DÜNYADA OLUP BİTENLER Amerika Geçtik! 4 Ekim 1957'den beri Amerikan hal- kı rubamı ezen bir aşağılık duygu- sunun içindeydi: O gün Sovyetler ilk sputnik'i fezaya göndermeğe muvaf- fak olmuşlardı. Amerikalılar bir yıl sonra, İl Ekim 1958'de Öncü-l'i 114 bin kilometreye fırlatmakla Rusların elinden irtifa rekorunu aldıklarını sanmışlardı. Fakat hakikatte bu da aldatıcı bir görüştü. Çünkü Sovyetle- rin attıkları peyklerle Amerikalıların attıkları peykler arasında ağırlık ba- kımından çok büyük fark: vardı ve bu fark Sovyetlerin lehineydi. Ruslar, bir süre sonra Amerikalıların biraz artan neşesinin büsbütün kırılması sonucunu doğuran bir başarı daha kazandılar: Rus âlimleri 2 Ocak 1959 günü Lunik- Ti Ay etrafında dönen 12 Eylül 1959 günü de Arz- dan Aya ilk füzeyi attılar. 4 Skim 1959'da Ruslar bir büyük başarı da- --- kazandılar. Ay etrafına attıkları Lunik-IlI adlı peyk Ayın yeryüzün- den görülmeyen tarafının o fotoğraf- larını çektikten sonra Arza doğru ger dönmüş ve bu fotoğrafları da Arza nakledebilmişti. İşte, Amerikalılar hemen üç yıl- dır aşağılık duygusu altında ezildik- ten sonra, ilk defa Il Ağustos 1960 günü başlarını gururla kaldırabildi- ler. ezanın İnsanoğlu tarafından zaptedilmesinde Amerika, ilk defa o- larak Rusları geçiyor, hem de çok önemli bir konuda geçiyordu. Geçen 15 Mayısta Ruslar Sputnik-IV'ü fe- zaya atıyorlar ve bu peyke bağlı bir kabinin yeryüzüne döneceğini o ilan ediyorlardı. Fakat, kabinin sevk âlet- lerindeki bir bozukluk sonucunda bu deneme 19 Mayıs 1960 günü başarı- sızlıkla bitiyordu. Halbuki, 11 Ağus- tos günü Amerikan Hava Kuvvetle- rinin attığı (o Kâşif -XIIl'ün bıraktığı bir kapsül yeryüzüne dönüyor, sade- ce dönmekle de kalmıyor, Deniz Kuv- vetleri tarafından Pasifik oOkyanu- sunda ele geçiriliyordu. Bu suretle, Amerikalılar Rusları son derece ö- nemli bir konuda geçmiş oluyorlardı. Kâşif-XIII Ookabini (o bıraktıktan sonra kabin 3 tane frenleyici roke- tin yardımıyla yeryüzüne doğru İn- meğe başlıyordu. oKabin atmosfere girdikten sonra Arzın cazibesinin te- siri ayrıca 4 paraşütle hafifletiliyor- du. Alaskada Kodiak Üssünde bulu- nan bir elektronik arama merkezi kabinin düşme güzergâhını tesbit e- diyordu. Kabini ele geçirmek için ilk teşebbüs Hava Kuvvetlerinin 20 tane kadar dev C-119 ve C-121 uçakları ta- rafından yapılıyordu. Dev uçaklar muazzam bir alam kaplayan fileleri . Fakat, kabin bu file- lerin içine düşmüyor, Havay Adala- rının Batısına doğru süzülüyordu. Ko- diak'taki merkez, durumu derhâl Ha- vaydaki Deniz Kuvvetleri Komu- tanlığına bildiriyordu. Kabinin denize düştüğü mevkie en yakın olan muh- rip "Haiti Victory" derhâl okabine doğru hareket ediyordu. B' süre son- ra muhripten kalkan bir helikopter Kurbağa Adam Başçavuş Robert W. Carrol'ü denize bırakıyordu. Carrol kabinin altına dalarak onu bir halata bağladıktan sonra paraşütleri topla- mış, bu ameliyeden sonra da sabahın saat 3 buçuğunda kabin "Haiti Vİc- tory"ye çekilmişti. Birbirini kovalayan başarılar Fakat, geçen hafta içinde Amerika- ın füze alanındaki başarıları sa- dece bundan ibaret kalmadı. Milli Feza Araştırmaları (o Ajansı "Akis" adlı bir balonu bir füze vasıtasiyle dünya etrafındaki mahrekine yerleş- tiriyordu. Bu balon vasıtasiyle Arz- dan verilen radyo ve radyofoto dal- gaları yine Arzın başka noktalarına kolaylıkla ( aksettirilebiliyordu. o Bu sayede dünya haberleşme sisteminin son derece kolaylaşacağı şüphesizdi. Amerikanın başanları bu kadarla da kalmadı. Füze ile tahrik edilen X-15 uçağı, Binbaşı White'ın idare- sinde resmi dünya irtifa rekorunu 39.900 metre yüksekliğe erişmek su- retiyle kırıyordu. Hava Kuvvetleri, bu yıl sonuna doğru denenecek olan X-16 uçağının ise 3 misli kuvvetli bir motör sayesinde saatte 6.400 kilo- metre hızla uçarak 80 ilâ 160 kilo- metre yüksekliğe çıkacağım bildiri- ordu. Amerikan Hava Kuvvetleri, bü- tün bu başarılarını ii alararası ofü- zeler konusunda, rikanın aske- ri bakımdan Saimetlere erişmek üze- re olduğunun delili olarak görüyordu ve muhakkak ki bu iddiasında tama- miyle haklıydı. Hava Kuvvetleri, da- ha da ileri giderek bu yıl sonuna doğ- ru Amerikanın, bir insanı fezaya gönderdikten sonra yeryüzüne Ö mesini temin edeceğini de bildirdiler, cevap veriyorlardı, İçinde maymunlar ve köpekler bulunan bir peyk dünya etrafındaki omahrekine yerleştirilmiş ve Sovyet peyki, Amerikalıların Kâşif-XII peyki bir kabinin içinde bu hayvanları dün- yaya geri göndermişti. Bu deneme ile Ruslar Amerikalıları bir (göğüs boyu geçmişlerdi. Fakat aynı gün, Amerikan Hava Kuvvetleri oKâ- şif-XIV adlı bir peyki dünya etrafın- daki mahrekine yerleştirdiler. Bu peykin vazifesi, düşman füzelerinin atıldığım Amerikan üslerine bildir- mek ve bunların radyofotolarım çek- mekti. Bu denence başarıyla netice- lendiğine göre, Amerikalılar bu sefer düşmanın kıt'alararası füzelerine kar- şı korunmak ve bir an önce mukabe- le-i bilmisilde bulunnmak için gere- ken teknik oOimkânlan sağlayacakta Rusları geçmiş oluyorlardı. Kongo İmkânsız adam Geçen haftanın son günü Kongo Fe- derasyonu Başbakanı Lumumba, Kongodaki Birleşmiş Milletler o Kuv- vetlerine mensup İsveç taburuyla bir- likte Katangaya girmiş olan 'Birleş- miş Milletler Genel Sekreteri Dag AKİS, 24 AĞUSTOS 1960