7 Ağustos 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 30

Bizerte işinde öyle olmadı. Bir- lik Tunusa her türlü yardımda bu- lunmaya ittifakla karar verdi. Ger- çi bu sefer de toplantıda üyelerden biri yoktu. Küveytin birliğe kabul e- dilmesini bir türlü hazmedemiyen |1- rak küsmüş, gelmemişti. Fakat o da ayrı yoldan Tunusa yardıma karar yerdi. Siyasi, mali ve askeri mahiyet ta- şıyacak olan bu yardım. Habip Bur- gibanzı Bizerte meselesini birdenbi- re ortaya atması ve ilk ateşi açması üzerine harekete geçen VB hemen bütün Bizerte şehrini işgal edip, Gü- venlik Konseyinin kararına rağmen 19 Temmuzdan evvelki mevzilerine çekilmemekte ısrar eden Fransızları denize dökmeye kâfi ogelmiyecekse de, Arap Birliği içinde, muvakkat de olsa yeni bir havanın esmesini, dar- gınlıkların unutulmasını sağlıyacak- tır. Bu da birliğin ve ayrı ayrı Bir- lik üyelerinin, yine muvakkat de ol- sa, yeni istikametlere odönmelerine yol açabilir. Bizerte ve ötesi Burgibanın, seçtiği zaman itibarile karanlık sebep ve niyetlere da- yandığı şüphesini uyandıran Bizerte savaşı, her şeyden evvel Tunus - Bir- leşik Arap Cumhuriyeti dargınlığına son vermiş ve iki taraf tekrar diplo- matik münasebet tesisini kararlaş- tırmıştır. Aynı münasebetle Tunus üç yıldan beri devamlı olarak boykot ettiği 'Arap Birliğine odönmektedir. Öte yandan, Muvakkat Cezayir hü- kümeti de Habip Burgibaya karşı kırgınlığına rağmen, Tunusu destek- lemiştir. Zira Bizerte savaşı, Fran- sız - Cezayir müzakerelerinde Fran- sızların üsler bahsindeki durumları- nı sarsmak itibarile Cezayirlilerin yararına olmuştur. Nihayet, Fasın Moritanyayı ken- di toprakları oaddetmesine mukabil Burgibanın bu Cumhuriyeti tanıma- sından ötürü bozulan Fas - Tunus münasebetleri de yine Bizerte felâke- tiyle düzelir olmuştur. Hattâ Fas Kiralı II. Hasanın Burgibaya dosta- ne tavsiyelerde bulunduğu ve bir ba- kıma Tunuslu lideri itidale dâvet et- tiği de bildirilmektedir. Yeni istikametler Araplar arasında ve Kuzey Afrika- da bu suretle bir dayanışma be* lirirken, öte yandan. Güvenlik Kon- seyinin "ateş kes" emri vermekten 30 başka bir şey yapamaması karsısın- da Burgibanın hadiseyi yalnız Arap dünyasında değil, daha geniş bir se- min üzerinde uluslararası bir dâva haline getirmek temayülünde olduğu görülmektedir. Bu arada Tunus Dış- işleri Bakanının Moskovaya gitmesi. Savunma Bakanının ise Washing- ton'u Ziyaret etmesi dikkati çek- mektedir. Bu iki ziyaret "Hangisi tutarsa, o olur" mülâhazasına daya- nır gibi görünüyor. Buna intizaren de Birleşmiş - Milletlerde Tunusun dâvasını benimseyen Afrika - Asya grubu Bizerte meselesini Genel Ku- rula götürmek teşebbüsünü şimdilik durdurmuş gibidir. Gerçi bu durak- lama kısmen usül meselelerinden ite- ri gelmekte ise de, kısmen de herhal- de daha çok Burgibanın Moskova ve Washington'da elde edeceği netice- leri görmek arzusundan doğmakta- dır. Bu arada Tunus, Birleşmiş - Mil- letler Genel Sekreteri Dag Ham- marskjoeld'u dâvet ederek davasını anlatmıştır. Buna mukabil Genel Sekreter Fransızlarla da görüşmek isteyince, Paris bu arzuyu oldukça haşin bir eda ile reddetmiştir. Fransa şimdilik her plânda ka- yıptadır ve bu da kısmen kendi yan- lış manevrasının neticesi olmuştur. Zira Muvakkat Cezayir hükümeti ile ilk Evian müzâkereleri 13 Hazi- randa kesildikten sonra, Fransanın Büyük Çöl hakkında hemhudut memleketlerle el altından sağladığı temaslarda Çöl komşularım birbirle- rine düşürmek ve bundan faydalan- mak teşebbüsü sezilmiştir. Bu teşeb- büs aynı sahada Cezayirlilerin faali- yetile (karşılaşmış ve Tunus bütün bu dolapların kendi lehine dönmediği kanaatine varmıştır. Bugün Fransız - Cezayir müzake- relerinin Lugrinde başlayan ikinci safhası da, ancak sekiz gün devam ettikten sonra, yine ve bu sefer Ce- zayirlilerin tek taraflı kararile ke- silmiş durumdadır. Bir yandan A- rapların müdahalesi, diğer yandan Tunusun büyük başkentlerde girişti- gi teşebbüslerle (o Cezayir ve Büyük Çöl dâvası ile umumi olarak Kuzey Afrika işleri Fransızların hiç sevme- dikleri bir plâna, uluslararası sahaya kaymaktadır, DERİVİT Tabii A ve D Vitaminli YARA VE YANIK MERHEMİ DERİVİT pomat, iltihabı önleyici ve gideren yeni merhemdir. deri yapmakta müessir olmak üzere tertiplenmiş, uzun zaman tesiri tecrübe edilerek hazırlanmış faideli bir DERİVİT nerelerde kullanılır? İltihaplı iltihapsız bütün yaralarda, tekmil yanık- larda, Ekzema, Sivilce, Ergenlik, Traş yaraları, pişik, 'donmalarda, güneş yanmalarında, meme ve karın çatlamalarında Dış kulak yaralarında. ameliyat sonran yaralarında el ve yüz çatlamalarında, Emzikli kadınların sünnet yaralarında emniyetle kullanılır. ECZANELERDEN ARATINIZ Akis - Reklâm — 99 AKİS, 7 AĞUSTOS 1961