anlatacak derecede konuşmasına rağ men, "lisan bilmiyorum" diyecek ka- dar da tevazu sahibidir. İkinci Korgeneral Ankarada, Örfi İdarede bahis konu- su tasarı o beklenirken, İstanbul Örfi İdare Kumandanlığı da gazete- cilerin hücumuna uğradı. Fakat İs- tanbulun hareketli İdare Ku- mandanı Korgeneral Cemal Turalı bulmağa imkân yoktu. Tural, artık günlük hayatına girmiş meselelerle o derece meşguldü ki, bir türlü fırsat bulup gazetecilerle temas temin ede- miyordu. Gazeteciler,. Örfi İdarenin dirayetli Kurmay Başkanı Albay E- min Aytekinliyi yakaladılar ve ma- lümat aldılar. İstanbul Örfi İdare Kumandanlığının da Ankara gibi he- nüz pek bir şeyden haberi yoktu. lar da beklemekteydiler,, Ne var ki eğer böyle Kir tasarı kanunlaşırsa, ortaya çıkacak olan mahzurları on- lar da ifade ediyorlardı. Bir defa sa- yıları üç olan mahkemeler, bu yükü çekecek vüsatte değildi. Bunun için bir takım hazırlıkların ikmali gere- kiyordu. Kumandan Cemal, Tural da ayni fikirdeydi. Fakat şurası muhak- kaktı ki, İstanbul Örfi İdare Kuman- danlığı harar bekliyordu. Basın men- supları bir defa daha Cemal Turalı yakalamak üzere Örfi İdare Kuman- danlığı önünde pusu kurdular ve ça- tık kaşlı, sert yüzlü, fakat altın gibi bir kalbi olan askeri beklemeğe ko- yuldular. Bir defa daha, o da mesai arkadaşı Ali Keskiner gibi günün a- damı oluvermişti. Sabahleyin çok er- ken saatte Örfi İdare karargâhları- nı dolaşıyor, Mahkemelere uğraya- rak teftişler yapıyordu. Bir askerin hayatı Geçen haftanın adamlarından olan çatık kaşlı, sert bakışlı Tural, 1905 yılının 28 Kasımında soğuk bir kış günü Erzincanın Kırağaç mahal- lesinde dünyaya geldi. Babası piyade Binbaşısı Ahmet Vefiktir. Annesi A- siye hanımdır. o Küçük Cemal ilk ve orta tahsili ikmal eder etmez, babası gibi asker olmağa karar verdi ve As- keri Liseye yazıldı. Sınıflarım başarı ile atlayan Cemal, 1925 yılında Har- biyeden mezun olduğunda bıyıkları henüz terlemeğe başlamış genç bir piyade teğmeniydi. İlk vazifesi, me- zun olduğu sene tâyin edildiği 4. A- gır Makineli Tüfek Bölüğü 1. Takım Kumandanlığıdır. Bu vazifesi İstan- buldaydı. Daha sonra ise Ankaraya tâyin edildi ve BM.M. Muhafiz Ta- buruna vazife ile gitti. 1930 yılma kadar bu vazifede kaldı. Bu arada Tural, askerliğin ileri sınıfı kurmay- lığa da heves etti ve müsabaka imti- hanını kazanarak, 1933 de Akademi- AKİS, 7 AĞUSTOS 1961 den mezun oldu. Kurmaylara mah- sus kırmızı yakalığı taktıktan sonra ilk uzak vazifeye tâyin edildi. Bu va- zifesi, Karadenizin şirin kasabası Ti- redeydi. onra Turalın askerlik ha- yatı birden inkişaf etmeğe başladı. Konya, İstanbul, Gelibolu, Erzincan, Ankara, Bingöl, Sivas, Manisa, Di- yarbakır gibi çeşitli yerlerde asker- lik sanatını ilerletti ve Türk askerine pek çok şey verdi. Ne var ki o da arkadaşı Ali Kes- kiner gibi coşkun bir ruha sahipti. Bu coşkun ruhu dinlendirecek vazi- feyi nihayet 1960 yılının Ağustos a- yında aldı. 27 Mayıs harekâtını taki- ben Özdilekin Ankaraya gelmesiyle boşalan 1. Ordu Kumandanlığına o sırada Diyarbakırda 7. Kolordu Ku- YURTTA OLUP BİTENLER ve İstanbulun âsayişi ile birlikte em- niyetini teminat altında tutmaktadır. Bir işin içyüzü Bitirdiğimiz haftanın sonunda, baş- kenti kolaçan eden AKİS ekiple- rinin öğrendiği, yurdun iki örfi idare bölgesine ayrılmasının ni konu- su olmadığıdır. e Seçimi bütün yurda şamil bir askeri idare altında yapılması odüşünülmemekte, arzu- lanmamaktadır. Bunun mahzurları dikkat nazarına alınmaktadır. Olsa olsa, bir belirli suçun, iki örfi idare- ye ait mahkemelerden birinde görül- mesi ve sâdece bu suçun örfi idare kanunu gereğince takibi o düşünül- mektedir. Ancak, buna dahi M.B.K. içinde ve bilhassa C.H.P. nin pek yüksek çevrelerinde ciddi itirazlar Tural vali Tulga ila birlikte İki asker mandanı bulunan Cemal Tural tâyin, edildi ve bu arada uhdesine Örfi İda- re Kumandanlığı da verildi. Cemal Tural "çok gezen çok bi- lir" prensibine pek bağlanmış bir as- kerdir. Bunun için de yurdun her ye- rini karış karış dolaşmakla yetinme- miş, yurt dışına da parlak seyahat- ler yapmıştır. Almanya, Japonya ve Amerikaya yaptığı seyahatler onun bilgi ve görgüsünün artmasında bü- yük rol oynamıştır. Nitekim Tural, çok eser veren kurmaylardan biridir. Beş adet kitabı vardır. Bilhassa bun- lar içinde "Türkiyenin Emniyet Sa- haları ve Harekât Bölgeleri" isimli olanı pek meşhur olmuştur. Şimdi İstanbulun bu çatık kaşlı, sert bakış- lı Korgenerali durmadan çalışmakta mevcuttur. Bizzat kumandanlıklar karargâhında işin güçlüğü saklan- mamaktadır. Nitekim, Ankara Örfi İdare Komutanlığı, bağlı bulunduğu Genel Kurmay Başkanlığına başvu- rarak bu güçlüklerin M.B.K. ne du- yurulmasını istemiştir. Tasavvurun esası, Yassıada du- ruşmalarının sona ermek ve nihai safhanın yaklaşmak üzere bulunma- sıyla ilgilidir. Kararların tefhimini ve bunu müteakip M.B.K. nin -gerekir- se- bir vaziyet almasını bazı karışık- lıkların muhtemel sebebi sayanlar yok değildir. Bunlara karşı, örfi ida- re mahkemeleri tehdidi, İstanbulda- ki mahkemenin Çiftçi hakkında idam kararı vermesiyle daha ciddi hal al- maktadır. Buna rağmen, şu satırla- 19