11 Ocak 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

YARIN ocuk terbiyesi, — üzerinde dur- mecbur olduğumuz mü- him davalarımızdan bir tanesidir. O kadar mühimdir ki, hiç mü- balagaya kapılmadan, bu mesele- nin memleketimizin istikbali ile ilgili olduğunu bile şunebıhrız Cemiyetimizin siyasi ve — İçtim birçok yenılıkler yapmaya çalışır— en, ileri ve — geri hamleler rasında bocaladığı bir hakıkattır Bu —bocalama her ne ph sına olursa olsun "daha iyiye", doğru gitmek ve vaffak — olmak i- çin çırpınmala ve mücadele- ci bir. ruh taşıyanları bile za- man zaman — ümitsizliğe ve bed- binliğe sürüklemektedir. Hakika- ten insanın içi memleket — sevgi- siyle, cemiyet kaygusu ile dolup taşarken görülen yanlışlıkları dü- zeltmek için birşey yapamamak hatta düşündüğünü söyliyememck pek güçtür. Ama bence bugün siya si hayattan uzak yaşıyan, sosyal dâvalarımız için çalışamıyanların dahi yapacakları çok mühim bir vazife vardır; bu özlediğimiz demokratik sistemin Tuhunu an- liyabilecek ve mütekâmil bir ce- miyet — vatandaşının — vazifelerini müdrik evlâtlar yetiştirmek ve bir an bile bu gayeyi unutmayarak, yarına inanmaktır. Ama birçok anne ve babaların benim gıbı dü- şünmediklerini biliyorum. "Bu ce- miyette gemisini kurtaran kap- tandır, idealist adam bedbaht al- maya ve daha fenası, sevdiklerini bedbaht etmeye mahkümdur" di- yorlar. Ben buna inanmıyorum. Tedavi T eşhis yapıldıktan sonra tedavi ek. Beri y kısadır. "Depresyonların akli ve ruhi hasta- lıklarla bir ilgisi yoktur ve şifa mut- laktır. Umumiyetle en - faydalı tedavi usulü dinlenme ve günluk is- lerin bir müddet için durdurulması sonra da azaltılmasıdır. Ev kadınının bu hastalıktan kurtulması için baş vuracağı en mükemmel çare, birkaç gün, bazan birkaç hafta evden uzak- laşmak, yorucu hadiseleri unutmak- tır. Bazan vaka daha ciddi olabilir, doktor hastayı günlerce hattâ aylar- ca en çok sevdiklerinden uzaklaştırır, mutlak bir istirahata sevkeder. Bunu tereddütsüz kabul etmek lâzımdır. ı had vakalarda uyku veya şok tedavisi de yapılabilir; fakat dep- rasyonların yüzde sekseni birkaç tes- kin'-edici ilâçla, istirahatla çok kısa zamanda tedavi edilebilir. Tedbir Tedavıden de mühim olan tedbir- dir. Hiçbir kimse ve hiçbir ev ka- dını fiziki ve zihni Vamlı surette Zzorlamamalı sakin ve ölçülü yaşamaya gayret etmelidir. Eğlencenin fazlası da tıpkı çalışma AKİS, 11 OCAK 1958 imkânlarını de- Jale CANDAN Her ne olursa olsun, insan meşru yollardan inandığı dâva için mü- cadele edebilir ve bu mücadele te- miz ve samimi bir mücadele olduk- ça nihayet muzaffer çıkar. Belki tabasbus ve nemelâzımcılık bazı maddi kazançlar getirir ama bu, hiçbir devirde — makbul sayılma— mıştır ve iyi yetişmiş bir insan, kendi inançlarına daima mesuttur. Üstelik idealist insanın aç kalacağını düşünmek te hatadır. Temiz insanın Allah ta kul da, daima yardımcısı, olmuş- tur. Zaten bir cemiyette, hasis menfaatlerını herşeye —üstün tu- tan insanların miktarı azaldıkça o cemiyette ferdin şahsi menfaati ile umumun menfaati birbirine muvazi olarak yürümeye başlar, ne vazifelerini yapanlar kahraman addedilir ne de vazifelerini ' çalışırken cemiyeti yükseltir, cemiyeti düşü- nürken herşeyden evvel kendisini korumuş olur. Kahraman fedailer ve yalnızca hava ile yaşadığını ta- hayyül ettiğimiz idealistler ile yalnızca maddi menfaatlerini he- saplıyabılen dar görüşlü kimseler arasında yiyen içen etten kemik- ten mamul normal olçulu 1nsan1ar türer. Bunlar hem insanlık ve miyet için hem kendileri ıçın yaşarlar. Mütekamil cemıyetlerde ekseriyeti kuran bunlardır. Ço- cuklarımızı bu ölçülere gore ye- tiştirirsek dilediğimiz şeylere ka- vuşacağımız muhakkaktır; ki biz yarına inanalım yeter sadık kaldıkça 5 gibi vücudu yorabilir. Fazla düşün- mek aynı kötü tesiri yaratır. '"Hiç- bır ampul voltajından fazla ışık vere- ", Bunu akıldan çıkarmamak ve deprasyonun ilk alarm işaretlerinde derhal istirahat ve teskin edici ilâç- la hastalığı önlemeye — çalışmak lâ- zımdır. ' Aslında devrimizin bu moda has- talığı hiç de vahim bir hastalık değil- dir. ama hayatı ve bilhassa aile yu- valarım zehirlemektedir bu b kımdan olsun, kısa zamanda tedavi edilmelidir.. oda Kürke dair <l$ ürk bir nevi — mücevherdir. aşı den kızına kalır." derler- se de son zamanlarda sık sık deği- şen kürk manto modaları kürkü eko- nomik olmaktan çıkarmıştır. Eski- den iyi cins bir kürk manto alan ka- dın, seneler senesi onu esas manto olarak kullanabilirdi, bugün seneden seneye muazzam fason paraları öÖdi- yerek bıçım değiştirtmesi icab et- dir. Çünkü şık bir kadın de- ode biçimli bir kurk mantoyu ku- maş mantoya tercih — etmektedir. Kü k manto yaptıracak kadın "fa- son" üzerinde gayet titiz davranma- h, iyi bir kürkçüye gitmeli ve mo- dası çabuk geçmiyecek biçimleri ter- cih etmelidir. Her cins kürk modadır B ugün kürk bir lüks olmaktan çık- mıştır. Vakıa vizon gibi, — veya pöti grı gibi kıymetli kürkler el- b ç ) ir ama bun- şekilde — ça- kuzular, tüylü ucuz kürk- er, İynx veya skunks'lar da gayet modadır. Uzun zamandır gözden koy- bolmuş olan taylar yine meydana İki orijinal kürk Modası geçmese de cakası geçiyor 21