş- mamaktadır. Haber, yukarılarda esen havaya karşı pek hassas, kulağı delik Za- ferin de herhalde pek gitmemiş olacak ki, nüshasında Alman yardımı tek bir satır yoktu. Ertesi gün ise aynı Zafer, Paris mahreci ile iki bakanın —Zorlu ve Polatkan- müşte- ölçüde krediler alınacağım bu kredile- rin şarta muallâk olmadığını ilân edi- Halbuki Temmuz sıcağın- daki D. P. Grubu toplantısından gazetelerde — ne hoş aber- ler çıkıyor, kulaktan kulağa ne rivayetler dolaşıyordu: Ameri- kanın Almanyadan — alacaklı bulun- duğu 200 milyon dolarlık bir meblâ- ğın, bu memleket tarafından doğru- dan doğruya Türkiyeye açılacak bir kredi seklinde tediyesi üzerinde mu- tabakata varıldığı söyleniyordu. Ay- rıca Almanya, Avrupa İktisadi İş- birliği Teşkilâtı çevresinde 200 mil- yon dolar vermeğe razı olmuştu. A- merikadan 400 milyon dolarlık bir kredi gelmek üzereydi, v.s Şimdiye kadar âcil ihtiyaçlar dı- şında dolar kesesini ardına kadar aç- 14 maya yanaşmayan Şam Amcanın bu ani cömertliğini izah için, bazı ga- zeteler bir yol da bulmuşlardı: İste, diyorlardı,. Sam Amcanın son Orta Doğu hâdiselerinden sonra gözü a- çıldı... Bölgedeki yegâne hakiki dos- tunun Türkiye oldugunu nihayet an- ladı... Bunun için büyük iktisadi sı- kıntılar içinde bulunan sadık dostun imdadına koşmaktadır. B. M. M. toplantısının arifesinde böyle iç açıcı haberlere hakikaten ihtiyaç vardı! Maamafih bu haberleri okuyan bazı kimseler, Sım Amcanın Orta Doğudaki en sadık dostunun Türki- ye olduğunu anlaması için, niye bu kadar ge kaldığını — düşünmekten kendilerini alamadılar. Çok iyi bili- yorlardı ki Amerika - Cumhuriyet Hasan Polatkan Bir imza için 2000 kilometre Hükümetinin Demir Perde gerisiyle bazı ok “"masumane" flörtlerine rağmen - siyasi bakımdan Türkiye ye son derece güvenmektedir. Kısa ve orta menzilli füze üslerinin Ka- radeniz sahillerinde yer alması nun en büyük delilidir. Buna rağmen Amerika sırf siyasi maksatlarla, yük ölçüde munzam iktisadi yardım yapmağa yanaşmamaktadır. Gerçi Sam Amca, sadık dostun et, buğday, petrol v.s. gibi âcil ıhtıyaçlarını gi- dermek için elinden geleni esirgemc- mektedir. Ama daha fazlasını yap- maktan da daimi surette kaçın- maktadır. Bunun sebebi, sırf siyasi bir yardımın Kolomb Efendı siyaseti değiştirilmedikçe, memleketimizin iktisadi güçlüklerinin — hallinde pek bir işe yaramayacağına olan inanç- dır. Böyle bir yardım olsa bir iki ay için geçici bir rahatlık temin edecek, çok geçmeden yeni kredi talepleri başlıyacaktır. Parasını sokağa atma- yı hiç sevmiyen Sam Amca, işte bu sebeple, yardım isteklerine yıllardan beri kulaklarını tıkamıştır. Türkiye- den halen gelen seslere kulaklarını açması için yeni bir sebep görülme- mektedir. m Amcanın büyük ve sadık dostu Türkiyenin iktisadi güç- lüklerine hissiz kaldığı sanılmama- lıdır. İktisaden kuvvetli bir Türki- yenin mevcudiyetini, kendi menfaat- lerine de uygun bulduğu için, bütün kalbiyle istemektedir. Kolomb E- fendi siyasetinden vazgeçilirse yın senatör ve temsilcilerin dış yar- dim, kredilerini insafsızca budamala- rına rağmen. Türkiyeye yardıma ça- lışacaktır. Tediye muvazenesinin a- şırı fazlaları yüzünden, istese de is- temese de ikinci bir Sım Amca ha- line gelen Almanya da, tıpkı Ame- rika gibi duşunmektedır İşte bu sebeple iki zengin dost, iktisadi si- yasetleri hariç, pek sevdikleri tönerlerini bir deneme imtihanın- dan geçirmeye karar vermişlerdir. Kımseyı kırmamak ve bu iktisadi i- şin bir izzetinefis meselesi yapılma- sını önlemek için diplomatça düşü- nerek, bu deneme imtihanının Tür- kiyenin de üyesi bulunduğu Avrupa İktisadi İşbirliği Teşkilâtı — tarafın- an yapılmasını uygun — görmüşler- dir. Bunun üzerine Avrupa İktisadi Işbırlıgı mütehassısları ve Türk Hükümeti arasında aylarca süren müzakereler başlamıştır. Müzakere- ler müsbet neticeye varmış ve anlaş- mayı imzalamak için Polatkan Pa- rise hareket etmiştir. İşleri hızlan— dırmak, kılı kırk yaran Avrup tisadi İşbirliği mutehassıslarının son tereddütlerini yenmek ve yardım miktarını arttırmak gayesiyle Baş- bakan Menderes, Polatkan ve Zorlu ile birlikte Almanyaya gitmiştir. Si- yasetten çok, iktisattan anlıyan Al- man İktisat Nazırı Erhard'ın da ka- tıldığı Bonn konuşmalarında, 50 mil- yon dolar rakamı üzerinde anlaşma- ya varılmıştır. Anlaşmanın müteba- ki kısmı, bu çarşamba Pariste Av- rupa İktisadi İşbirliği — Teşkilâtının toplantısında tamamlanacaktır. Ame- rika ve İngiltere de Avrupa İktisadi İşbirliği Teşkilâtına hisselerini öde- yeceklerdır En iyimser bir ihtimale göre Amerika 100 milyon, Ingıltere ve diğer Avrupa memleketleri de 50 milyon dolarla bu yardıma katıla- caklardır. Demek ki yardım, — 200 milyon doları — aşmıyacaktır. Bazı haberlere göre 100 milyon civarın- adır. Bu deneme imtihanı muvaf- fakıyetle atlatılırsa, Türkiyenin ye- uzun vadeli kredıler temim im- kânı kolaylaşacaktır. Yardımın fiyatı üttefiklerin vereceği 200 milyon dolarlık kredinin temim, Türki- enin Avrupa İktisadi Işbırhgı mü- tehassıslarının ileri sürdüğü şartla- AKİS, 2 AĞUSTOS 1958