ganu söylediler. Fakat Milâsta budamanm şeklint, usulünü bilen yok. Bir budama uslası ve zeytin İmarı ve zeytinlik hakkında bilgi sahibi bir adamın Milâsa gönderilmesi lâ- mundır. Rearlı bir şekilde yapılacak bir İmar sayesinde mült- tehassığlarm dediği gibi bugün alınan 2,5 ilâ 3 milyon ki- lo yeytinyağı dört beş sene İçinde on beş milyona çıkabi- Jecektir, Portakala gelince: Mütehassıslar diyor ki: Portakallarınız zeytinlere nisbeten imur ediliyor. Ve oradu bir çalışma gö- rülüyor. Fakat yazık ki hiç bir Lennç istinat etimiyen bu ça- hşma yüzünden bugünktü hastalık meydana gelmiş, yanlış sulama ve ağaçların hiç hüva alamıyacak bir surette sık olarak yetiştirilmesi kük çürüklüğünü ve hastalığı meyda- nn getirmiş. Bu hal devamı ederse iki sene sonra tek bir portakal ağacçı kalmıyacaktır. Halk ya haşka yere hieret etmek yahut buşka bir giraat yapmak mechuriyetindedir.» Mütehassıslar portakallar için âcil çareler ve tedbirleri not attirmişlerdir. Ayrıca tuhlil etmek için toprak almışlardır. Not ettirilen bu tedbirlere riayet etmek şartile portakalla- yı kurtarmak için zamatnın meycut olduğunu bildirmişler ve hemen işe başlımağı tavsiye eylemişlerdir. Anlasılan Milâsın zeytinlikleri ve partakallıkları büyük bir teh- like içinde bulunuyor. Bu vaziyet karşısında Ziraat Vekâleti ta- rafından gönderilen mütehassis, köylüye hakikati açık ve acı söy- ledikten sonra, bir takım güzel nasihatlar veriyor ve iyi tavsiye- lerde bulunuyor. Fakat ya, bu nasihatlar dinlenmezse, ya bu tav- siyeler yerine getirilmezse, o vakit nc olacak? O vakit mütehas- sısın dediği gibi, bir kaç sene içinde Milâsın zeytinlikleri ve por- takallıkları artık büsbütün kısırlaşacaklar ve halk «ya başka ye- re hicret etmek, yahızt başka bir ziraat yapmak mecburiyetinder kalacaktr. İşte, Türkiye ziraatinin hemen her şubesi, Milâsın zey- tnlikleri ve portakallıkları gibi, aşağı yukarı ayni bakımsızlık, ayni bilgisizlik ve ayni teşkilâtsızlık içinde bulunmakta ve derde deva olarak da ferdin kendisine verilen nasihatları dinlemek, ya- pılan tavsiyeleri tatbik etmek, gösterilem örneklerden ders almak kabiliyetine bel bağlanmaktadır. Yani Türk ziraatinin talihi, fer- din kendi işini ve kendi menfaatini idrak seviyesine terkolun- müuşlür. Zirant siyasetinin devletçi telâkkisine göre, ziraat işi, her şey- 13