31 Mayıs 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 23

inekte", bu arada kayıt aletleri Rus pilotlarının kızgın konuşmalarını ve hareketlerini zaptetmektedir. Arada sırada Ruslar "yolunu kaybeden" u- çakları yakalarlar veya mecburi ini- şe sevkederlerse, bu "diplomatik hâ- dise" gazetelere aksetmektedir. Bal- tık denizi bu zorla haber toplama faaliyetleri için iyi bir sahne teşkil etmektedir. Son derece süratli Mer- cedes- Benz torpıdoları Rus harp ge- milerinin üzerine sevkedilmekte, ge- milerin bütün silâhlarını torpıdolara Çevirmesi beklenmekte ve gerekli fotoğraflar alındıktan sonra maktadır. kaçıl- ulhe hizmet edeceklerine inana- rak» — bu faaliyetleri açıklıyan deli- kanlıların bildiği daha çok şey var- dır. Bu sebeple muhakeme, gizli cere- yan edecektir. İtalya Heyecansız seçimler Geçen Pazar ve Pazartesi gun leri, guneşlı bir hava altında talyan halkı sandık başına gitti. Bu satırların yazıldığı Salı gecesi netice henüz belli değildir. Maamafih İtal- yan seçimlerinde bir sürpriz olacağı sanılmamaktadır. Birkaç koltuk kay- betmekle beraber Hıristiyan Demok- ratların seçimlerden baş parti olarak çıkması, ufak partilerin de durumla- rının kuvve lenmesi 'beklenmektedir. Nisbi min en saf şekilde tatbik dıldıgı Italyad temel mesele, Hı- ristiyan Demokratların sağa mı yok- sa sola ma' dayanarak memleketi ida- re etmeye çalışacaklarıdır. İtalyada seçim mücadelesi eski- lere nazaran sönük ve gürültüsüz ce- reyan etmiştir. Kampanyanın en en- teresan hâdisesini Tradyo meselesi teşkil etmiştir. Sabık başbakan Zo- li komünistlerin radyodan faydalan- dırılmamasını isteyen bir teklif yap- mıştır. Teklifin esbabı mucibesi, ko- münistlerin İtalya dışındaki istas- yonlardan faydalanmasıdır. Hakika- ten Prag ve diğer Demir Perde geri- si radyoları komünistler lehinde neş- riyat yapmakta ve İtalyan Komünist Partisi neşriyat saatlerini halka bil- dirmekte kusur etmemektedir. Zoli- ye göre İtalyan radyosunda konuş- turmakla Komünist Partisine imti- yazlı bir muamele yapılacaktır Ne çare ki bu şahane t Anayasa- ya uygun bulunmadığı ıçın reddedil- miştir. Portekiz Fransadan ibret alalım kdenizin Öbür ucundaki Diktatör Salazarın memleketi Portekiz, 8 Haziranda yeni bir Cumhurbaşkanı seçecektir. Seçimlere biraz tat ver- mek için. müstakil bir adayın mevcu- dıyetı de kabul edilmiştir. Bu müsta- kil aday General Humberto Delga- o'dur. AKİS, 31 MAYIS 1958 — Salazar Seçim — bir formalitedir Sahici seçimlere teşne olan Por- tekiz halkı, formalite icabı aday olan Delgado'yu ciddiye almışlardır. Ge- neral Lizbona geldıgı zaman- göste- ri yürüyüşleri yasağına rağmen bin- lerce kişi garda toplanmış, müstakil adayı» milli bir kahraman gibi kar- şılamışlardır. Polis derhal işe karış- mış, devlet otoritesini, hiçe sayanla- rın on dördünü yaralamıştır, Tabii ki, Başbakan Salazara der- hal memleketin dört bir köşesinden sadakat telgrafları çekilmiş, ihtilal çıkartanlara — veryansın edilmiştir. Bizim bazı gezeteler gibi keskin Didro da Manha (Milli Birlik) gaze- tesi müstakil adayı — alkışlamaktan başka bir kabahati olmayan nüma- yişçilere ağır toplarım — çevirmiştir. Tıpkı bizim o malüm gazeteler gibi Fransada olup bitenleri vesile ede- rek, nisbi seçimin ve çok partili ha- yatın milli felâketlere sebep olacağı- nı Üzün uzun anlatmıştır.. Portekiz- de muhalif gazete de olmadığı için olayları yazma yasağı koymaya İlü- zum kalmamıştır. Hükümet de bir tebliğ neşrederek "amme nizamım her ne pahasına o- lursa olsun" koruyacagım ve — "boz- guncu hareketlere" müsaade etmi- yeceğini ve nümayişçileri "en sert bir şekilde" cezalandıracağım açık- lamıştır. Ama bu büyük laflara ve gözdağı vermelere rağmen, Salaza- rın kalbi rahat etmemiştir. Görülme- miş adayın evi her ihtimale — karşı polisle çevrilmiştir. Evden çıkmama- sı da uüsülen kendirine bildirilmiştir. İnatçı General, başına daha bir sürü macera geleceğini, ağzıyla kuş tutsa seçimleri kazanamayacağını bilmesine rağmen ne hikmettir bilinmez aday- lığını geri almağa yanaşmamaktadır. DÜNYADA OLUP BİTENLER Endonezya Son perde eçen hafta Sam Amca, Endonez- ya Hükümetine de "hafif silah- lar" vermeyi kabul etti. Halbuki bir kaç ay evvel Endonezya silâh satın almak için resmen Amerikaya baş- vurmuş, fakat bu talep, Birleşik Devletlerin tarafsız kalmak gayesiy- le, karışıklıkların hüküm — sürdüğü hıç bir memlekete silâh vermediği i- ileri sürülerek reddedilmişti. Gelgele— lim aynı Sam Amca Lübnan mesele sinde, meşru hükümete derhal sılah gondermıştır Bu durumda Endonez- yanın meşru hükümetine hayır de- mek nasıl mümkün olacaktır? Dış siyasette mantık en büyük rolü oy- namamaktadır. Lübnan ve Endonez- yaya yapılan farklı muameleyi hak- l1 göstermek için hukukçular nasıl olsa bir izah şekli bulabilir. Sam Am- canın Sokarnoya karşı tutumunu de- gıştırmesının asıl sebebi, âsilerin par* tiyi kaybettiğine kanaat — getirmesi olmuştur. Kazanan oyuncuyu daha faz la gücendirmemek lâzımdır. Hakika- ten meşru hükümet Sumatradan son- ra Celebes adalarında da hücuma geçmiştir. Kuvvetinden emin, âsile- rin anlaşma teklifini reddetmış, ka- yıtsız şartsız teslim olacakları günü beklemektedir. Ama bu arada, ne hikmettir bi- linmez. Amerikanın dolarıyla yaşa- yan Güney Kore sesini yükseltmiş- tir. Hür Asya memleketlerini -Avust- ralya dâhil- — âsilerin imdadına ça- ğırmaktadır. Hür Asya memleketle- rinden murat, Menderes Koredeyken ortaya atılan Hür asya Paktına ka- tılacak olan Milliyetçi Çin, Filipin- Pakistan, Türkiye vs. gibi komünist düşmanı, sıkı sıkıya Amerıkaya bağ- l1 memleketlerdir. İşte Güney Kore bu memleketleri, meşru Endonezya hükümetine karşı bir haçlı seferine çağırmaktadır. Esasen Kore, Filipin Ve Milliyetçi Çin çoktan berı Ameri- kadan aldıkları silâh ve uçakları â- silere devretmektedirler. Şimdiye ka- dar gizli yapılan bu yardım, Sam Amca rotayı değiştirdiği bir anda a- çığa vurulmaktadır. Bu durumda ya Amerikanla iki yüzlü bir siya kip ettiğine ya dolar ve sılah Verdıgı müttefiklerinin mesuliyetsiz hareket lerini frenleyemediğine hükmetmek lâzımdır. Dünya sulhu için her iki şık da tehlikelidir. Demir Perde Hücum hazırlığı Doğu - Batı arasında bir türlü ger- çekleştirilemeyen zirve konuşmala n, geçen haftanın sonunda Moskova- a Komünist şefleri arasında başla- dı. Sovyet başşehrinde resmen. "Do- ğu Avrupa Karşılıklı İktisadi Yar- dım Konseyi" ve "Varşova Paktı Is- tışarı Siyasi Komitesi" toplanmakta- dır Ama böyle bir toplantıda, parti şeflerinin ve Doğu Avrupayla ilgisi 23