AKİS'in Yazı Müsabakası Demokratik Rejim içinde Yaşamağa Azimli - Milletler Ne Şekilde Hareket Etmelidirler? emokratik rejim içinde yaşa- maya azimli milletler ne şekil- de hareket etmelidirler? Sualini ka- naatimizce: demokratik rejimden ne anlaşıldıgını demokratik rejim içinde imrarı hayat eden milletlerin tarihlerini ve bu tarihi seyrin bu günkü hale nasıl geldiğini görmek ve realiteyi nazara alarak cevaplan- ırmak lâzımdır Demokratik rejim man ne anlıyoruz? — Sualinin kısa bir tarifini yaparsak, demokratik i "ferdin hürriyetinin kanun- lar tarafından tam teminat altına alınmasıdır" şeklinde ifade edebili- TİZ dendiği za- Bu tam teminat nasıl olacak- tır? Sualin izahı demokratik re- jim için elzem olan — müesseselerin mevcudiyetini meydana çıkaracak- tır. Bu müesseseler bugün için üçe irca olunmaktadır. Onlar da: Teşrii, idari, kazai fonksiyonlardır. Bilhas- sa kaza fonksiyonunun hâkimler saltanatına müncer olmıyacak de- recede istiklâle sahip olması gerek- mektedir. Ancak bu takdirdedir ki ferdin hürriyeti ihlâl edildiğinde bu üç kuvvet bir birini frenliyebilmek- tedir. İşte bu hususlar da demok- ratik rejimi tatbik eden milletlerde anayasalarla temin edilmişt Fakat tarih bize gosterıyor ki bütün bu hususlar temin edildiği halde bir gün demokratım diye or- taya çıkan diktatör, iktidarı, iyice elleri arasına aldıktan sonra ana- yasayı ihlâl etmekte hiç bir beis görmüyor. Acaba bu neden böyle o- luyor veya olmaktadır? İşte bunu cevaplandırdıgımız anda demokra- rejim içinde yaşamaya azimli mılletlerın ne şekilde hareket et- meleri icap ettiği noktası tavazzuh etmiş olacakt Bu ktanın tavazzuh etmesi i- çin de tarihî hâdiselere nazar atfe- derek bir kaç misal verelim Atina sitesinde bir zaman geldi ki demokratik idare kuruldu, fakat bu idare çok kısa sürdü. Terıne de- magoji hâkim oldu. Çünkü site hal- kı demokrasinin ne demek olduğu- nu tam iyi olarak bilmiyordu. Böylece demagoji hâkim oldu ve de- magogların saltanatı bir müddet devam etti. İngiltere: Bugün İngiliz milleti demokratik rejim içinde yaşıyor. Lâkin bu uğurda mücadeleleri XITI üncü Asırda başlar. İngilizler bu XXVU - duruma gelene kadar çok kıratlar haletmiş, çok hanedanları devirmiş- tir. Mücadeleler çok uzun sürmüş, bu uzun mücadele sırasınca nesille- re hür ruhu aşılamıştır. Neslini de- mokrasi lehine yetiştirmiştir. On- larda bugunku mütekâmil demok- ratik rejim anayasa ile — değil örf ve âdetle ayakta durmaktadır. Çünkü nesil hürriyetsever olarak yetiştirilmiştir. Bundan dolayı ora- da diktatör ruhlu insan yetişmez, veya yetişse de iktidarda duramaz. Fransada: Demokratik rejimin teessüsü hemen olmamıştır. İngil- tereyi örnek ittihaz eden ve İstib- dattan bıkanlar bu uğurda mücade- leye girişmişler, ihtilâller yapmış- lar, kırallığa son vermişler fakat demokratık rejim derhal teessüs e- dememıştır Ama bu uğurda müca- dele yeni — nesillere sirayet etmiş, onlar mücadeleye devam ederek hür ruhu millete aşılamışlar ve demok- ratik rejimin teessüsünü mum ün kılmışlardır. Yalnız şunu da söyli- yelim ki nesil böyle yetıştırmekle beraber İngiliz milleti gibi asırlar- ca mücadele etmediklerinden duru- mu anayasa ile ve kuvvetlerin ayrıl- -asiyle de takviye etmişlerdir. A- sıl olan, neslin hür ruh ile yetişmiş olmasıdır Misalini İkinci Cihan Harbinden sonra görürüz. Mağlüp Fransaya bir kurtarıcı gibi giren e Gaulle ordu ve milletin sevgisi elinde iken bir diktatör olmayı as- la aklından geçirmedi. Çünkü öyle yetişmemişti. Milletinin de böyle bir İdareye tahammül etmeyeceğini bılıyordu Lâkin aynı durumda di- ğer bazı devletlerde düşmandan memleketini kurtaranlar sonra mil- ' İ. Halil TOSUNEK letin başına birer dıktator oldular ünkü onların milleti hür r ile tam olarak yetışmemıştı İşte bütün bu misallerden şu ne- ticeye varabiliriz. Demek ki devlet- lerin demokratik rejimi tatbik et- mesi, yani milletlerin demokratik rejim içinde yaşayabilmeleri, mille- tin topyekün denebilecek derecede bu rejimi bilmesi ve istemesine bağ- l1 oluyor. Diğer bir ifade ile hür ru- hu duyabilmesi ve bu uğurda mücade le etmesine vabestedir. Demokratik rejim içinde yaşamağa — azmeden milletler bu hür ruhu —duyacaklar ve mücadele edeceklerdir. Hür ru- hun duyulabilmesi için de neşriyatı- nı bu yolda yapacak,, maarifini hürri- yetsever neslin yetişmesi — uğruna seferber edecek, üniversitelerinde ilmi bağımsızlığı temin edece ül- türel inkişaf ile meşgul olacak, hikâ- yelerinin, şıır erinin — mevzularını hürriyet sevgısı ile 1şlıyecek nes- linin demokratik ruh ve terbiye i- çinde yetışmesını saglıyacak her türlü gayret ve itinadan tevakki et- miyecektir. Mücadelesini de bugünün esas- larına göre hareket ederek ve ka- nunun kendine verdiği sınır içkide her türlü fedakârlığa — katlanarak, seçimler gibi en tabit hakkını kul- lanırken arzusuna hürmet etmiyen- lere asla itaat etmiyerek istediği gibi reyini verecektir. Kendisine bu mevzuda tahdit koyanları derhal iktidardan indirecektir. Kısa bir ifade ile rejim içinde yaşamaya azmeden milletler yukarıda izah — ettiğimiz gibi evvelâ nesline hür ruhu aşıla- mağı gayret edecek ve aynı zaman- da bu uğurda mücadeleye devam ederek demokratik rejimin teessüsü için elzem olan anayasa ve bunun derpiş edeceği müesseseleri kara- cak, bilhassa nesline hürriyet aş- kını verecektir. Neslini diktatoryal değil, demokratik bir terbiye ile ye- tiştirecektir. Eğer nesline hür ruh vermez ve hürriyetsever yetiştir- mez ve demokratik terbiye ile teç- hiz etmezse, reyi ile iktidara getir- diği şahısların ufak bir inhirafları karşısında infialleri büyük ve de- vamlı olmazsa ve onları iktidardan derhal uzaklaştırmazsa, ilerde. İkti- dara gelecek olan kimselere de fe- na bir örnek vermiş olacağından, asla demokratik rejime nail oluna- maz. demokratik AKİS, 4 OCAK 1958