YURTTA OLUP BİTENLER laka cenaze arabasına (konacaktır. Kıyafet Kanununun tatbikinde daha fasla titizlik gösterilecektir. Vilâyet. Şan Sinemasında "Ramazanı Şerif dolayısıyla" gösterilmekte olan Al- lahü Ekber isimli o"ialâmiyetin zu- huruna aid büyük Arab filmi"ni re- pertuvardan kaldırttı. Bütün cami duvarlarına asılan kapı cesametinde- ki yeşil renkli afişlerini de toplattır- dı. Böylece, gişelerin önünde teşek- kül eden tesbihli. çember sakallı ve bereli kuyruk Oo kesilebildi. Tedbirler şüphe yok ki devam edecektir. Nitekim Cenaze Olayının hemen arkasından vaktiyle ilk V.C. Ocağı- nın açıldığı (o Silâhtarağa (Elektrik Fabrikasında sabotaj hazırlamakta olan D.P. artıklarından müteşekkil bir şebekenin meydana lâhtarağa Elektrik Fabrikası olan, mensuplarından 25 i ele vermişti. o Zeytinoğlu, D. P. ar- tıklarına ve gericilere asla maha gösterilmiyeceğine dair leri Bakanlığı bütçesinin müzâkere- si dolayısıyla Kurucu (Meclise kati teminat verdikten hemen sonra, So- luğu Esenboğa Hava Alanında aldı. İstanbulda da Milli İnkılâp Hüküme- ti adına Cenaze ve Silâhtarağa hâdi- selerini mahallinde tetkike başladı. Milli İnkılâp Hükümeti Tulgadan, cenaze hâdisesinde vazifeli polislerin ürkek ve pasif davrandıkları müta- leasmr ileri süren bir rapor almıştı. Merhametten maraz Suyun altında mevcut bir takım kı- pırdanışlarm su yüzüne çıkması- na, politika kurbanı Dr. Lütfi Kır- darın Yassıadada, Divanı önünde ifade matik tarzda ölümü vesile (Bk. AKİS - S: 347) Kırdarm cesedi, vefat ettiği gün, bir jandarma botuyla Kasımpaşada- ki Askeri Deniz Hastahanesine nak- ledildi. Tesadüfen o dramatik günde Yassıadada bulunan büyük oğlu Er- dem Kırdara, büyük anlayış göste- ren ve kendisini teselli oldu. Tarık Güryay olduğu halde diğer su- bay vazifeliler, bir cenaze törenine müsaade edilip edilmiyeciği husu- sunu İrtibat Bürosundan öğrenmesi- ni salık verdiler. Erdem Kırdar ir- tibat Bürosuna başvurduğu zaman, müracaatını Marmara ve Boğazlar n naşı arzu ettikleri gibi alıp istedikleri'şekilde defnede- 8 bileceklerini öğrendi. Ailesinin dile- diği tarzda bir cenaze törenine izin vermek, M.B.K. rejiminin hiç şüphe- siz pek insanca ve nâzik bir hareke- tiydi. Şimdiye kadar ölen yedi dü- şükten, ilk olarak Kırdar ailesine ce- naze töreni izni veriliyordu. Ailesi, 72 yaşında ölen Kırdarın, gürültü ve patırtıdan hoşlanmıyan bir adam olduğunu biliyordu. Ruhu mustarip olmasın düşüncesiyle, ha- cı sız - hocasız, müezzin siz - hafızsız bir cenaze töreni tertiplemeyi ka- rarlaştırdılar. Hattâ, usül olduğu veçhile naşı Askeri Deniz Hastaha- nesinden alıp Teşvikiyedeki Zeki Pa- şa apartmanının 6 numaralı daire- sindeki evlerine dahi Oo getirmediler. Bir formalite yerine getirilsin müla- hazasıyla da, beş gazeteye tek sü- tun üzerine âlâyişsiz ölüm ilanları verdiler. Kırdar ailesinin Mehmet E- fendi isimli bir hocası vardı. Eskiden Teşvikiye Camii, imamıydı. Mehmet Efendi, Kırdarm kayınvaldesinin 1947 deki. ölümünden itibaren, yâni 14 se- nedenberl merhume için mukabele o kurdu. Doktorun dramatik ölümünü gazetelerde okuyan Mehmet Efendi tâziyete geldiğinde, kendisinden ya- nma bir adam alarak Kırdarm duası- nı okuması, istendi. Ayrıca nâşın kal- dırılması İstanbul Belediyesi na başvuruldu. Cenazenin (I - A) sı- nıfıyla (kaldırılması için 650 lira ö- dendi. Cenaze memurluğu da, tarife mucibince bir cenaze arabası ve altı taksi ile birlikte bir imam, bir Ölü yıkayıcı ve dört hafız veya müezzin gönderdi. Kırdar ailesi başka hiçbi! din adamına tek lâf söylemedi v« hâdise günü de polise elinden geldiği kadar yardımcı olmağa çalıştı. Partizan olmayınca.... O gün, ilkbaharın yaklaşmakta Ol- duğunu her haliyle belli eden ılık bir hava vardı. Masmavi gökte gü- neş bütün haşmetiyle parlıyordu Zenginlerden ve bankalardan topla- nan teberrularla 1945 - 1950 seneler arasında Osmanlı stilinde inşa edile Kırdarın"tabutu"götürülüyor Hadiseli cenaze merasimi AKİS, 27 ŞUBAT 1961